#Kamuoyu

- Kamuoyu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kamuoyu haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

ERDEN TİMUR YALANLADI: HİÇBİR BAHİS SİTESİNE ÜYELİĞİM OLMADI Haber

ERDEN TİMUR YALANLADI: HİÇBİR BAHİS SİTESİNE ÜYELİĞİM OLMADI

Futbol dünyasında yürütülen 'bahis oynama' ve 'şike' soruşturması kapsamında ifadesine başvurulan eski Galatasaray Sportif A.Ş. Başkan Vekili Erden Timur, emniyette verdiği ifadede kendisine yöneltilen iddiaları kesin bir dille reddetti. Timur, "Hayatım boyunca herhangi bir yasal ya da yasa dışı bahis sitesinde üyeliğim olmadı" dedi. Soruşturma çerçevesinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde ifadesi alınan Timur, hakkında ortaya atılan suçlamaları kabul etmediğini belirterek, bahis ya da şike iddialarıyla bir ilgisinin bulunmadığını kaydetti. Eski yönetici, ayrıca herhangi bir müsabakada bahis oynamadığı gibi, böyle bir telkinde bulunan kişiyle de karşılaşmadığını söyledi. "GALATASARAY İLE BAĞIM OLMADIĞI DÖNEMDE OYNANAN BİR MAÇTAN SORUMLU TUTULAMAM" Timur, hakkında gündeme getirilen bir maçla ilgili de açıklama yaptı. Bahse konu müsabakanın oynandığı dönemde Galatasaray kulübüyle herhangi bir ilişkisinin kalmadığını belirten Timur, "Görevimden yaklaşık 8 ay önce istifa etmiştim. Bu nedenle maçla ilgili herhangi bir müdahil olmam söz konusu değildir" dedi. "BAHİSLE SUÇLANAN ŞAHISLA TİCARİ İLİŞKİMİZ YOK, SATIŞLAR YETKİLİLER ÜZERİNDEN YAPILDI" Erden Timur, şike ve bahis suçlamalarıyla ilişkilendirilen V.Ş. isimli şahsın geçmişte konut projelerinden daire satın aldığı iddialarına da açıklık getirdi. 2014 ve 2015 yıllarında binlerce dairenin satışa sunulduğu büyük bir projede, bu şahsın da küçük metrekareli 24 daire aldığını ifade eden Timur, bu satışların tümüyle şirketin satış ofisinde yetkili personeller aracılığıyla ve o dönemki piyasa fiyatlarına uygun şekilde gerçekleştiğini söyledi. Timur, "Şirketim bugüne kadar yaklaşık 46 bin konut ve arsa satışı gerçekleştirmiştir. V.Ş. isimli şahsa yapılan satışlar, bu satışların yalnızca çok küçük bir kısmıdır. Ayrıca 2014-2015 yıllarında bu şahsa dair herhangi bir yasa dışı bahis kaydı bulunmamaktadır. Hakkındaki suçlamalar ancak 2017 yılından sonra kamuoyuna yansımıştır" ifadelerini kullandı. "AYLIK GELİRİM 4 MİLYON LİRA" Kimlik tespitinde mesleğini iş insanı olarak belirten Erden Timur, aylık gelirinin 4 milyon TL olduğunu da beyan etti. Soruşturma kapsamında 9 kişinin gözaltına alındığı, bazı şüphelilerin adliyeye sevk edildiği bilinirken, Erden Timur’un ifadeleri soruşturma dosyasına girdi. Gelişmeler kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor.

