#Özgür Özel: Pişman Olursunuz

- Özgür Özel: Pişman Olursunuz haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Özgür Özel: Pişman Olursunuz haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

ANKARA CHP'NİN 'KAYYUMA HAYIR' MİTİNGİNE AKIN ETTİ Haber

ANKARA CHP'NİN 'KAYYUMA HAYIR' MİTİNGİNE AKIN ETTİ

CHP, yarın Ankara'da görülecek olan 38. Kurultayı'nın iptal davası öncesi bugün Ankara Tandoğan Meydanı'nda büyük bir miting düzenledi. 'Kayyuma hayır' sloganı ile yapılan 'Büyük Ankara Mitingi' saat 17.00'de Tandoğan meydanında başladı. Muharrem İnce, Mansur Yavaş ve Hikmet Çetin'in de hazır olduğu mitinge yüzbinlerce Ankaralı akın etti. 'BU MEYDANDA YİNE TARİH YAZIYORUZ' CHP Genel Başkanı Özgür Özel 'Kayyuma Hayır' mitinginin başlamasıyla kürsüye çıkarak vatandaşlara seslendi. Özel'in konuşamasından öne çıkanlar şöyle: "Bugün bu tarihi meydanda yine tarih yazıyoruz. 1950'lerde Kıbrıs mitinglerinin, 1959'da büyük işçi mitinglerinin, 6. Filo'ya karşı bağımsızlık mitinglerinin yapıldığı meydandayız. 70 yıldır haksızlığa direnenlerin meydanındayız. Bugün de vesayete ve darbeye hayır demek için buradayız. Bugün de vesayet değil, siyaset demek için buradayız. Tandoğan Meydanı'nda dün akşam saatlerinde girişler planlandığında '500 bin kişi doldurabilir burayı' dedikleri arama noktalarını bugün altı kere ileriye aldınız. Milyonlar oldunuz, Tandoğan'a aktınız. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Bugün burada bir mitingde değil, elbette yine bir eylemdeyiz. Serbest seçimler için eylemdeyiz, demokrasi için eylemdeyiz. Bugün burada sadece Cumhuriyet Halk Partililer yok. İşçiler burada, emekliler burada, kadınlar burada, farklı partilerden demokratlar, sendikalar, sivil toplum örgütleri burada. Türkiye İttifakı'nın tüm renkleriyle kol kola bu meydandayız. Bugün vesayet değil, siyaset diyenler burada. Kayyıma, darbeye hayır diyenler, 19 Mart darbesinden sonra 54. kez bu meydanda direnenler burada. Bu meydan dosta güven, olmayana kaygı veriyor. Tüm otokratlar meydanlardan korkar. Demokratlar meydanları doldurur, otokratlar oturdukları köşeden o meydanı izlerler ve titrerler. Bugün sarayında oturup bu meydandan korkanlar da var, 12 metrelik hücrelerinden bu meydanla coşanlar, bu meydana inananlar da var. ''KAYYUMA KARŞI OMUZ OMUZA'' Kayyıma karşı da sağdan sola hep beraber direniyoruz. Zeytini korurken de demokrasiyi korurken de Tandoğan'dan ilan ediyoruz ki Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye'nin birinci partisidir, ana muhalefet partisidir. Ama ne muhalefetin patronudur, ne her şeyin sahibidir. Bu mücadelede tüm kardeş partilerimizle birliktedir, omuz omuzadır, hepsine müteşekkirdir. Partimiz yıllarca darbelerin hedefi oldu, kapatıldı, genel başkanlarımız tutuklandı, hapse atıldı. Ama her zorluğu milletimizle birlikte yendik. 