Ryan Murphy ve Ian Brennan imzalı "Monster: The Ed Gein Story", Amerikan korku sinemasına ilham veren karanlık bir figürü merkeze alarak, hem suçun psikolojisine hem de kültürel yansımalarına odaklanıyor. Dizi, Wisconsin'de mezar soygunları yapan, cesetleri parçalayarak insan derisinden eşyalar ve giysiler hazırlayan Gein’in hikâyesini anlatıyor. Gein’in saplantıları ve annesiyle olan hastalıklı ilişkisi, modern korku sinemasının yapı taşlarını oluşturan "Psycho", "The Texas Chain Saw Massacre" ve "The Silence of the Lambs" gibi filmlere ilham kaynağı olmuştu.
ÜÇ GÜNDE 12,2 MİLYON İZLENME
29 Eylül’de yayınlanan dizi, Variety’nin verilerine göre ilk üç gününde 12,2 milyon izlenme elde ederek dikkat çekici bir başlangıç yaptı. Bu rakam, serinin bir önceki sezonu olan **"The Lyle and Erik Menendez Story"**nin dört günde ulaştığı 12,3 milyonluk izlenmeye neredeyse yaklaştı. 29 Eylül–5 Ekim haftasında İngilizce içerikler arasında Netflix listelerinde ikinci sıraya yükselen yapım, 14,1 milyon izlenmeyle birinci olan "Wayward" dizisinin hemen arkasında yer aldı.
KORKUNUN ANATOMİSİ
Dizide Ed Gein’i Charlie Hunnam, annesi Augusta Gein’i ise Laurie Metcalf canlandırıyor. Murphy, hikâyeyi yalnızca kronolojik olaylarla değil, aynı zamanda sinema tarihine göndermelerle anlatıyor. Özellikle Alfred Hitchcock’un "Psycho" filmine yapılan sahne içi göndermeler dikkat çekiyor. Ancak dizi, eleştirmenleri ikiye böldü. The Guardian, yapımı “altında hiçbir ahlaki zemin olmayan bir röntgencilik örneği” olarak nitelendirirken; Variety, “dehşetin pornografisi” yorumunu yaptı. Dizinin kuir temaları ve Gein’in kadın bedenine yönelik saplantısının bazı izleyicilerce rahatsız edici bulunduğu da belirtiliyor.
RYAN MURPHY, AMERİKAN KÜLTÜRÜNÜN GÜNAHLARINI ANLATIYOR
Ryan Murphy, daha önce "American Horror Story" ve "Dahmer" gibi yapımlarda olduğu gibi, bu sezonda da Amerikan toplumunun bastırılmış korkularını ve günahlarını ekranlara taşıyor. "Monster: The Ed Gein Story", yalnızca bir seri katil portresi sunmakla kalmıyor, aynı zamanda toplumun bu tür suçlara olan merakına da ayna tutuyor. Murphy'nin ellerinde şekillenen dizi, korku anlatımının sınırlarını zorlarken şu soruyu da gündeme getiriyor: Aslında kimden korkuyoruz – Ed Gein’den mi, yoksa kendi merakımızdan mı?
ED GEIN KİMDİR?
Edward Theodore Gein, 1906 yılında Wisconsin, ABD’de doğdu. Sessiz ve içine kapanık bir yaşam süren Gein, annesi Augusta Gein’e saplantılı bir bağlılık içindeydi. Annesinin 1945’teki ölümünün ardından psikolojik olarak çöken Gein, mezarlardan cesetler çıkararak bunları evinde dekora dönüştürdü. 1957’de Bernice Worden adlı bir kadının kaybolması, Gein’in yakalanmasına yol açtı. Evinde yapılan aramada Worden’ın cesedi ve mezarlardan çıkarılmış çok sayıda insan kalıntısı bulundu. Gein, iki kadını öldürdüğünü itiraf etti, ancak asıl tüyler ürpertici olan, evindeki dekorasyonun insan bedeninden oluşmasıydı. Akıl hastası ilan edilen Ed Gein, ömrünü kapalı psikiyatri hastanesinde geçirdi ve 1984 yılında hayatını kaybetti.