#Sorumluluk

- Sorumluluk haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sorumluluk haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

CEMİL TUGAY DA SU KRİZİNİ DEVLETİN ÇÖZMESİNİ BEKLİYOR Video Galeri

CEMİL TUGAY DA SU KRİZİNİ DEVLETİN ÇÖZMESİNİ BEKLİYOR

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, kentteki su krizine ilişkin soru üzerine 'Suyu temin etmek DSİ'nin görevi' diyerek çözüm için devleti gösterdi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, basın mensuplarının kent gündemine ilişkin sorularını yanıtladı. Tugay, İzmir'deki su krizi ile ilgili olarak “Bakanlıklarımızdan beklentilerimiz var. Suyu temin etmek Devlet Su İşleri’nin (DSİ) görevi. DSİ’nin bağlı olduğu bakanlıkla beraber, İzmir’e yeni su kaynakları temin etmelerini bekliyoruz” ifadelerini kullandı. ''İZMİR’E YENİ SU KAYNAKLARI TEMİN ETMELERİNİ BEKLİYORUZ'' İzmir’de barajlarda su oranlarının büyük ölçüde azaldığının anımsatılması üzerine Tugay, “Yer altı ve yer üstünden su aldığımız pek çok kaynak var. Bunları İzmirlinin, halkımızın sıkıntı yaşamadan kullanması için çabalıyoruz. Henüz kış aylarının başındayız. Umuyorum yeterli yağış düşer. Bakanlıklarımızdan da beklentilerimiz var. Suyu temin etmek Devlet Su İşleri’nin (DSİ) görevi. DSİ’nin bağlı olduğu bakanlıkla beraber, İzmir’e yeni su kaynakları temin etmelerini bekliyoruz. Özellikle tarımda vahşi sulama ile yapılan sulamalar veya gerçekten bazı yanlış ürün seçimleri nedeniyle yapılan aşırı su tüketimini de durdurmalarını, daha dengeli bir su tüketimi için yardımcı olmalarını bekliyoruz. Şu anda barajların seviyesi iyi değil ama yağış bekliyoruz. Sadece yaz ayları için endişe hissediyoruz. Bunun için de her vatandaşımıza düşen sorumluluk var. Suyu dikkatli kullanmak gerekiyor. Ama devletimizin de bazı kararlar almakta gecikmemesi lazım” diye konuştu.  

CEMİL TUGAY DA SU KRİZİNİ DEVLETİN ÇÖZMESİNİ BEKLİYOR Video Galeri

CEMİL TUGAY DA SU KRİZİNİ DEVLETİN ÇÖZMESİNİ BEKLİYOR

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, kentteki su krizine ilişkin soru üzerine 'Suyu temin etmek DSİ'nin görevi' diyerek çözüm için devleti gösterdi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, basın mensuplarının kent gündemine ilişkin sorularını yanıtladı. Tugay, İzmir'deki su krizi ile ilgili olarak “Bakanlıklarımızdan beklentilerimiz var. Suyu temin etmek Devlet Su İşleri’nin (DSİ) görevi. DSİ’nin bağlı olduğu bakanlıkla beraber, İzmir’e yeni su kaynakları temin etmelerini bekliyoruz” ifadelerini kullandı. ''İZMİR’E YENİ SU KAYNAKLARI TEMİN ETMELERİNİ BEKLİYORUZ'' İzmir’de barajlarda su oranlarının büyük ölçüde azaldığının anımsatılması üzerine Tugay, “Yer altı ve yer üstünden su aldığımız pek çok kaynak var. Bunları İzmirlinin, halkımızın sıkıntı yaşamadan kullanması için çabalıyoruz. Henüz kış aylarının başındayız. Umuyorum yeterli yağış düşer. Bakanlıklarımızdan da beklentilerimiz var. Suyu temin etmek Devlet Su İşleri’nin (DSİ) görevi. DSİ’nin bağlı olduğu bakanlıkla beraber, İzmir’e yeni su kaynakları temin etmelerini bekliyoruz. Özellikle tarımda vahşi sulama ile yapılan sulamalar veya gerçekten bazı yanlış ürün seçimleri nedeniyle yapılan aşırı su tüketimini de durdurmalarını, daha dengeli bir su tüketimi için yardımcı olmalarını bekliyoruz. Şu anda barajların seviyesi iyi değil ama yağış bekliyoruz. Sadece yaz ayları için endişe hissediyoruz. Bunun için de her vatandaşımıza düşen sorumluluk var. Suyu dikkatli kullanmak gerekiyor. Ama devletimizin de bazı kararlar almakta gecikmemesi lazım” diye konuştu.  