47 yıl sürdü, ikinci parti olduk, birinci parti olamadık, seçimleri kazanamadık. Ancak demokrasiden şaşmadık. Rakiplerimize darbe yapıldı, darbecilere değil, demokrasiye sahip çıktık. 47 yıl sabır gösterdik, millete güvendik. 47 yıl sonra 31 Mart seçimlerinde bir büyük başarıyı, biraz önce alkışladığınız büyükşehir belediye başkanlarımızla, il belediye başkanlarımızla, ilçe, belde belediye başkanlarımızla Türkiye nüfusunun yüzde 65'ine hizmet imkanını yakaladık. Ve o günden sonra, ilk konuşmamızdan itibaren, 'Bu savaş değil, bu bir yarıştı, bu gece bitti' dedik. 'Bu seçimin kazananı CHP'dir, kaybedeni yoktur' dedik. 'Kimseyi verdiği oya pişman etmeyeceğiz ama vermeyene 'Keşke ben de verseydim' dedirteceğiz' dedik. Hizmet dedik, yoksula sahip çıkmak dedik. 'Başkanların ceplerinde belediyenin kapısının, kasasının, şehrin altın anahtarı yok, CHP iktidarının anahtarı var' dedik. "FETÖ İLE ORTAK OLDULAR, DEVLETİN TÜM KADROLARINI ELE GEÇİRDİLER" Önce iktidar oldular, cumhuriyetin tüm kazanımlarını, fabrikaları, şirketleri özelleştirdiler. 'Sıcak para' dediler, başka bir şey demediler. FETÖ ile ortak oldular, devletin tüm kadrolarını ele geçirdiler. 2010 referandumuyla FETÖ ile birlikte anayasayı değiştirdiler. Yargıyı, orduyu, polis teşkilatını ele geçirdiler. Balyoz'daki, Ergenekon'daki zulümleri bu ülkeye yaşattılar. Hatırlayın, bu ülkenin Genelkurmay Başkanına, namuslu subaylarına, amirallerine, generallerine, bu ülkenin bilim insanlarına, iş adamlarına uydurdukları bir kumpasla lekeler sürdüler, kumpaslar kurdular. O tarihlerde bizler 'Ergenekon kumpası, Balyoz kumpası' derken, 'Ateş olmayan yerden duman çıkmaz, mahcup olacaksınız, darbeyi savunuyorsunuz' diyorlardı. Sonra şımarttıklarının darbesine maruz kaldılar ve çıkıp 'Milletim de Rabbim de affetsin' dediler. Ellerini FETÖ sabunuyla yıkadılar, güya o günahtan, o kirden kurtuldular. 17-25 Aralık belgeli hırsızlıklarının üzerini örttüler. Tayyip Erdoğan çıktı dedi ki: 'Para milletin cebinden mi çıkıyor yolsuzluk olsun?' Yani diyor ki: 'İş adamlarından toplanan destek paraları var, bunlar yolsuzluk değil. Devletin kasasından çıkmıyor.' Ayakkabı kutularından çıkan paraları önce FETÖ'cüler koydu dediler, üç ay sonra faiziyle geri istediler.'' MANSUR YAVAŞ'A ÖZEL TEŞEKKÜR Özgür Özel, 'kayyuma hayır' mitingi konuşmasında konuşmasında Mansur Yavaş için ayrı bir parantez açarak şunları söyledi: ''Arkadayken gördüm, ucu yok, bucağı yok. Muhteşem bir buluşmada milyonlar olarak Ankara'dayız. Elbette her birinize ayrı ayrı teşekkür ederken bu kentin Büyükşehir Belediye Başkanı, 19 Mart darbesinden beri hep birlikte verdiğimiz büyük mücadelede Ekrem Başkan'ın en önemli yol arkadaşı, ona en çok sahip çıkanlardan biri Mansur Yavaş Başkanımıza da özel bir teşekkür etmek isterim. Milleti bu darbeye razı edemediler. Ülkenin yüzde 75'i, dört kişiden üçü bu yalanlara inanmıyor. Bu davaların siyasi olduğunu, bunların iftira olduğunu biliyor. Kendimize güvenimizden hâlen