#Sürdürülebilir Turizm

- Sürdürülebilir Turizm haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sürdürülebilir Turizm haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

BARBAROS KÖYÜ NEREDE, NASIL GİDİLİR, NELER YAPILIR? Haber

BARBAROS KÖYÜ NEREDE, NASIL GİDİLİR, NELER YAPILIR?

Özellikle oyun ve oyuncak festivali, el yapımı ürünler pazarı, zeytinyağı üretimi ve taş ev mimarisiyle dikkat çeken bir yerleşim yeri olarak bilinen Urla'nın Barbaros Köyü, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) tarafından "dünyanın en iyi turizm köyü" seçildi. BARBAROS, NEDEN DÜNYANIN EN İYİSİ SEÇİLDİ? UNWTO’nun her yıl düzenlediği "Best Tourism Villages" programı kapsamında gerçekleştirilen değerlendirmelerde, Barbaros Köyü; sürdürülebilir turizm uygulamaları, çevreye ve kültürel mirasa duyduğu saygı, yerel üretimi destekleyen yaklaşımı ve toplumsal dayanışma örnekleriyle öne çıktı. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü tarafından verilen bu unvan, köyün uluslararası tanınırlığını artırırken, sürdürülebilir ve yerel değerlere dayalı turizm anlayışının da örnek gösterilmesi açısından önem taşırken Barbaros köyü, Türkiye’den bu ödülü alan sayılı köylerden biri oldu. BARBAROS KÖYÜ TARİHÇESİ Günümüzden yaklaşık 5000 yıl öncesine dayanan prehistorik tarihi bulunan "Barbaros Başköy Höyüğü" nedeniyle bir bölümü "1. Derece Arkeolojik Sit Alanı" ilan edilmiştir. İzmir'e 55 km, Urla'ya ise 22km uzaklıkta olan ve Urla'dan belli aralıklarla kalkan otobüslerle ulaşılan Barbaros, eski köy yaşantısını hala muhafaza edebilen nadir yerleşim yerlerinden biridir. Türkler bu bölgeye ağırlıklı olarak Anadolu Beylikleri döneminde yerleşmiş. Kaynaklardan elde ettiğimiz bilgilere göre Çaka Bey döneminde de bölgede Türklerin olduğunu görmekteyiz. İzmir’in Urla ilçesine bağlı Barbaros köyü, Yarımada’nın üç ilçesinin ortasında yer alan Barbaros polyesinde yer almaktadır. Köy, şu an bulunduğu yerine 300-350 yıl önce köyün ilk yerleşim yeri olan Başköy mevkiinden gelmiş ve bir kış deresinin iki yanına sıralanmış, o dönemki toprak damlı evlerinden dolayı Sıradamlar adını almıştır. 1931 yılına kadar çevresindeki köylerin bağlı olduğu Barbaros nahiyesinin merkezidir ve o dönem Çeşme ilçesine bağlıdır. 1931 yılında İzmir – Çeşme yolunun yapılmasıyla nahiye merkezi bu yolun üzerinde kalan Uzunkuyu köyüne taşınmıştır. Nahiye merkezinin taşınmasıyla nahiyenin ismi olan Barbaros, köyün Sıradamlar olan ismiyle değiştirilmiştir. Köy, 1954 yılında merkeze ulaşım kolaylığı için kendi istekleriyle Urla ilçesine bağlanmıştır. Köyün girişindeki parkta Çanakkale Savaşında şehit olan Barbaroslu askerlerin isimlerinin yazılı olduğu Şehitlik Heykeli de bulunuyor. RİVAYETLER: bugün burada yaşayanlar Türkmen Yörükler. Köyün kuruluş hikayesi bir hayli ilginç. Çok eski dönemlerde ilk yerleştikleri yer olan Başköy’de veba salgını olmuş ve köylüler bir hayvan keserek etlerini değişik yerlere dağıtmışlar etin bozulduğu yere köyü kurmaya karar vermişler. Bugün köyün kurulu olduğu yer etin bozulduğu yer. Buraya çatısı topraktan, sıra sıra evler yapmışlar. Bu yüzden köyün ilk adı Sıradamlar olmuş. 