CEMİL TUGAY DA SU KRİZİNİ DEVLETİN ÇÖZMESİNİ BEKLİYOR Video Galeri

CEMİL TUGAY DA SU KRİZİNİ DEVLETİN ÇÖZMESİNİ BEKLİYOR

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, kentteki su krizine ilişkin soru üzerine 'Suyu temin etmek DSİ'nin görevi' diyerek çözüm için devleti gösterdi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, basın mensuplarının kent gündemine ilişkin sorularını yanıtladı. Tugay, İzmir'deki su krizi ile ilgili olarak “Bakanlıklarımızdan beklentilerimiz var. Suyu temin etmek Devlet Su İşleri’nin (DSİ) görevi. DSİ’nin bağlı olduğu bakanlıkla beraber, İzmir’e yeni su kaynakları temin etmelerini bekliyoruz” ifadelerini kullandı. ''İZMİR’E YENİ SU KAYNAKLARI TEMİN ETMELERİNİ BEKLİYORUZ'' İzmir’de barajlarda su oranlarının büyük ölçüde azaldığının anımsatılması üzerine Tugay, “Yer altı ve yer üstünden su aldığımız pek çok kaynak var. Bunları İzmirlinin, halkımızın sıkıntı yaşamadan kullanması için çabalıyoruz. Henüz kış aylarının başındayız. Umuyorum yeterli yağış düşer. Bakanlıklarımızdan da beklentilerimiz var. Suyu temin etmek Devlet Su İşleri’nin (DSİ) görevi. DSİ’nin bağlı olduğu bakanlıkla beraber, İzmir’e yeni su kaynakları temin etmelerini bekliyoruz. Özellikle tarımda vahşi sulama ile yapılan sulamalar veya gerçekten bazı yanlış ürün seçimleri nedeniyle yapılan aşırı su tüketimini de durdurmalarını, daha dengeli bir su tüketimi için yardımcı olmalarını bekliyoruz. Şu anda barajların seviyesi iyi değil ama yağış bekliyoruz. Sadece yaz ayları için endişe hissediyoruz. Bunun için de her vatandaşımıza düşen sorumluluk var. Suyu dikkatli kullanmak gerekiyor. Ama devletimizin de bazı kararlar almakta gecikmemesi lazım” diye konuştu.  

CEMİL TUGAY DA SU KRİZİNİ DEVLETİN ÇÖZMESİNİ BEKLİYOR Video Galeri

CEMİL TUGAY DA SU KRİZİNİ DEVLETİN ÇÖZMESİNİ BEKLİYOR

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, kentteki su krizine ilişkin soru üzerine 'Suyu temin etmek DSİ'nin görevi' diyerek çözüm için devleti gösterdi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, basın mensuplarının kent gündemine ilişkin sorularını yanıtladı. Tugay, İzmir'deki su krizi ile ilgili olarak “Bakanlıklarımızdan beklentilerimiz var. Suyu temin etmek Devlet Su İşleri’nin (DSİ) görevi. DSİ’nin bağlı olduğu bakanlıkla beraber, İzmir’e yeni su kaynakları temin etmelerini bekliyoruz” ifadelerini kullandı. ''İZMİR’E YENİ SU KAYNAKLARI TEMİN ETMELERİNİ BEKLİYORUZ'' İzmir’de barajlarda su oranlarının büyük ölçüde azaldığının anımsatılması üzerine Tugay, “Yer altı ve yer üstünden su aldığımız pek çok kaynak var. Bunları İzmirlinin, halkımızın sıkıntı yaşamadan kullanması için çabalıyoruz. Henüz kış aylarının başındayız. Umuyorum yeterli yağış düşer. Bakanlıklarımızdan da beklentilerimiz var. Suyu temin etmek Devlet Su İşleri’nin (DSİ) görevi. DSİ’nin bağlı olduğu bakanlıkla beraber, İzmir’e yeni su kaynakları temin etmelerini bekliyoruz. Özellikle tarımda vahşi sulama ile yapılan sulamalar veya gerçekten bazı yanlış ürün seçimleri nedeniyle yapılan aşırı su tüketimini de durdurmalarını, daha dengeli bir su tüketimi için yardımcı olmalarını bekliyoruz. Şu anda barajların seviyesi iyi değil ama yağış bekliyoruz. Sadece yaz ayları için endişe hissediyoruz. Bunun için de her vatandaşımıza düşen sorumluluk var. Suyu dikkatli kullanmak gerekiyor. Ama devletimizin de bazı kararlar almakta gecikmemesi lazım” diye konuştu.  

