SON DAKİKA
Hava Durumu

#Çin

- Çin haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Çin haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

ÇİN'LE DIŞ TİCARET AÇIĞIMIZ 13 KATTAN FAZLA Haber

ÇİN'LE DIŞ TİCARET AÇIĞIMIZ 13 KATTAN FAZLA

Çin’in dünya ekonomisi üzerindeki etkileri birçok ülkede tartışma konusu olmaya devam ediyor. Donald Trump’ın ABD Başkanı olmasıyla dünya gündemine düşen gümrük vergileri ve Çin ile yapılan dış ticaretteki açık birçok ülkenin de gündeminde. Çin, 2024 yılında 990 milyar dolarlık ticaret fazlasıyla rekor kırdı. İhracat yüzde 5,9 artarken, ithalat sadece yüzde 1,1 büyüdü. Birleşmiş Milletler Sanayi Kalkınma Örgütü’ne göre Çin, dünya genelindeki sanayi üretiminin üçte birini tek başına gerçekleştiriyor. ABD Ticaret Temsilciliğinin verilerine göre, 2024’te ABD, Çin’e 143,5 milyar dolar değerine ürün ihraç ederken, bu ülkeden 438,9 milyar dolarlık ürün ithal etti. Çin, aynı yıl Avrupa Birliği ülkelerine 519 miyar euro değerinde ürün ihraç etti, AB’nin Çin’e ihracatı ise 213,3 milyar euro oldu. Türkiye-Çin dış ticaretinde de benzer bir durum gözleniyor. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Ekonomik Araştırmalar Mart 2025 verilerine göre 2024 yılında Türkiye, Madencilik ürünleri (1.691,8 milyar dolar), Kimyevi ürünler (552,3 milyon dolar), su ürünleri ve hayvansal mamuller (152,7 milyon dolar) başta olmak üzere Çin’e toplamda 3.4 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Aynı dönemde Çin’den yapılan ihracat ise bu rakamın 13 katından fazla oldu. 2024 yılında Çin’den ithalat 44,9 milyar dolar olarak gerçekleşti. Çin’den yapılan ithalatta 13,7 milyar dolarla elektronik ürünler birinci sırada yer aldı. Bunu 7 milyar dolarlık ithalatla kimyevi maddeler ve 5.1 milyar dolarlık ithalat ile makine/aksamları takip etti. 2024 yılında Türkiye, Çin’in en çok ürün sattığı 27’nci ülke olurken, ürün aldığı 58’inci ülke oldu. Son yıllarda Çin ile yapılan dış ticaret ise şöyle gerçekleşti: Türkiye, Çin’e 2015 yılında 2 milyar 501 milyon dolarlık ihracat yaparken aynı yıl 25 milyar 284 milyon dolarlık ithalat yaptı. 2016 yılında 2 milyar 379 milyon dolarlık ihracat, 24 milyar 852 milyon dolar ithalat, 2017 yılında 3 milyar 38 milyon dolar ihracat, 23 milyar 754 milyon ithalat, 2018 yılında 3 milyar 79 milyon dolar ihracat, 21 milyar 506 milyon dolar ithalat, 2019 yılında 2 milyar 726 milyon dolar ihracat, 19 milyar 128 milyon dolar ithalat, 2020 yılında 2 milyar 866 milyon dolar ihracat, 23 milyar 41 milyon dolar ithalat, 2021 yılında 3 milyar 663 milyon dolar ihracat, 32 milyar 238 milyon dolar ithalat, 2022 yılında 3 milyar 281 miyar dolar ihracat, 41 milyar 355 milyon dolar ithalat, 2023 yılında 3 milyar 306 milyon dolar ihracat, 45 milyar 48 milyon ithalat gerçekleşti. Bu yılın ilk 7 aylık verilerine göre ise Çin, Türkiye’nin en çok ithalat yaptığı ülke oldu. İlk 7 aylık veriler şöyle oldu: 2025 Ocak ayında Çin’den 4 milyar 86 milyon dolar, Şubat ayında 3 milyar 546 milyon dolar, Mart ayında 3 milyar 996 milyon dolar, Nisan ayında 4 milyar 177 milyon dolar, Mayıs ayında 4 milyar 316 milyon dolar, Haziran ayında 3 milyar 833 milyon dolar, Temmuz ayında 4 milyar 637 milyon dolar olmak üzere toplamda 19 milyar 895 milyon dolarlık ithalat gerçekleşti.