1933 yılına kadar köyün adı Sıradamlar olarak kalmış. Bu tarihten önce doğanların kimliklerinde doğum yeri Sıradamlar yazıyormuş. O tarihte rivayete göre köye bir vali gelmiş ve köylülerden, 5 km’lik bir yolu imece usulü ile yapmalarını istemiş. Köylüler bunu yapacak güçlerinin olmadığını söylemişler. Rivayet bu ya, vali gerekirse eşlerinizin giysilerini satın, yapın demiş. Köylüler de bu laf üzerine valinin üzerine yürümüşler. Bunun neticesinde vali bu köyde yaşayanlar çok barbar, köyün adı Barbaros olsun demiş. İkinci rivayete gelince, Yunanlılar, Rum olmayan kişilere veya Rumların bulunmadığı yere Barbaros diyorlarmış. Köyün kurulumundan itibaren bu köyde hiç Rum yaşamamış. Bu yüzden köyün adı Barbaros Köyü olmuş. BARBAROS KÖYÜNDE ÜRETİM VE EKONOMİ Köy, tarım amaçlı kullandığı ovayı Birgi, Uzunkuyu ve Zeytinler köyleriyle paylaşmaktadır. Bölgedeki su kaynaklarının kısıtlılığından dolayı eski dönemlerden beri çevredeki doğaya uyumlu olarak susuz tarım yapılmıştır. Üzüm, yöredeki en kadim üründür. Tütün daha fazla kazanç getirdiği dönemlerde bağlar sökülmüş yerlerine tütün dikilmiş; Tekel’in özelleşmesiyle 2008 yılında tütüncülük köyde tamamen bitmiştir. Toplumsal ve ekonomik yapıların değişimiyle tarım yapan kişi sayısı giderek azalmıştır. Köyde tarımsal üretime çağrı niyetiyle organize edilmeye başlanan Oyuk Festivali ve yeni kurulan Barbaros Tarımsal Kalkınma Kooperatifinin de destekleriyle tarımsal faaliyetler artırılmaya çalışılmaktadır. Köyde günümüzde en yoğun buğday, susam ve kavun ekimi yapılmaktadır. Zeytincilik tüm Ege’de olduğu gibi bir diğer önemli tarımsal faaliyettir. Köy halkının çoğunluğunu, kuşaklardır bu bölgede yaşayan kişiler oluşturur; dönem dönem çalışmak için bölgeye gelip sonra buraya yerleşmiş insanlar da mevcuttur. Son 10 yılda ise özellikle şehirlerden gelip Barbaros’a yerleşen hane sayısı artmaktadır. Köydeki tarımsal üretimin bitmesiyle 2000’li yıllarda şehirlere göç yoğunlaşsa da, Barbaroslular köyleriyle bağlantılarını koparmamaktadır. OYUK FESTİVALİ Barbaroslular, köylerinin kaybolmaya yüz tutan tarımsal, kültürel ve geleneksel değerlerini canlandırmayı hedeeyen sıra dışı bir festival hazırlığına giriştiler ve ilki 3-4-5 Haziran 2016 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Festival, belki de ülkemizde düzenlenen ilk “temalı festival” olma özelliğine sahip.Festivalin sürdürülebilir olması, öncelikli stratejik hedef olduğundan, düzenlenen her festivalin kalkındırmaya yönelik kalıcı izler bırakmasına özen gösterileceği belirtiliyor. OYUKLAR KÖYE İNDİ Barbaros Oyuk Festivali’nin hareket noktası, güzel bir hikayeye dayanıyor. Uzun zamandır ekilmeyen tarlalarda işsiz kalan korkulukların, ne olduğunu merak ederek köy merkezine gelmeleri ile başlayan hikayede, köylülerin artık tarım yapmadığını gören oyuklar; köylüyü yeniden üretime ikna etmek için eğlenceli bir yol seçerler ve festival başlar. Barbarosluların tarlada güneşten korunmak için kullandıkları yerel kadın başlığı olan ‘Boru’, 2024 yılında festival teması olarak seçildi. Atölyeler, kitap imza günleri, oyuk yarışması, dört mevsim keçe sergisi gibi birbirinden renkli etkinliklerin olduğu festivalde, köy