#Tahliye

- Tahliye haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tahliye haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

KARTALKAYA SANIK DAVASINDA SKANDAL: "MÜVEKKİLİM GERİ ZEKALI" Haber

KARTALKAYA SANIK DAVASINDA SKANDAL: "MÜVEKKİLİM GERİ ZEKALI"

Muhasebe müdürü tutuklu sanık Kadir Özdemir'in avukatı Serbülent Baykan, mahkeme salonunda "Benim müvekkilim geri zekalı, hatır için avukatlığını yapıyorum" ifadelerini kullandı. 2024 yılının son günlerinde meydana gelen ve Türkiye’yi yasa boğan Kartalkaya’daki otel yangını, 78 kişinin yanarak can vermesiyle sonuçlanmıştı. Yangına ilişkin başlatılan soruşturma sonrası açılan davanın üçüncü duruşması üçüncü gününde devam ederken, skandal savunmalar ve çarpıcı ifadeler gündeme damgasını vurdu. AVUKAT MAHKEMEDE İSYAN ETTİ Sanıklardan Kadir Özdemir’in avukatı Serbülent Baykan, müvekkilinin kendisini beraat ettirmek istemediğini, hatta tahliye talep etmeyeceğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Benim müvekkilim geri zekalı. Bunu kendisine de söyledim. Hatır için avukatlığını yapıyorum. Bu oteli kim denetledi? Kültür ve Turizm Bakanlığı. Davlumbazın ısısı bile standartlarda belli. Sen bunlara bakmadan yedin, içtin.” Baykan, müvekkilinin Emir Aras’ın talimatıyla itfaiye raporunun iptali için başvurduğunu ve bu nedenle cezalandırılması gerektiğini söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu geri zekalı gidip biraz yatsın, aklı başına gelsin. Onun bunun vekaletini almasın.” SANIKLARA YÜZLERCE YIL HAPİS TALEBİ Savcılık mütalaasında, yangın faciasına ilişkin sanıklara olası kastla öldürme, yaralama ve mala zarar verme suçlarından toplam 1950 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Otel sahibi Halit Ergül, genel müdür Emir Aras, Gazelle Otel Genel Müdürü Ahmet Demir ve muhasebe müdürü Kadir Özdemir başta olmak üzere çok sayıda sanık yargılanıyor. KAMU GÖREVLİLERİ DE YARGILANIYOR Yangında ihmal olduğu gerekçesiyle Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü yetkilileri, il özel idare yöneticileri ve bazı kamu görevlileri de sanıklar arasında yer alıyor. Bolu İl Özel İdare Genel Sekreteri Sırrı Köstereli savunmasında, kendisine tanımlanmamış bir görevin müfettişler tarafından dayatıldığını öne sürdü. Duruşmada birçok sanık, daha önce verdiği beyanlara katıldığını söylerken, bazıları ise tahliye taleplerini geri çekti. Yangın faciası davasının bir sonraki duruşmasında kararın çıkması bekleniyor.

MİNGUZZİ DAVASINDA İKİ SANIĞIN TAHLİYE GEREKÇESİ BELLİ OLDU Haber

MİNGUZZİ DAVASINDA İKİ SANIĞIN TAHLİYE GEREKÇESİ BELLİ OLDU

Mahkeme tahliye kararına ilişkin gerekçesini açıkladı. Olay, 24 Ocak 2025’te Kadıköy’deki bit pazarında meydana geldi. İtalyan asıllı şef Andrea Minguzzi’nin oğlu Mattia Ahmet Minguzzi, iki çocuk tarafından uğradığı bıçaklı saldırı sonucu yaşamını yitirdi. Soruşturma kapsamında açılan davada dört sanık yargılandı. İstanbul Anadolu 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında iki sanık hakkında ağır cezalar verilirken, diğer iki sanık hakkında ise beraat ve tahliye kararı verildi. İKİ SANIĞA EN ÜST SINIRDAN CEZA Mahkeme heyeti, olayın failleri oldukları tespit edilen B.B. ve U.B. isimli iki sanığı “çocuğu kasten öldürme” suçundan 24’er yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanıkların pişmanlık göstermemesi nedeniyle indirim uygulanmadı. İKİ SANIĞA TAHLİYE VE BERAAT Olay anında bölgede bulundukları belirlenen ancak suça katıldıkları yönünde doğrudan bir delil bulunmayan M.A.D. ve A.Ö. isimli iki sanık hakkında ise beraat ve tahliye kararı verildi. MAHKEMEDEN GEREKÇE: “YARDIM ETME KAPSAMINA DAHİL DEĞİL” Sabah Gazetesi'nin aktardığına göre, mahkeme gerekçesinde şu ifadelere yer verdi: “Sanıkların olay yerine yakın oldukları tespit edilmiştir. Ancak öldürme fiiline doğrudan ya da dolaylı olarak katıldıklarını gösteren herhangi bir somut delil bulunmamaktadır. Bu nedenle, sanıkların eylemleri **‘yardım etme’ kapsamında dahi değerlendirilemez.”” AİLELERİN TEPKİSİ SÜRÜYOR Karar sonrasında, hayatını kaybeden Mattia Ahmet Minguzzi’nin ailesi ve kamuoyunda birçok kesim, beraat kararına tepki gösterdi. Ailenin avukatları, kararı İstinaf Mahkemesi’ne taşıyacaklarını duyurdu.

