#Göz Sağlığı

- Göz Sağlığı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Göz Sağlığı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

NİLÜFER BELEDİYESİ GÖZ SAĞLIĞINA DİKKAT ÇEKTİ Haber

NİLÜFER BELEDİYESİ GÖZ SAĞLIĞINA DİKKAT ÇEKTİ

Nilüfer Belediyesi'nin düzenlediği "Sağlık Buluşmaları" etkinliğinde göz sağlığı ele alındı. Op. Dr. Adnan İpçioğlu, vatandaşlara göz hastalıkları ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. Nilüfer Belediyesi, halkı sağlık konusunda bilinçlendirmeye yönelik düzenlediği "Sağlık Buluşmaları" programında bu kez göz sağlığını ele aldı. Nilüfer Belediyesi Dr. Ceyhun İrgil Sağlık Müzesi’nde gerçekleştirilen ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği söyleşiye, TEV Hayri Tokaman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri de katıldı. Etkinliğin konuğu olan Op. Dr. Adnan İpçioğlu, göz hastalıkları, güncel tedavi yöntemleri ve göz bakımı hakkında önemli bilgiler paylaştı. Gözlerin dünyaya açılan pencereler olduğunu vurgulayan Op. Dr. İpçioğlu, bu değerli organların öneminin genellikle görme duyusu azaldığında fark edildiğini belirtti. Göz hastalıklarını üç ana kategoride inceleyen İpçioğlu, en yaygın sorunun kırma kusurları olduğunu açıkladı. Doğru sanılan yanlışlar Miyop, hipermetrop ve astigmatın uzakta bulanıklığa yol açtığını, presbiyopinin ise yakını net görememe sorunu oluşturduğunu anlatan İpçioğlu, toplumda yaygın bir yanlış bilgiyi de düzeltti. İpçioğlu, "Gözlük kullanımının numaranın artmasını engellediği ya da gözlük kullanmamanın numarayı artırdığı doğru değil. Gözlük sadece görmeyi düzeltir" diye konuştu. Katarakt hastalığının yaşla birlikte arttığını belirten İpçioğlu, 50 yaş üstü bireylerin yarısında bu rahatsızlığın görüldüğünü söyledi. Sarı nokta hastalığının ise 55 yaş sonrası, sigara içenlerde ve yetersiz beslenenlerde daha sık rastlandığını, tedavi edilmezse görme kaybına neden olabileceğini aktardı. Tedavi yöntemleriyle ilgili bilgi veren Op. Dr. İpçioğlu, kırma kusurlarının lazer tedavisi, gözlük veya lens ile düzeltilebileceğini, kataraktın protez merceklerle başarıyla tedavi edildiğini, sarı nokta hastalığında ise enjeksiyon ve ilaç tedavilerinin uygulandığını açıkladı. Op. Dr. Adnan İpçioğlu, söyleşinin sonunda katılımcıların sorularını da yanıtladı.