halkı İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan stantlarda lezzetli yiyeceklerden kooperatif gıda ürünlerine, el işçiliğine dayanan takılar ve oyuklardan sanat eserlerine kadar her zevke ve ihtiyaca hitap eden ürünlerini ziyaretçilerin beğenisine sunuyor. . BU BAŞLIĞIN KÖYDE İLK NE ZAMAN KULANILDIĞINI BİLEN YOK Köyün yerel kıyafetlerinden boru adlı başlığı kadınlar tarlada, bahçede, avluda çalışırken, bir iş yaparken giymekteler. İlk ne zaman kullanılmaya başlandığını veya tarihçesini bilen yok. BARBAROS KÖYÜNDE NEREDE KALINIR? Barbaros köyünün girişinde geniş bahçesi ve taş mimarisiyle konuklarına hoşgeldin diyen "Emek Kültür ve Sanat Evi"nde konaklama yapılabilmekte. Bahçesinde yer alan bungalovlarda keyifli bir hafta sonu tatili geçirebilirsiniz. Bunun yanı sıra önceden muhtarla irtibata geçilmesi koşuluyla köylü evlerini pansiyon olarak da ziyaretçilere açabiliyor. Alternatif olarak köy sınırları içinde bulunan göllerin etrafında kamp keyfi de yapabilirsiniz. EMEK, KÜLTÜR VE SANAT EVİ Eski okul binasının onarım ve tadilatı tamamlanarak burada faaliyete geçen, ayrıca sanat ve kültür amaçlı bir merkez olarak Urla'nın köylerinde bir ilk olan "Barbaros Emek Kültür ve Sanat Evi" hizmet vermeye başladı. Bu merkezdeki asıl etkinlik özel bir teknikle resim çalışmaları.Türkiye'nin ve dünyanın değişik bölgelerinden toplanmış taşlar kırılarak özel yöntemlerle işlendikten sonra elde edilen malzeme ile resim yapılmakta. BARBAROS KÖYÜ'NE NASIL GİDİLİR? Barbaros Köyü E881 İzmir-Çeşme Otoyolu üzerinden O-32′ye girdiğinizde 5km içerde. İzmir şehir merkezinden yaklaşık 1 saat 30 dakika süren bir yolculukla ulaşabileceğiniz Barbaros Köyü'ne Urla’dan kalkan dolmuşlarla da rahatlıkla ulaşılabilir. Barbaros Köyü, doğa ile iç içe bir tatil yapmak isteyenler, yöresel kültürü keşfetmek isteyenler ve sakin bir atmosfer arayanlar için ideal bir yerleşimdir. Ege’nin saklı aklmış cennetlerinden biri olan Barbaros'ta geçireceğiniz zamanı unutulmaz kılacak pek çok gezi noktası ve deneyim sizi bekliyor. Ayrıca, aşağıdaki toplu taşıma hatları Barbaros Köyü/Urla - yakınından geçiyor: Otobüs: 882, 883, 982, 737, 760. Konum için tıklayın. NEREDE, NE YENİR? Eski bir Türk köyü olan Barbaros'un merkezinde diğer köylere nazaran yemek yenilebilecek bir çok mekan bulunuyor. Yöreye özgü yemeklerin tadına baktıktan sonra meydandaki kıraathanelerde kahve keyfi yapabilirsiniz. Barbaros Mahallesi'ndeki köy kahvesi kültürünü bir kadın yaşatıyor. Kahvehane işleten Bahar Doğru, görenleri şaşırtıyor. Doğa ile baş başa yemek keyfi yaşamak isteyenler ise gölün kenarında bulunan restoranı tercih edebilir. Barbaros’un mutfağı, yöresel lezzetlerle dolup taşıyor. Özellikle köy loru, taze maydanoz ve soğanla hazırlanan katmer, köyde mutlaka tatmanız gereken bir lezzet. Ayrıca, köy fırınında pişirilen odun ateşinde çalkama da kış aylarında vazgeçilmezler arasında. Lezzet İçerik Mevsim Katmer Köy loru, maydanoz, soğan Her Mevsim Çalkama Yerel otlar, odun ateşi Kış Karabaşotu Reçeli Fransız lavantası Nisan GEZİLECEK YERLER Urla- Çeşme ana yolundan Barbaros köyüne saptıktan sonra köyün sevimli oyuklarıyla karşılaşacaksınız. Yolun