TÜİK TESCİLLEDİ: TÜRKİYE’DE EVİN YÜKÜ KADINLARIN OMUZUNDA Haber

TÜİK TESCİLLEDİ: TÜRKİYE’DE EVİN YÜKÜ KADINLARIN OMUZUNDA

Yemek yapmadan çocuk bakımına, temizlikten bulaşık yıkamaya kadar birçok alanda kadınların yükü dikkat çekici seviyede. KADINLAR YÜZDE 85’İN ÜZERİNDE ORANLA YEMEK, TEMİZLİK VE ÇAMAŞIRDAN SORUMLU TÜİK’in “Ev işlerinden kim sorumlu?” başlıklı çalışmasında en çok dikkat çeken kalemler şunlar oldu: Çamaşır yıkama (%85,6), yemek yapma (%85,4) ve ev temizliği (%85,4) gibi temel ev işleri, ağırlıklı olarak kadınlar tarafından yürütülüyor. Bulaşık yıkama (%85,6) ve sofra kurma (%84,8) da yine kadınların omuzlarında. ÇOCUK BAKIMINDA KADINLARIN PAYI %94,4 TÜİK'in en çarpıcı verilerden biri ise çocuk bakımıyla ilgili. Kadınlar, çocuk bakımının %94,4’ünden sorumlu tutulurken, erkeklerin oranı yalnızca %2,3. Bu durum, toplumsal cinsiyet rollerinin çocuk yetiştirmede de ne denli belirleyici olduğunu gözler önüne seriyor. TAMİR VE FATURA İŞLERİ ERKEKLERDE Ev içi görev dağılımında erkeklerin sorumluluğu en çok tamir işleri (%65,2) ve fatura ödeme (%74,1) alanında öne çıkıyor. Ancak bu oranlar, toplam ev işleri içinde oldukça sınırlı kalıyor. GIDA ALIŞVERİŞİNDE CİNSİYET DENGESİ “Gıda alışverişi” gibi ortak sorumluluk alanlarında ise kadın ve erkeklerin oranları birbirine oldukça yakın. Kadınların oranı %46,7 iken, erkeklerin oranı %49,3. DİKİŞ, ÇAY SERVİSİ VE SOFRA DA KADINLARA AİT Kadınlar ayrıca dikiş işleri (%83), çay servisi (%83,4) ve sofra kurma (%84,8) gibi detaylı ev işlerinin de büyük kısmını üstlenmiş durumda. UZMANLAR: CİNSİYET ROLLERİ SORGULANMALI Uzmanlar, bu tabloyu toplumsal cinsiyet eşitliği açısından önemli bir gösterge olarak değerlendiriyor. Kadınların ev içi görünmeyen emeğinin görünür hale getirilmesi gerektiğini savunan sosyologlar, ev işlerinin daha adil bir biçimde paylaşılması gerektiğine dikkat çekiyor.