ERDEN TİMUR YALANLADI: HİÇBİR BAHİS SİTESİNE ÜYELİĞİM OLMADI Haber

ERDEN TİMUR YALANLADI: HİÇBİR BAHİS SİTESİNE ÜYELİĞİM OLMADI

Futbol dünyasında yürütülen 'bahis oynama' ve 'şike' soruşturması kapsamında ifadesine başvurulan eski Galatasaray Sportif A.Ş. Başkan Vekili Erden Timur, emniyette verdiği ifadede kendisine yöneltilen iddiaları kesin bir dille reddetti. Timur, "Hayatım boyunca herhangi bir yasal ya da yasa dışı bahis sitesinde üyeliğim olmadı" dedi. Soruşturma çerçevesinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde ifadesi alınan Timur, hakkında ortaya atılan suçlamaları kabul etmediğini belirterek, bahis ya da şike iddialarıyla bir ilgisinin bulunmadığını kaydetti. Eski yönetici, ayrıca herhangi bir müsabakada bahis oynamadığı gibi, böyle bir telkinde bulunan kişiyle de karşılaşmadığını söyledi. "GALATASARAY İLE BAĞIM OLMADIĞI DÖNEMDE OYNANAN BİR MAÇTAN SORUMLU TUTULAMAM" Timur, hakkında gündeme getirilen bir maçla ilgili de açıklama yaptı. Bahse konu müsabakanın oynandığı dönemde Galatasaray kulübüyle herhangi bir ilişkisinin kalmadığını belirten Timur, "Görevimden yaklaşık 8 ay önce istifa etmiştim. Bu nedenle maçla ilgili herhangi bir müdahil olmam söz konusu değildir" dedi. "BAHİSLE SUÇLANAN ŞAHISLA TİCARİ İLİŞKİMİZ YOK, SATIŞLAR YETKİLİLER ÜZERİNDEN YAPILDI" Erden Timur, şike ve bahis suçlamalarıyla ilişkilendirilen V.Ş. isimli şahsın geçmişte konut projelerinden daire satın aldığı iddialarına da açıklık getirdi. 2014 ve 2015 yıllarında binlerce dairenin satışa sunulduğu büyük bir projede, bu şahsın da küçük metrekareli 24 daire aldığını ifade eden Timur, bu satışların tümüyle şirketin satış ofisinde yetkili personeller aracılığıyla ve o dönemki piyasa fiyatlarına uygun şekilde gerçekleştiğini söyledi. Timur, "Şirketim bugüne kadar yaklaşık 46 bin konut ve arsa satışı gerçekleştirmiştir. V.Ş. isimli şahsa yapılan satışlar, bu satışların yalnızca çok küçük bir kısmıdır. Ayrıca 2014-2015 yıllarında bu şahsa dair herhangi bir yasa dışı bahis kaydı bulunmamaktadır. Hakkındaki suçlamalar ancak 2017 yılından sonra kamuoyuna yansımıştır" ifadelerini kullandı. "AYLIK GELİRİM 4 MİLYON LİRA" Kimlik tespitinde mesleğini iş insanı olarak belirten Erden Timur, aylık gelirinin 4 milyon TL olduğunu da beyan etti. Soruşturma kapsamında 9 kişinin gözaltına alındığı, bazı şüphelilerin adliyeye sevk edildiği bilinirken, Erden Timur’un ifadeleri soruşturma dosyasına girdi. Gelişmeler kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor.

EHLİYETSİZ YAKALANAN GURBETÇİ: BEN TÜRKİYE'YE PARA GETİRDİM! Haber

EHLİYETSİZ YAKALANAN GURBETÇİ: BEN TÜRKİYE'YE PARA GETİRDİM!