TÜRK ZEYTİNYAĞI YURT DIŞINDA HEDEF BÜYÜTTÜ Haber

TÜRK ZEYTİNYAĞI YURT DIŞINDA HEDEF BÜYÜTTÜ

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği, Çin’in Guanghzou kentinde düzenlenen 18th International Edible Oil Expo 2025 Fuarı’nda Türk zeytinyağını tanıtarak 5 yılda 10 bin ton ihracat hedefini ortaya koydu. Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği (EZZİB), Türkiye’nin artan zeytin ve zeytinyağı rekoltesini katma değere dönüştürmek için Çin pazarına odaklandı. Çin’in Guanghzou kentinde düzenlenen 18th International Edible Oil Expo 2025 Fuarı’na katılan EZZİB, Türkiye’nin zeytinyağı potansiyelini tanıttı. Fuar kapsamında Uluslararası Zeytin Konseyi (IOC) Tanıtım Bölümü eski Başkanı Ender Gündüz, Türk zeytinyağını anlatan kapsamlı bir sunum yaptı. EZZİB Başkan Yardımcısı Davut Er, Çin’in 1,4 milyarlık nüfusuyla büyük bir pazar olduğunu vurgulayarak, 500 milyonluk yüksek gelir grubunun zeytinyağı tüketimine uygun olduğunu belirtti. Er, “Çin’in zeytinyağı ithalatı şu an 30 bin ton, 5 yıl içinde 100 bin tona ulaşacak. Hedefimiz, bu pazardan 10 bin tonluk pay almak” dedi. Er, 5-10 Kasım 2025’te düzenlenecek Çin Uluslararası İthalat Fuarı’nda tadım etkinlikleriyle Türk zeytinyağını tanıtacaklarını ekledi. Fuarın ikinci günü Er, Çin Tahıl ve Yağ Standartları Komitesi Başkanı Prof. Dr. Dong Ping ile bir araya geldi. Ping, Çin’in yıllık 40 milyon ton yağ tükettiğini, kişi başı tüketimin 29,2 kg olduğunu ve sağlık bilincinin artmasıyla zeytinyağına talebin yükseldiğini belirtti. İki taraf, EZZİB ile komite arasında kurumsal iş birliği için mutabakata vardı. Er, Ping ve zeytinyağı alıcılarını Türkiye’ye davet ederek, teknik temaslar, üretim tesisi ziyaretleri ve iş görüşmeleri önerdi. KANADA’YA YENİ HEDEF EZZİB, Çin’den sonra 8-13 Eylül 2025’te Kanada’ya sektörel ticaret heyeti düzenleyecek. Kanada’nın yıllık 30 bin ton sofralık zeytin ve 50 bin ton zeytinyağı ithalatından yüzde 10 pay almayı hedefleyen EZZİB, son 4 yılda Kanada’ya zeytinyağı ihracatını yüzde 577 artırarak 15 milyon dolara, sofralık zeytin ihracatını ise yüzde 100 artırarak 2 milyon dolara çıkardı. EZZİB, Ticaret Bakanlığı’nın “Uzak Ülkeler Stratejisi” doğrultusunda Brezilya, Avustralya ve ABD’den sonra Kanada ile ihracatını büyütmeyi planlıyor.