KAFATASINA İMPLANT SAPLANAN HASTA HUKUK MÜCADELESİ VERİYOR Haber

KAFATASINA İMPLANT SAPLANAN HASTA HUKUK MÜCADELESİ VERİYOR

Diş tedavisi için diş hekimine başvuran ve müdahale sırasında kafatasına implant saplanan hasta hem sağlığından hem işinden oldu. Bursa'da diş tedavisi için gittiği özel klinikte yaptırdığı implant işlemi, fabrika işçisi Ramazan Yılmaz'ın (40) hayatını kabusa çevirdi. İddiaya göre, doktorun hatalı müdahalesi sonucu implant vidası çene kemiğini delip kafatasına saplandı. SADECE 10 MUAYENE CEZASI VERİLDİ Kafatasına implant sağlanan ve ölümle burun buruna gelen talihsiz adam, saatler süren ameliyatla hayata tutundu. Ancak aradan geçen 2 yıla rağmen ne adalet yerini buldu, ne de sorumlular cezalandırıldı. Hatalı bulunan diş hekimine ise sadece 10 muayene ücreti ceza verildi. Nilüfer ilçesinde özel bir diş kliniğinde muayene olan Yılmaz'a, dişlerinin sallandığı gerekçesiyle implant tedavisi önerildi. Ancak iddiaya göre, doktor A.D.'nin hatalı müdahalesi sonucu implant vidası çene kemiğini delip kafatasına saplandı. Baygınlık geçiren Yılmaz, kliniğin kendi aracıyla hastaneye kaldırıldı. Tomografi çekiminde vidanın beynine kadar ilerlediği ortaya çıktı. Acil ameliyata alınan talihsiz adam, saatler süren operasyonla ölümden döndü. HEM SAĞLIĞINI HEM İŞİNİ KAYBETTİ Olayın ardından büyük bir travma yaşayan Ramazan Yılmaz, hem sağlığını hem işini kaybetti. Doktordan ödediği ücretin iadesini isteyen Yılmaz, ret cevabı alınca hukuk mücadelesi başlattı. Ancak iki yıldır dosyasında tek bir duruşma günü bile verilmedi. Adli tıp raporunun dosyaya eklenmediğini söyleyen Yılmaz, "Beynime implant saplandı ama kimse sorumluluk almıyor. Başhekime kadar gittim, hâlâ bir muhatap bulamadım" diyerek yaşadığı çaresizliği anlattı. ''ADALETİN TECELLİ ETMESİNİ BEKLİYORUM'' Bursa Diş Hekimleri Odası, olayla ilgili doktor A.D.'ye yalnızca 10 muayene ücreti tutarında para cezası verdi. Bu kararı "insan hayatını hiçe saymak" olarak nitelendiren Yılmaz, "İnsan hayatı 5 bin lira mı?" sözleriyle tepki gösterdi. ''KİMSE HESAP VERMİYOR'' Birliğe de dava açtığını belirten Yılmaz, "Adaletin tecelli etmesini bekliyorum. Raporlar bir şekilde engelleniyor. İnsan hayatına mal olacak bir hataya imza atıldı, ama kimse hesap vermiyor." dedi. "Kamu vicdanı bu kararı bekliyor" ''SAĞLIK BAKANLIĞI DA SESSİZ'' Sağlık Bakanlığı ve adli makamların sessizliğinden dert yanan Yılmaz, "İki yıldır bekliyorum. Adaletin yerini bulmasını, sorumluların cezalandırılmasını istiyorum. Bu sadece benim değil, tüm toplumun meselesi. Böyle hatalar cezasız kalmamalı" diyerek çağrıda bulundu.

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ'NDE SOSYAL TRANSKRİPT UYGULAMASI BAŞLADI Haber