Kendini Danimarka’dan Türkiye’ye para getiren bir iş insanı olarak tanıtan ehliyetsiz sürücü, “Ben 2 milyon krom getirdim bu ülkeye” diyerek hem ilginç bir savunma yaptı hem de görevli polis memurlarına hakaret ve tehditte bulundu. RUTİN UYGULAMA, GERGİN ANLARA DÖNÜŞTÜ Olay, Isparta-Burdur Karayolu üzerindeki uygulama noktasında gece saatlerinde yaşandı. 64 AEN 398 plakalı otomobiliyle seyir halindeyken durdurulan İ.E. isimli sürücünün, yapılan sorgulamasında ehliyetinin süresinin dolduğu tespit edildi. Ehliyetinin geçersiz olduğunu öğrenen İ.E., önce ceza yememek için uzun süre ekiplerle konuşmaya çalıştı, çocuklarını Antalya Havalimanı’ndan alacağını belirterek affedilmesini talep etti. Ancak polisin görevini yapması üzerine sinirlerine hâkim olamayan sürücü, ilginç açıklamalarda bulundu. “ARABA SİZİN OLSUN, BEN TÜRKİYE’YE PARA GETİRİYORUM” Kendini Danimarka’da yaşayan bir iş insanı olarak tanıtan İ.E., uygulama sırasında polis memurlarına hitaben şu ifadeleri kullandı: “Ben Danimarka’dan 2 milyon krom getirdim. Bu ülkeye para kazandırıyorum. Araba sizin olsun. Ülkenize geliyoruz, karşılaştığımız muamele bu mu? Biz dışarıdan ülkeye para sokuyoruz, siz ceza kesiyorsunuz!” Bu sözlerle hem mağduriyet hem üstünlük algısı yaratmaya çalışan sürücü, polis ekiplerinden gelen yasal uyarılar karşısında daha da agresifleşti. CEZA TUTANAĞINI İMZALAMADI, POLİSLERE HAKARET ETTİ Ehliyetsiz olduğu için kendisine yazılan 7 bin 437 TL’lik idari para cezasını da kabul etmeyen İ.E., ceza tutanağını imzalamayı reddetti. Polis ekiplerine dönerek şu sözleri sarf etti: “Siz kendinizi efe mi sanıyorsunuz? Ancak bana gücünüz yeter. Yazın, ne yazarsanız yazın, ben Türkiye’ye yatırım yapıyorum!” Ekiplerin soğukkanlı davranışı sayesinde olay büyümeden kontrol altına alındı. Polis ekipleri, yasal prosedür gereği aracı otoparka çektirirken, sürücü hakkında yasal işlem başlatıldı. KAMUOYUNDA TEPKİ ÇEKTİ: “YASALAR HERKES İÇİN GEÇERLİ” Sosyal medyada da geniş yankı uyandıran olay sonrası, birçok kullanıcı "Yurtdışında yaşamak, kural tanımazlık hakkı vermez" yorumunda bulundu. Vatandaşlar, sürücünün hem yasalara karşı gelmesini hem de görevini yapan polis memurlarına yönelik tehditkâr ve küçümseyici tavrını kınadı. Yurtdışından Türkiye’ye gelen bazı bireylerin “para getirme” söylemiyle ayrıcalık beklemesinin kabul edilemez olduğunu vurgulayan hukukçular, “Hukuk devleti olmanın gereği, herkesin yasa önünde eşit olmasıdır” diyerek yaşanan olayın dikkatle takip edilmesi gerektiğini ifade etti. Olayla ilgili Burdur İl Emniyet Müdürlüğü'nün soruşturma başlatıp başlatmadığı henüz açıklanmadı. Sürücü hakkında adli bir sürecin başlatılması da kamuoyu tarafından bekleniyor.

HANDE SARIOĞLU ATEŞ PÜSKÜRDÜ: MEHMET AKİF'E SERT SÖZLER! Haber

HANDE SARIOĞLU ATEŞ PÜSKÜRDÜ: MEHMET AKİF'E SERT SÖZLER!