her iki tarafına belli aralıklarla yerleştirilmiş oyuklar yani korkuluklar gelen konuklarına adeta hos geldiniz deyip, köye buyur ediyor. Şirin köy evleriyle süslü köy meydanından yukarı çıktığınızda Eski Cami'ye varmış olacaksınız. Barbaros'ta 1970'li yıllara kadar işletilen, 4 su havuzuna sahip bir su değirmeni bulunuyor. Köyün altından geçen dere suyu ile çalışan değirmenin kalıntıları bugün hala mevcut. Geçmişte köylülere ait iki adet yel değirmeni varmış. Değirmenlerin dış duvarları bugün kısmen ayakta kalmayı başarmış. Ayrıca köyde bulunan Zübeyir Zühtü Erzen Kütüphanesi, aynı zamanda toplanti ve sergi yeri olarak çok amaçlı bir kullanıma sahip. Barbaros köyünün gurur veren bir diğer özelliği ise okur yazarlık oranın yüzde yüz oluşudur. Köyde ekmek fırını bulunmuyor. Urla Belediyesinin tahsis ettiği alana oyuk festivali ile birlikte köylülerin kullanması için iki adet ekmek fırını yapıldı. Yapılan fırınlar sayesinde köylü kadınlar kendi ekmeklerini o fırında yaparlar. Köyü ziyaret ederek mis kokulu köy ekmeklerini tadabilir, dilerseniz satın alabilirsiniz. ''KALBİM EGE’DE KALDI'' Diğer Ege köylerinde olduğu gibi burası da dizi furyasından nasibini alan yerlerden biri olmuş. lk bölümü 24 Haziran 2015 tarihinde yayımlanan, aile ve romantik komedi türündeki Türk televizyon dizisi Kalbim Ege’de Kaldı'nın bazı bölümleri burada çekilmiş. KORUNCUKKÖY URLA Türkiye'nin ikinci çocuk köyüne sahip olan Barbaros Köyü, bu özelliğiyle sosyal sorumluluk hizmetlerine ev sahipliği yapıyor. Koruncuk Vakfı (Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı), Bolluca'da yer alan çocuk köyünden sonra Urla Belediyesi'nin de ortak işbirliği protokolü ile ikincisini Barbaros Köyünde açtı. Dezavantajlı durumdaki çocuklar ve gençlere yönelik oluşturulan Koruncukköy Urla tesislerinde çocuklar meslek edinene kadar her türlü eğitim ve sosyal desteği alabilecekler. Köy hakkında daha fazla bilgiye şaşılacak derecede güncel web sitesinden ulaşabilirsiniz. KAYNAKLAR: https://studiosustain-urla.bilgi.edu.tr/wp-content/uploads/2018/09/CerenSezgin_%C4%B0remTosun_Naz%C3%87akar_lowres.pdf https://barbarossukulturu.com/barbaros-koyu/ https://www.urla.bel.tr/Upload/files/barbaros.pdf https://moovitapp.com/index/tr/toplu_ta%C5%9F%C4%B1ma-Barbaros_K%C3%B6y%C3%BC_Urla-IzmirAyd%C4%B1n-site_58204343-1564 https://www.facebook.com/iktm35/posts/pfbid0Mx4paQXeJi3eBYfHPTZt8cqyrdLZQn4aM5sXhNj94bHthhUfGi4pHfu5YrHC2H9yl?locale=tr_TR https://azgezmis.com/barbaros-koyu-oyuk-festivali/ https://anysqft.tr/koy-yasami/barbaros-koyu-gezilecek-yerler/

ULUDAĞ'DAKİ OTELLERDE EKSİKLİK TELAŞI Haber

ULUDAĞ'DAKİ OTELLERDE EKSİKLİK TELAŞI

Kış turizminin önde gelen tatil merkezlerinden Uludağ yaklaşan kış sezonu öncesi eksiklerini tamamlamaya çalışan otellerin şantiye alanına döndü. Cumhurbaşkanlığı yönetmeliğine istinaden 31 Aralık 2025 tarihine kadar eksiklerini tamamlamayan otellerin çalışma ruhsatları iptal olacak. Büyükşehir Belediyesi tarafından faaliyet izni durdurulan 16 tesisten 10 tanesi mahkemeye başvurup bu kararı iptal ettirmişti. Şimdi gözler eksiklerin tamamlanmasının ardından otellerin yeniden faaliyete geçmesinde. Bolu