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ'NDE SOSYAL TRANSKRİPT UYGULAMASI BAŞLADI

Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ), öğrencilerin öğrenim süreleri boyunca üniversite içinde, kamu ve özel kurumlar bünyesinde gerçekleştirdikleri sosyal faaliyetlerinin kayıt altına alınması amacıyla sosyal transkript uygulamasını hayata geçirdi. BUÜ’lü öğrenciler çeşitli sosyal faaliyetler sonucu edindikleri belgeleri sosyal transkript sistemine yükleyerek öğrenim gördükleri birimlerin onayına sunacak. Onaylanan faaliyetler mezuniyet belgelerinde yer alacak ve gençlerin iş başvurularında bir adım öne geçmelerini sağlayacak. BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, 2025-2026 eğitim-öğretim döneminde ilk kez uygulamaya geçirilen sistem hakkında kapsamlı bir açıklama yaptı. Rektör Yılmaz, çağın ihtiyaçlarına uygun bilgi ve beceriye sahip öğrenciler yetiştirme hedefi doğrultusunda, öğrencilerin çevreye duyarlı, topluma katkı sağlayan, sorumluluk sahibi ve sosyal becerileri gelişmiş bireyler olarak yetişmelerini teşvik etmeye devam ettiklerini aktardı. Bu amaçla sosyal transkript uygulamasını hayata geçirdiklerinin altını çizen Yılmaz; "Yeni uygulama sayesinde öğrencilerimiz, akademik başarılarının bir göstergesi olan akademik transkriptin yanı sıra, öğrencilik dönemleri boyunca aktif rol aldıkları sosyal faaliyetleri gösteren bir sosyal transkript alabilecekler. Bunun için öğrencilerimizin bu dönemde edindikleri sertifika, belge ve diğer dokümanları öğrenci bilgi sistemine girmeleri gerekiyor. Sisteme öğrenciler tarafından girilen ve belgeyle kanıtlanan etkinlikler, bölümlerin değerlendirme komisyonlarınca onaylandıktan sonra sosyal transkriptte yer alacak" dedi. Sosyal Transkript uygulamasının her bölüm ve sınıftan öğrenciye açık olduğunun altını çizen Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, öğrencilerin etkinlik başvurularını, bölüm komisyonlarının değerlendirme yapacağı döneme kadar diledikleri zamanda sisteme yükleyebileceklerini belirtti. Yılmaz, bölüm komisyonları öğrencilerin katıldıklarını beyan ettikleri sosyal etkinlikleri her dönemin sonunda final dönemlerinde değerlendireceğini ve komisyonca onaylanan etkinliklerin öğrencilerin sosyal transkriptlerine yansıtılacağını sözlerine ekledi. Hangi alanların sosyal transkripte yansıtılacağına dair de bilgi veren Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, öğrencilerin aktif olarak yer aldığı bilim, toplumsal katkı, ödül, derece, spor, sanat ve kültürel faaliyetler sonucunda elde ettikleri belgelerin sisteme girilebileceğini söyledi.