Fatih Altaylı ve Mehmet Akif'e hitaben sert sözler içeren mesajlar paylaşan Sarıoğlu, hakkında ortaya atılan iddiaların “iftira” olduğunu belirtti ve isim vererek kamuoyuna çağrı yaptı: “İki cihanda elim yakanda Akif, yazacaksın!” “BANA ÖLDÜKTEN SONRA DEĞİL, YAŞARKEN LAZIMSINIZ” Sarıoğlu, sosyal medya paylaşımlarında şu ifadeleri kullandı: “2010 yılından beri sunuculuk spikerlik yaptığım bu camiada, ne bir kanal yöneticisi, ne bir popçu, ne bir topçu, ne bir oyuncu, onlarcasıyla tanışmış biri olarak, tanıyanlar da tanışanlar da çok iyi bilirler ki, bir Allah’ın kulu bana ulaşamamıştır. Kimse benden yüz bulamamıştır. Ben ne onların yaşantılarına tamah ettim ne de ortamlarına. Bir tek Allah değil, şahsen tanıyıp tanışan herkes şahidimdir, beni bana anlatacaksınız. Ölünce değil, şimdi bana ben yaşarken anlatacaksınız. Beni nasıl bilirdiniz? İstisnasız herkesten, arkadaşlarım dahil benimle tanışan herkesten hakkımda ne biliyorsunuz, ben nasıl bir insanım, tek tek duyacağım, yazacaksınız. Bana öldükten sonra değil, yaşarken lazımsınız. Bir iftiracı şerefsizin karşısında nasıl bir ordu olduğumu göstereceksiniz. Beni iftiracı adiler değil, siz anlatacaksınız!” FATİH ALTAYLI’YA AĞIR SÖZLER: “SEN YAZMADAN BEN HELAL ETMEM” Sarıoğlu, bir dönem görev aldığı Habertürk’teki kariyerine değinerek, kanal ile yollarının ayrılmasına sebep olarak gösterdiği Fatih Altaylı’ya seslendi: “Fatih Altaylı’nın Habertürk’e transferi olarak, Spor Saati programıyla başladığım Habertürk spor spikerliği görevim boyunca beni tanıyan kim varsa, benim hakkımda konuşma vakti. Benimle çalıştığınız, mesai yaptığınız, beni transfer edip sonra Spor Saati programındaki yorumlarımdan dolayı masadan kalkıp gittiğiniz, sonra da programı yayından kaldırdığınız günlerin tamamı hakkında, benim için yazmak boynunuzun borcu. O evdeki kız evladınızı düşün. Hakkıma girdiğiniz her şey için artık benim adıma bir şeyler söyleme zamanı geldi Altaylı. Beni nasıl bilirdin, ben nasıl bir insanım yazacaksın. Bu kanala sen beni transfer ettin, sonra sen spor programımı elimden aldın, sonra senin talimatınla kanalla yollarım ayrıldı. İyi ki o gün oryantal yapmışım da adı batasıca o kanal birilerinin elinde lağım çukuruna dönüşmeden çıkıp gitmişim. Ben 2020’de çıkıp gitmeme rağmen laneti hâlâ peşimde. Fatih Altaylı, benim hakkımda yazacaksın, bana ödenecek bir hakkım var. Bu borcu ödemeden iki elim yakanda. Sana hakkımı helal etmem!” MEHMET AKİF ERSOY’A: “BANA ANNEM Mİ YOKSA AKİF Mİ DAHA İMANLI DİYE SORSALAR, SEN DERDİM!” Sarıoğlu, adı uyuşturucu operasyonunda geçen ve görevden alınan Habertürk eski Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy’a ise şu ifadelerle seslendi: “Şimdi gelelim olayın baş kahramanı adının altında ezilen Mehmet Akif Ersoy’a… Ne halt yediysen yedin, kimlerle ne karıştırdıysan karıştırdın, ama beni bu işe karıştıramazsın. Siyaset ayağıyla yazdığın mektupları, gönderdiğin kamuoyu mesajlarını geçeceksin. Beni yazacaksın ERSOY. Benim adıma yazacaksın. 2 erkek evlat sahibisin. Onların yüzü suyu hürmetine yazacaksın gerçekleri. Ulan ben 2018-2020 yılları arasında Habertürk’te çalışmışım. Akif, sen o zaman daha spikersin, öyle Genel Yayın Yönetmenliği falan bir gücün yok daha. Ben ne ara senin ortamına gelmişim? Bir kere dahi ben seninle herhangi bir ortamda o adı geçen kişilerle bir araya geldim mi, söyleee! Ulan bana annem mi yoksa Akif mi daha imanlı, 5 vakit abdestli namazlı mı diye sorsalar, ben seni derdim ulan. Sen kendine, hayatına ihanet ettin. Benim gibi doğru dürüst insana ihanet edemezsin. Yazacaksın Akif, kim ne yaptıysa hepsini yazacaksın. Yapanları yazacaksın. O ortamlarda bulunanları yazacaksın ki, öyle iftira atanlara kalmayacak benim adım. Doğruları anlatıp, benim üstümdeki bu kirli iftiraları kaldıracaksın. Benim anama, babama, abime bir isim borcun var. İki cihanda elim yakanda, yazacaksın Akif. Ben nasıl bir insanım, tüm kamuoyuna, tüm gazetecilere benim adıma mektup yazıp anlatacaksın.” TEPKİSİ SOSYAL MEDYADA GÜNDEM OLDU Sarıoğlu’nun açıklamaları kısa sürede sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. “Hande Sarıoğlu” etiketi Twitter (X) Türkiye gündeminde üst sıralarda yer aldı. Bazı kullanıcılar Sarıoğlu’na destek verirken, bazıları ise sessizliğin sürmesini eleştirdi.