ŞİRKET İFLASLARI YÜZDE 23 ARTTI Haber

ŞİRKET İFLASLARI YÜZDE 23 ARTTI

Dun & Bradstreet’in 2024 Küresel İflas Raporu’na göre, Türkiye’de şirket iflasları yüzde 23 artarken, küresel çapta iflaslar son 12 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Ukrayna, yüzde 126’lık artışla ilk sırada yer aldı. CRIF grubu bünyesindeki Dun & Bradstreet tarafından yayımlanan “2024 Küresel İflas Raporu”, küresel şirket iflaslarının son 12 yılın en yüksek seviyesine ulaştığını ortaya koydu. 47 ülkeyi kapsayan raporda, Türkiye dahil 47 ülkenin yüzde 65’inde iflaslar artarken, 12 ülkede düşüş gözlendi. Türkiye’de 2024’te 465 şirket iflas etti, bu da bir önceki yıla göre yüzde 23’lük artış anlamına geliyor. İFLASLARDAKİ ARTIŞIN NEDENLERİ Rapora göre, pandemi sonrası devlet desteklerinin sona ermesi, sıkı para politikaları, yüksek faiz oranları, zayıf küresel talep, ekonomik büyümenin yavaşlaması, tedarik zinciri sorunları ve jeopolitik gerilimler iflaslardaki artışta etkili oldu. Dun & Bradstreet COO’su Julian Prower, “2020-2022’de devlet destekleri iflasları yapay şekilde düşük tuttu. Ancak 2023’ten itibaren ekonomik gerçekler kendini gösterdi” dedi. Prower, şirketlerin proaktif risk yönetimi, kredi değerlendirmelerini güçlendirme ve tedarik zincirlerini çeşitlendirme ile bu zorluklara karşı daha dayanıklı olabileceğini vurguladı. Şirketlerin müşteri, tedarikçi ve iş ortaklarının finansal sağlığını izleyerek, sağlıklı nakit akışı ve çeşitlendirilmiş tedarik zincirleriyle riskleri yönetebileceğini vurgulayan Prower, “Veri odaklı içgörüler ve çeviklik, belirsizliklerde avantaj sağlar” dedi. UKRAYNA ZİRVEDE, TÜRKİYE’DE ARTIŞ SÜRÜYOR Ukrayna, Rusya ile devam eden savaşın etkisiyle yüzde 126’lık rekor artışla iflaslarda birinci sırada yer aldı. Singapur yüzde 40, Belarus yüzde 39, Avustralya yüzde 37, Kanada ve Romanya yüzde 35 artışla takip etti. Türkiye’de ise CRIF İzleme Servisi’nin ticari sicil verilerine dayanan analizi, 2024’te 465 şirketin iflas ettiğini gösterdi. ABD’de ise 2023’teki yüzde 79’luk artışın ardından 2024’te yüzde 6’lık sınırlı bir artış yaşandı. İFLASLARDA DÜŞÜŞ YAŞAYAN ÜLKELER Raporda, Yunanistan yüzde 48’lik düşüşle en iyi performansı gösterirken, Kolombiya’da yüzde 43, Hong Kong’da yüzde 37, Çin’de yüzde 31, Rusya’da yüzde 26, Avustralya’da yüzde 19, Arjantin’de yüzde 18 ve Kazakistan’da yüzde 17 düşüş kaydedildi. Dun & Bradstreet Baş Ekonomisti Dr. Arun Singh, iflaslardaki artışın pandemi sonrası gecikmeli etkiler, yüksek faiz oranları ve küresel enflasyonun devam eden baskısından kaynaklandığını belirtti. “Perakende, konaklama, inşaat ve imalat gibi düşük kâr marjlı sektörler iflas riskiyle daha fazla karşı karşıya. Dijitalleşmeye uyum sağlayamayan ya da yalnızca dijital ortama yönelip fiziksel mağazaları ihmal eden şirketler rekabet gücünü kaybetti” dedi. Singh, 2025’te faiz oranları ve enflasyonda düşüş beklense de finansman koşullarının sıkı kalmasının iflas riskini artıracağını, ciddi bir rahatlamanın ancak yıl sonunda mümkün olabileceğini ifade etti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.