BOZBEY: 10 BİN FUTBOL SAHASI KADAR ALANIN KAYBETMENİN ÜZÜNTÜSÜNÜ YAŞIYORUZ Haber

BOZBEY: 10 BİN FUTBOL SAHASI KADAR ALANIN KAYBETMENİN ÜZÜNTÜSÜNÜ YAŞIYORUZ

Bursa’da son beş gündür etkisini gösteren orman yangınlarının kontrol altına alınması ve soğutulması çalışmaları tüm hızıyla devam ederken, Harmancık ilçesindeki ormanlık alanda yeniden yükselen dumanlar tedirginlik yarattı. Ekipler hızla olay yerine ulaşarak yangını kontrol altına almak için çalışmalara başlarken, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de gelişmeleri bizzat Harmancık ilçesinden takip etti. Soğutma çalışmalarını yerinde inceleyen ve yetkililerden bilgi alan Başkan Bozbey, Harmancık Belediye Başkanı Haşim Ali Arıkan ile yangından etkilenen Çamoğlu, Çakmak ve Dutluca köylerine ziyaretlerde bulundu. Hep geçmiş olsun dileklerini ileten Başkan Bozbey, vatandaşların ihtiyaç ve taleplerini yerinden dinledi. “HER BİR GÜZEL İNSANA YÜREKTEN TEŞEKKÜRLER” Harmancık ilçesinde bir alanın yeniden alev aldığına dikkat çeken Başkan Bozbey, ekiplerin hızlı bir şekilde yangınla mücadeleye başladığını belirtti. Bursa’nın son beş gündür, çağımızın en büyük felaketlerinden biriyle mücadele ettiğini ifade eden Başkan Bozbey, Bursa Valiliği'nin koordinasyonu altında, farklı şehirlerden, büyükşehir belediyeleri ve kurumların dayanışmasıyla yangın bölgesine destek olan herkese teşekkür etti. Söndürme ve soğutma işlerinde görev yapan AFAD, Orman Bölge Müdürlüğü, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve orman işletmeleri personelinin büyük özveri gösterdiğine değinen Başkan Bozbey, “Köylülerimiz de traktör arkasına taktıkları tankerlerle büyük bir çaba gösterdi. Onlara da yürekten teşekkür ediyorum. Gönüllülerimize, sivil toplum kuruluşlarına, her bir Bursalımıza ve yangınlara gönülden müdahale etmeye çalışan tüm canlara teşekkür ediyorum. Ancak, kayıplarımız var. Tankerin devrilmesi sonucu üç kardeşimizi kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Allah’tan rahmet diliyorum. Ailelerine sabır diliyorum” diye ekledi. “10 BİN FUTBOL SAHASI ALANINI KAYBETMENİN ÜZÜNTÜSÜ” Yangın nedeniyle kaybedilen toprak ve ağaç miktarlarına ilişkin bilgiler veren Başkan Bozbey, “Bu yangında, Gürsu’da yaklaşık 1370 hektar alanımız yok oldu. Harmancık’ta ise yaklaşık 4700 hektar alanımızı kaybettik. Bu inanılmaz bir facia. Bursa, uzun süredir böyle bir felakete şahit olmamıştı. Görev alan tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Harmancık bölgesinde ise yaklaşık 2 milyon 300 bin ağacı kaybettiğimizi söyleyebilirim. Merkezde de yaklaşık 680 bin çam ağacını kaybettik ve tahminler devam ediyor. Sonuçlandığında her şey daha net ortaya çıkacak. Ancak genel olarak bakıldığında 10 bin futbol sahası kadar geniş bir alanı kaybetmenin üzüntüsünü toplum, şehir ve ülke olarak yaşıyoruz. Ağaçların yanı sıra binlerce canlıyı da kaybettik” dedi. “KÖYLÜLERİMİZİN YANINDA OLACAĞIZ” Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin AKOM aracılığıyla ve Bursa Valiliği’nin koordinasyonunda gelişmeleri sürekli izlediğini belirten Başkan Bozbey, ekiplerin tankerlerle, itfaiye araçlarıyla, sivil araçlarla, şehir dışından gelen büyükşehir ve ilçe belediyelerine ait araçlarla yangınla mücadele ettiğini ifade etti. Yangının sabaha karşı kontrol altına alınabildiğini söyleyen Başkan Bozbey, “Soğutma çalışmaları sürüyor. Helikopterler yoğun bir mesai harcadı. Bugün de yangının söndürülmesinde aynı hassasiyeti gösteriyorlar. Kısa süre önce çıkan yangın da söndürülecektir. Rüzgârın hızını artırmaması en büyük dileğimiz. Ayrıca yaralı hayvanlara müdahale konusunda Veteriner İşleri Dairesi Başkanlığımız yoğun çaba harcıyor. Yaralı hayvanların tedavisi sürüyor. Köylerimizi de ziyaret ettik; taleplerini aldık. Köylülerimize, şu an, yarın ve her zaman destekte bulunmaya ve yanlarında olmaya devam edeceğiz” diye ekledi. “YENİDEN AĞAÇLANDIRMAK ZORUMUZDA OLDUĞUMUZ ALANLAR” Vatandaşların ormanlık alanda ateş yakmaması, piknik yapmaması, izmarit, cam ve pet şişe atmamaları gerektiğini vurgulayan Başkan Bozbey, evlerin bacalarının temizlenmesi ve elektrik tesisatlarının kontrol edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Son dönemlerde ortalama 14-15 dakikada bir yangın ihbarı aldıklarını hatırlatan Başkan Bozbey, "Doğamıza sahip çıkalım. Ona kötü davranırsak, bunu bize kötü şekilde geri ödetir. Doğayı korumak bizim vicdani sorumluluğumuzdur; gelecek kuşaklar, çocuklarımız ve insanlık adına bu gereklidir. Valiliğimizin koordinasyonunda başlatılacak ağaçlandırma seferberliğine katılım hepimizin sorumluluğundadır. Bu alanları yeniden ağaçlandırmak ve daha fazla yeşil alan yaratmak zorundayız. Bunu Bursalılarla, yurt içinden ve yurt dışından destek olmak isteyenlerle birlikte yapacağız. Bu alanları yeniden canlandırıp geleceğe nefes alabilecekleri bir ortam bırakmak istiyoruz. Bursalılarla ve dışarıdan katkı sağlayan tüm güzel insanlarla bir kez daha gurur duyuyorum. Bursa, birleşme ve dayanışma ile neleri başarabileceğini gösterdi. Umarım tekrar böyle bir afet yaşamayız. Bu tür durumlarla karşılaşmamak için dikkatli olmalıyız. Alınması gereken önlemleri hep birlikte almalı ve süreçleri yakinen takip etmeliyiz” dedi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.