Kartalkaya'da faaliyet gösteren Grand Kartal Otel'de 21 Ocak'ta çıkan yangında 36'sı çocuk 78 kişi hayatını kaybetti. Bu olaydan 3 ay sonra 27 Mart 2025'te Uludağ'daki Kervansaray Otelde meydana gelen yangında ise Kayak hocası Yahya Usta ile kayak şampiyonu oğlu Berkin Usta ve eşi Fikriye Usta hayatlarını kaybetti. Yaşanan acı olaylar sonrası belediyeler ve devletin diğer ilgili kurumları, ülke genelinde otel ve yurt gibi yapılarda denetimlerini artırdı. Oluşan hassasiyet sonrası sıkı denetimler gerçekleştiren ilgili kurumlar birçok işletmeyi denetleyerek 16 tesisin çalışma ruhsatlarını iptal etti. Kartalkaya'daki facianın ardından Uludağ'da faaliyet gösteren otelleri denetleyip tek tek eksiklerini tespit eden Bursa Büyükşehir Belediyesi Ağaoğlu, Bof, Karinna, Kaya ve Grad Yazıcı'nın da aralarında bulunduğu Uludağ'daki otellerin neredeyse tamamının çalışma ruhsatını iptal etti. Ardından ruhsatlarını iptal ettiği otellere tebligat gönderen Büyükşehir Belediyesi tanıdığı 15 gün süre zarfında otellerin tüm eksiklerini tamamlamasını istedi. Ancak 10 otel ek süre tanımayan Büyükşehir Belediyesi'ne dava açıp yürütmeyi durdurma kararı aldı. Verilen süre içerisinde eksikliklerini tamamlamayan işletmelerle ilgili denetim ve incelemeler devam ederken 1 Temmuz 2025'te Cumhurbaşkanlığı tarafından çıkarılan ve Resmi Gazete'de de yayınlanarak yürürlüğü giren yönetmelik nedeniyle halihazırda devam eden işlemler durdu. Yangın yönetmeliğine uymadığı tespit edilen bazı işletmelerin mühürlenmesi gerekirken binaların yangından korunması hakkında yönetmelikte değişiklik yapılmasına dair yönetmeliğin yürürlüğe girmesiyle birlikte otel ve yurt gibi işletmelere 12. ayın 31'ine kadar eksikliklerini tamamlaması için süre tanınmış oldu. Bu kararla birlikte halihazırda yapılan denetimler ve uygulanması düşünülen cezai kararlar da askıya alındı. Cumhurbaşkanlığı yönetmeliğine göre otellere eksiklerini tamamlamaları için verilen sürenin tamamlanmasına 83 gün kala Bursa Uludağ'da hareketlilik arttı. Birinci ve İkinci Oteller Bölgesi eksiklerini tamamlamaya çalışan otellerin adeta şantiye alanına döndü. Uludağ'daki Oteller Bölgesinin şantiye alanına dönmesinin sevindirici bir gelişme olduğunu belirten Yangın Güvenliği ve Yapı Denetimi Uzmanları şunları söyledi: "Bu süreçte sadece fiziki eksikliklerin değil, personel eğitimi, acil durum senaryoları ve yangın tatbikatlarının da tamamlanması gerekiyor. Yangın yönetmeliğine uygunluk, sadece ruhsat almak için değil, can güvenliği için bir zorunluluktur. Bu sürecin sonunda eksiklerini tamamlayan işletmelerin hem güvenli hem de sürdürülebilir turizm hizmeti sunmaları mümkün olacaktır. Son yıllarda yaşanan otel yangınları, özellikle Kartalkaya ve Uludağ'daki trajik olaylar, yangın güvenliği konusunda ülke çapında ciddi bir farkındalığa sebep oldu. Bu tür yapıların yangına karşı dayanıklılığı, tahliye planları ve algılama sistemleri hayati öneme sahip. Cumhurbaşkanlığı yönetmeliğiyle tanınan 31 Aralık 2025 süresi, sadece bir idari zorunluluk değil; aynı zamanda insan hayatını korumaya yönelik kritik bir eşiktir"

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.