ASGARİ ÜCRET TESPİT KOMİSYONU İLK TOPLANTISINI BİTİRDİ Haber

ASGARİ ÜCRET TESPİT KOMİSYONU İLK TOPLANTISINI BİTİRDİ

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ev sahipliğinde düzenlenen Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun ilk toplantısı bugün Ankara'da yapıldı. Toplantıya, Çalışma Genel Müdürü Oğuz Tuncay başkanlık etti. Toplantıda, işveren tarafını Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil ederken, işçi tarafı olan Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) ilk toplantıya katılmadı. Bu durum, görüşmelerin sonraki aşamalarında işçi temsilcilerinin nasıl bir tutum izleyeceğine dair soru işaretleri oluşturdu. Görüşmede, komisyonun çalışma usulleri, takvim planlaması ve teknik sürece dair detaylar ele alındı. Ücret belirleme sürecinin nasıl işleyeceği, ekonomik göstergeler, enflasyon oranları, geçim koşulları ve piyasa dinamikleri de gündeme alındı. İlk toplantının ardından yapılan açıklamada, ikinci toplantının 18 Aralık Perşembe günü gerçekleştirilmesine karar verildi. Bu toplantıda, tarafların ücret beklentileri ve ekonomik veriler ışığında daha somut değerlendirmelerde bulunması bekleniyor. Bilindiği üzere, asgari ücret yılda bir kez belirleniyor ve bu süreçte işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan 15 kişilik komisyon oy çokluğu ile karar alıyor. Karar alınamadığı durumlarda ise son sözü hükümet söylüyor. 2025 yılında net asgari ücret 17.002 TL olarak uygulanırken, 2026 yılı için belirlenecek yeni ücretin enflasyon ve yaşam maliyetleri doğrultusunda artış göstermesi bekleniyor. İşçi kesimi "insan onuruna yaraşır bir ücret" talep ederken, işveren tarafı ise istihdam üzerindeki maliyet baskısının dikkate alınması gerektiğini savunuyor. Asgari ücret, milyonlarca çalışanı doğrudan ilgilendirdiği gibi, işsizlik maaşı, yaşlılık aylığı, genel sağlık sigortası primi gibi birçok kalemi de etkiliyor. Bu nedenle yeni ücretin ne olacağı hem çalışanlar hem işverenler hem de kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor.

MÜGE ANLI'DA GÜNDEMİ SARSAN DOSYA: ÜFÜRÜKÇÜ DİYAP KİMDİR? Haber

MÜGE ANLI'DA GÜNDEMİ SARSAN DOSYA: ÜFÜRÜKÇÜ DİYAP KİMDİR?