daha yazılamayan iddianamelerin ne kadar boş, söylenenlerin ne kadar yalan olduğunu biliyoruz ve büyük bir özgüvenle tekrarlıyoruz: Buyurunuz, bir iki gün daha açılacak Meclis'te yasal düzenlemeyi yapalım, TRT'de bir kanalı bu mahkemeye tahsis edelim, isteyen bütün özel televizyonlara yayını verelim, iftiralar da canlı yayında atılsın, cevapları da canlı yayında verilsin. Hodri meydan.'' ''PİŞMAN OLURSUNUZ'' CHP lideri Özgür özel, partisinin İstanbul İl başkanlığına kayyım atanmasına ve il binası önünde yaşanan olaylara ilişkin ise şunları söyledi: ''Şimdi Recep Tayyip Erdoğan, 'Şikayetçi İBB, şikayet edilen İBB, benimle ilgim var' diyor ya. Söyleyelim. Şikayeti hazırlayan senin adliye koridorlarındaki A takımından, hazırlığı yapan yargı kolları başkanın. Bulduğunuz işbirlikçi, mahkeme eski üyen ve atadığınız kayyum heyetini valilik emriyle, polis eliyle baba evine sokmaya çalışıyorsunuz. Biz kimseyi sokağa çağırmadık. Biz herkesi baba evine sahip çıkmaya çağırdık. Siz baba evinin önünü kapattınız, Atatürk'ün evlatlarını sokakta bıraktınız. Buradan açıkça Recep Tayyip Erdoğan'a söylüyorum, onun mürekkebinden dökülen İçişleri Bakanı müsveddesine Cumhuriyet Halk Partisi'nin baba evine kimse el uzatamaz. Uzanan elleri biz değil, baba evinin gerçek sahipleri pişman eder. Pişman olursunuz. Kendileri demokrasiden nasibini almamış birileri, siyasi parti nedir bilmeyen birileri bir siyasi partinin İstanbul il başkanlığını 5 bin polisle çeviriyorlar. 'Taşıdık, öteye gidin' diyoruz, işlemi yapmıyorlar. Milleti partimize sokmuyorlar. Demokratik yarışı kazanamadıkları için darbeciliğe girişiyorlar. Ama buradan açıkça söylüyorum: Cumhuriyet Halk Partisi kolay lokma değildir. Cumhuriyet Halk Partisi herhangi bir parti değildir. Cumhuriyet Halk Partisi sizin gibi konjonktürel değil, tarihin, milli mücadelenin partisidir, Türk milletinin partisidir. Bu yüzden sesimiz milletin sesidir. Hangi adımı atarsanız atın, bizden geri adım görmeyeceksiniz. Ne bir adım geri atarız, ne bir kelime eksik konuşuruz, ne 1 santim eğiliriz. Biliriz ki Cumhuriyet Halk Partisi'nin bir adım geri atması bu millete 100 yıl geri adım attırır. Biliriz ki biz bir kelime eksik konuşursak siz bu milleti susturacaksınız. Biliriz ki biz 1 santim eğilirsek siz bu millete diz çöktüreceksiniz. Bu millete diz çöktürtmeyeceğiz, size teslim olmayacağız. Bunun için bu meydanı dolduran, Ankara'yı dolduran milyonlarla birlikte buradan açıkça söylüyorum: Bugün hedefte olan sadece Cumhuriyet Halk Partisi değil, Türkiye'deki demokrasidir. Biz Türkiye demokrasisini elbette aslan sosyal demokratlarla, elbette milliyetçi demokratlarla, muhafazakar demokratlarla, liberal demokratlarla, Kürt demokratlarla, sosyalist demokratlarla, Türkiye'nin bütün demokratlarıyla birlikte savunuyoruz. Kayyuma hayır, diyoruz. Biz Türkiye İttifakı'yız. "

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.