KİRLİ HAVA GÖZ SAĞLIĞINI OLUMSUZ ETKİLİYOR Haber

KİRLİ HAVA GÖZ SAĞLIĞINI OLUMSUZ ETKİLİYOR

Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Metin Süleymanzade, kirli havaya maruz kalmanın kornea üzerinde kalıcı hasarlara neden olabileceğini söyleyerek şu uyarıda bulundu: "Havadaki toksik maddeler gözlerin görünmez düşmanı. Gözün doğal nem dengesini bozarak, koruyucu gözyaşı tabakasını zayıflatıyor. Günlük yaşantıda ciddi konfor bozukluğu ve verimliliğin düşmesine, uzun vadede ise görme bozukluklarına yol açabilir." İngiltere’de yapılan bir araştırma, okul çağındaki 30 bin çocuğun çevresel, genetik ve yaşam tarzı faktörlerinin çocukların görme gelişimini nasıl etkilediğine dair verilerini analiz etti. Çalışmada, hava kirliliğinin çocukların görme kabiliyetine zarar verebileceğini ve daha temiz havanın görme kabiliyetlerini korumaya katkı sağlayabileceği bulundu. Kirli havanın gözlerde iltihabi hücrelerin artmasına ve oksidatif strese neden olabileceğini gösteren çalışma, kirliliğe daha az maruz kalmanın, miyopinin ilerlemesini yavaşlatabileceğini de öne sürüyor. Araştırmayla ilgili değerlendirmede bulunan Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Metin Süleymanzade, hava kirliliğinin yalnızca akciğerleri değil, göz sağlığını da tehdit ettiğine dikkat çekti. "Hava kirliliği sadece solunum yollarını değil, gözleri de sessizce etkiliyor" diyen Op. Dr. Metin Süleymanzade, şu uyarılarda bulundu: "Kirlilik; gözde yanma, batma, kuruluk, kızarıklık gibi şikâyetlere yol açabilir. Uzun vadede ise kornea üzerinde kalıcı hasarlara neden olabilir. Solunum yolu hastalıkları, kalp rahatsızlıkları ve akciğer kanseriyle ilişkisi bilinen hava kirliliği, aslında göz sağlığı açısından da ciddi bir risk faktörüdür." Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Metin Süleymanzade, Dünya Görme Günü kapsamında açıklamalarda bulundu. Gözlerin gizli düşmanı: Havadaki toksik maddeler Op. Dr. Süleymanzade, "Karbon monoksit (CO), azot dioksit (NO), kükürt dioksit (SO), asbest, benzen, partikül madde, arsenik, kurşun, dioksin ve kloroflorokarbonlar gibi kirleticiler göz için görünmez ama son derece tehlikeli düşmanlardır" dedi. Dumanın en güçlü tahriş edicilerden biri olduğunu da vurgulayan Op. Dr. Süleymanzade, "Havadaki mikroskobik parçacıklar gözyaşıyla birleşerek göz yüzeyine yapışır. Bu durum yanma, batma, kuruluk, kaşıntı, akıntı, kızarıklık ve bulanık görme gibi şikâyetlere yol açabilir. Uzun süreli maruziyet ise görme bozuklukları ortaya çıkabilir" ifadelerini kullandı. Nem dengesini bozarak koruyucu tabakayı zayıflatıyor Op. Dr. Süleymanzade, kirli havanın göz sağlığı üzerindeki en yaygın etkisinin kuru göz sendromu (DES) olduğunu belirterek önemli uyarılarda bulundu: "Kirli hava gözün doğal nem dengesini ve göz yüzeyindeki oksidan antioksidan maddelerin dengesini bozar. Bunun sonucunda yeterli gözyaşı üretemediğinde, koruyucu tabaka zayıflar ve göz yüzeyi kuruyarak tahriş olur. Bu durumda kızarıklık, batma, ağrı ve iltihaplanma görülürken, gözler ışığa, rüzgâra ve dumana karşı aşırı hassas hale gelir. Hatta bazı hastalarda göz küresi çevresinde mukus birikimi dahi oluşabilir. Hava kirliğinin bir parçası olan UV radyasyona maruziyet ise katarakt, sarı nokta hastalığı gibi hastalıkları tetikleyebilir. Hava kirliliği seviyeleri yüksek olduğunda mümkün olduğunca içeride kalmaya çalışın. Dışarı çıkmanız gerekiyorsa, gözlük takmak (kontakt lens değil), toz ve diğer kirleticilerin gözlerinizi tahriş etmesini önlemeye yardımcı olur. Tahriş meydana gelirse, gözlerinize soğuk kompres uygulamak veya kayganlaştırıcı göz damlaları kullanmak rahatlama sağlayabilir."

GÖZ SAĞLIĞI BAŞARIYI DOĞRUDAN ETKİLİYOR Haber

GÖZ SAĞLIĞI BAŞARIYI DOĞRUDAN ETKİLİYOR

Bu nedenle düzenli göz taramaları, çocukların hem eğitim hayatları hem de kişisel gelişimleri için kritik bir role sahip oluyor. Medicana Bursa Hastanesi Göz Hastalıkları Bölümü’nden Op. Dr. Ömer Faruk Tabar, çocuklarda uzak veya yakın görme sorunları hakkında bilgi verdi. Medicana Bursa Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ömer Faruk Tabar, "Çocuğunun görme bozukluğunun farkında olmayan aileler, çocuklarının derslerdeki düşük başarı seviyelerini, öğrenme yeteneklerinin düşüklüğüne bağlıyor. Oysa çocuğun öğrenme kabiliyetinde bir eksiklik yok, iyi göremediği için derslerinden geri kalabiliyor. Göz bozukluğunda önlem alınmadığında, gözde tembellik başlıyor ve bu durum ilerleyen yıllarda çocuğun görme kalitesini ciddi oranda etkiliyor" dedi. Gözlerini kısarak bakıyorsa dikkat Op. Dr. Ömer Faruk Tabar, gözde bozukluğun şu şekilde anlaşılabileceğini sözlerine ekledi: "Göz kayması, çapaklanma, şişlik, bir gözü kapayarak bakma, gözlerini kısarak bakma, çok yakından okuma, okuduğu satırı atlama, TV'yi yakından izleme, düşük performans, baş ağrısı, dalgınlık, başı bir yana eğerek bakma, sık sık gözleri kaşıma ve bebek 3 aylık olmasına rağmen bakışları odaklayamamadır". Erken teşhis önemli Görme problemlerinin erken teşhis edilmesi halinde tedavinin başarı oranının artacağını ifade eden Op. Dr. Ömer Faruk Tabar, göz bozukluğunun belirtilerini şöyle sıraladı: "Çocuğun tahtayı yeterince iyi görememesi, okurken satır atlaması, cümleleri eliyle takip etmesi, bir gözünü daha öne alarak kitaba bakması, televizyonu yakından seyretmesi, gözlerde sulanma ve dolayısıyla ödevlerini yaparken zorlanması gibi durumlar göz bozukluğunun işaretidir. Çocuklarında bu tür şikâyetler gözlemleyen ebeveynlerin en kısa sürede bir hekime başvurmalarında yarar var. Erken konulan teşhis tedavi süreci kolayca atlatılabilir." Düzenli göz muayenesini ihmal etmeyin Çocuklarda görülen göz hastalıklarının başında göz tembelliği, şaşılık, miyop, hipermetrop ve astigmat geliyor. Op. Dr. Ömer Faruk Tabar okul öncesi yapılacak basit bir göz muayenesi ile mevcut görme azlığı problemi, buna neden olan hastalıklar ve şaşılığın erken tespit edilebileceğini belirtti. İHA

GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ 4 MEVSİM KULLANILMALI Haber

GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ 4 MEVSİM KULLANILMALI

Doruk Nilüfer Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Bayram Çalışkan, güneş gözlüğü kullanımının göz sağlığı açısından hayati önem taşıdığını vurguladı. Güneşin zararlı ultraviyole (UV) ışınlarının ciddi göz hastalıklarına yol açabileceğini belirten Dr. Çalışkan, özellikle çocuklar, kontakt lens kullanıcıları ve açık havada uzun süre bulunan bireylerin güneş gözlüğü kullanımını ihmal etmemesi gerektiğini söyledi. "Güneşin zararlı UV ışınlarını kesmesi, gözümüzü bu ışınlardan koruması açısından çok önemli" diyen Göz Has. Uzm. Op. Dr. Bayram Çalışkan, korunmasız gözlerin katarakt, pterjium (gözde et büyümesi) ve retina hasarları gibi rahatsızlıklarla karşı karşıya kalabileceği uyarısında bulundu. Sadece Koyu Cam Yetmez: UV 400 Şart Güneş gözlüğü seçiminde ‘cam koyuluğu’ yerine UV 400 korumasının esas alınması gerektiğinin altını çizen Op. Dr. Bayram Çalışkan, şöyle konuştu; "Koyu cam, UV koruması yoksa göz bebeğini genişleterek aslında daha fazla zararlı ışının göze girmesine neden olur. Bu da göz sağlığını daha çok tehdit eder" Göz Has. Uzm. Op. Dr. Bayram Çalışkan, gözlük camlarında yer alan "UV 400" ibaresinin gözleri zararlı ultraviyole ışınlardan koruyacak minimum kalite standardı olduğunu ifade ederek, kalitesiz ve merdiven altı üretim gözlüklerin göz sağlığına ciddi zarar verebileceğini kaydetti. Polarize Camlar Görsel Konfor İçin Doruk Nilüfer Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Bayram Çalışkan, güneş gözlüklerinde sıkça tercih edilen polarize camların, UV koruması sağlamadığına da dikkat çekerek, "Polarize camlar, parlamayı azaltır. Özellikle şoförler ya da deniz kenarında vakit geçirenler için idealdir. Ancak bu camlar UV ışınlarını engellemez" dedi. Çocuklar ve Lens Kullananlar Daha Dikkatli Olmalı Çocukların güneş ışınlarına karşı en az yetişkinler kadar savunmasız olduğunu hatırlatan Op. Dr. Bayram Çalışkan, erken yaşta güneş gözlüğü kullanımının ilerleyen yaşlarda göz hastalıklarını önlemede etkili olduğunu ifade etti. Lens kullananlar için ise ekstra koruma gerektiğine işaret ederek açıklamasını şöyle tamamladı: "Lens UV korumalı olsa bile yeterli değildir. Güneş gözlüğüyle desteklenmesi gerekir. Gerekirse numaralı güneş gözlüğü tercih edilebilir. Güneş gözlüğü kullanımının sadece yaz aylarıyla sınırlı kalmamalıdır. UV ışınları sadece yazın değil, kış aylarında da etkili. Her dışarı çıkıldığında, yılın dört mevsimi güneş gözlüğü takılması gerekiyor" İHA

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.