ATV ekranlarında yayınlanan ve Türkiye’nin en çok izlenen gündüz kuşağı programlarından biri olan Müge Anlı ile Tatlı Sert, son haftalarda kamuoyunun gündemine oturan dikkat çekici bir dosyayla izleyici karşısına çıkıyor. Programda Üfürükçü Diyap olarak bilinen Diyap Diyapoğlu ile ilgili iddialar ve genç bir kadının akıbeti, sosyal medyada da büyük yankı uyandırdı. Peki Diyap Diyapoğlu kimdir, nerelidir? Sümeyra Öztürk olayı nedir ve son durum ne? ÜFÜRÜKÇÜ DİYAP KİMDİR? Gerçek ismi Diyap Diyapoğlu olan şahıs, programda kendisini “manevi ilimlere sahip biri” olarak tanıtmaktadır. Ledün ilmi ile ilgilendiğini öne süren Diyap Diyapoğlu, zaman zaman kendisini “Hızır Aleyhisselam’ın kardeşi” olarak da tanımlıyor. Ağzından sık sık dua ve dini referanslar içeren cümleler dökülen Diyap, bu iddiaları nedeniyle kamuoyunda "üfürükçü" lakabıyla anılmaya başlandı. Ancak bu manevi kimlik iddiası, beraberinde çok ciddi ithamları da getirdi. Programda günlerdir işlenen dosyada, Diyapoğlu’nun kendisini inançlı ve bilgili bir kişi olarak tanıtarak insanları psikolojik baskı altına aldığı ve manipüle ettiği ileri sürülüyor. Özellikle genç kadınlarla kurduğu ilişkilere dair ortaya çıkan detaylar, kamu vicdanında büyük bir rahatsızlık yarattı. DİYAP DİYAPOĞLU NERELİ? Diyap Diyapoğlu’nun memleketine dair açık ve resmi bir bilgi bulunmamakla birlikte, İstanbul'da yaşadığı ve çalışmalarını burada sürdürdüğü bilinmektedir. Şahsi geçmişi, doğum yeri ya da ailesine dair bilgiler kamuoyuyla henüz paylaşılmadı. Bu durum, hakkında daha fazla araştırma yapılmasına ve çeşitli spekülasyonların ortaya çıkmasına neden oluyor. SÜMEYRA ÖZTÜRK OLAYI NEDİR? Programda sık sık adı geçen Sümeyra Öztürk, 27 yaşında genç bir kadın. Ailesi tarafından kayıp başvurusu yapılan Sümeyra'nın, uzun süredir Diyap Diyapoğlu ile temas halinde olduğu ve onun etkisi altına girdiği iddia edildi. Ailesi, Sümeyra’nın Diyap tarafından evlilik vaadiyle kandırıldığını, manevi öğretiler ve “sırlar” üzerinden baskıya maruz kaldığını öne sürdü. Özellikle programda aktarılan “Benimle evlenirsen sırlara erişebilirsin” gibi ifadeler, hem stüdyoda hem de izleyici nezdinde büyük tepki çekti. İddialara göre, Diyap Diyapoğlu genç kadını ailesinden kopararak kendi etki alanına aldı. OLAYDA SON GELİŞME NE? Müge Anlı ile Tatlı Sert programında geçtiğimiz günlerde çok konuşulan bir gelişme yaşandı. Sümeyra Öztürk, canlı yayına Diyap Diyapoğlu ile birlikte gelerek sessizliğini bozdu. Ailesine ve kamuoyuna hitaben yaptığı açıklamada, Diyap ile birlikte olduğunu doğruladı ancak bu ilişkinin baskı içerip içermediğine dair net bir açıklama yapmadı. Sümeyra’nın açıklamaları, ailesi tarafından ikna edici bulunmazken, Müge Anlı da konunun detaylarının araştırılmaya devam edeceğini belirtti. Diyapoğlu’nun stüdyodaki tavırları ve verdiği cevaplar, sosyal medyada binlerce yorum aldı. KAMUOYU NE DİYOR? Sosyal medya platformlarında ve haber sitelerindeki yorumlarda, Diyap Diyapoğlu’na yönelik tepkiler çığ gibi büyüyor. Maneviyat kisvesi altında genç kadınları etkilemeye çalıştığı öne sürülen Diyapoğlu hakkında resmî makamların harekete geçmesi yönünde çağrılar da artıyor. Öte yandan, bu tür dosyaların gündüz kuşağında detaylı bir şekilde işlenmesi de toplumsal farkındalık açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.