CHP İZMİR İL BAŞKANI ŞENOL ASLANOĞLU TAHLİYE EDİLDİ Haber

CHP İZMİR İL BAŞKANI ŞENOL ASLANOĞLU TAHLİYE EDİLDİ

İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZBETON A.Ş'de, taşeron şirketler eliyle yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla açılan davanın 2.duruşması bugün görüldü. Duruşmada Tunç Soyer, Barış Karcı, Heval Savaş Kaya'nın tutukluluklarının devamına; Şenol Aslanoğlu, Hüseyin Şimşek ve Cihangir Lübiç'in tahliyesine karar verildi. Duruşmada sanık savunmaları, mağdur ifadelerinin dinlenmesinin ardından mahlkeme başkanı tarafından savcı mütalaası açıklandı. Ara kararda, tutuklu yargılanan CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, Hüseyin Şimşek ve Cihangir Lübiç'in tahliyelerine karar verildi. SOYER'İN TUTUKLULUĞU DEVAM EDECEK Davanın ara kararında İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Tunç Soyer, İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Genel Sekreteri Barış Karcı ve İZBETON eski Genel Müdürü Heval Savaş Kaya'nın tutukluluğunun devamına karar verildi. DAVANIN ÜÇÜNCÜ DURUŞMA 9 ARALIK'TA Davanın bir sonraki duruşmasının 9 Aralık günü Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi Mahkeme Salonu'nda görülmesine karar verildi. SOYER ''KOOPERATİF MODELİ SUÇ UNSURU DEĞİL'' Tunç Soyer, savunmasında mütalaadaki haksız menfaat ve dolandırıcılık iddialarını reddetti. Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, kentsel dönüşümde uygulanan kooperatif modelinin suç unsuru olarak gösterilmesinin kabul edilemez olduğunu belirterek şunları söyledi: "Bu işin trajik bir yanı da var. Ben cezaevine getirildim, ceza çekiyorum yani. Neden 105 gündür bu cezalandırma devam ediyor? Ne kendimize ne başkasına haksız bir menfaat elde etmedik. Biz neden ceza çekiyoruz? 105 gündür devam eden cezamızı bitirin. 66 yaşındayım. Adımın böyle kirlenmesine asla izin vermeyeceğim. Dosyanızda somut bir suç yok. Terazinizi dengede tutabilmek için cezamızı kaldırmaktan başka bir yol yok." "ÖRGÜT REİSİ OLARAK YATIYORUM" CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu da savunmasında, dolandırıcılık iddiasını reddetti. İnşaat maliyetlerindeki artışların piyasadaki genel artıştan kaynaklandığını ve bunun kooperatif yönetiminin suçu olmadığını ifade etti. "EV HAPSİ VERİN" Aslanoğlu, savunmasında ev hapsi istediğini şu sözlerle ifade etti: "Bana ev hapsi verin. Ben yüksek güvenlikli cezaevinde yatıyorum. Türkiye'nin en büyük çete reislerinin biri sağımda biri solumdaki odada. Ortadaki odada bizim örgütün reisi olarak ben yatıyorum... Ben tahliye talep etmeyeceğim. Bana ev hapsi cezası verin yeter. Ne delilleri karartırım ne başka bir şey."

TAHLİYELER TAMAMLANDI, DÖNÜŞÜM BAŞLIYOR Haber

TAHLİYELER TAMAMLANDI, DÖNÜŞÜM BAŞLIYOR

"Afetlere Karşı Dirençli Şehirler" hedefiyle yola çıkan İnegöl Belediyesi, şehrin ilk kentsel dönüşüm uygulaması olan Turgutalp Kentsel Dönüşüm Projesi’nde adım adım ilerliyor. Barbaros Caddesi, Mimar Sinan Caddesi, Mahmut Esat Bey Caddesi ve Kemalettin Sami Paşa Caddesi’nin kesişim noktasında yer alan 15.3 hektarlık alanda hak sahiplerinin de yüzde 95’inin onayı ile hayata geçirilen projede, birinci etapta zemin iyileştirmelerde artık sona yaklaşıldı. Projede zemin etüdü çalışmaları Hacettepe Üniversitesi’nden akademisyenler eşliğinde gerçekleştirilirken, zemin iyileştirmenin tamamlandığı alanlarda yapılan testler sonucunda temel inşası da başladı. İnegöl Belediyesi garantörlüğünde sürdürülen projede ilk etapta kat edilen mesafenin ardından 2 ve 3’üncü etap için de harekete geçildi. Bu 2 etapta mevcutta toplamda 31 blok ve 192 daire yer alırken, proje tamamlandığında 8 bloklu bir yaşam alanı inşa edilmiş olacak. 2 ve 3’üncü etap alanlarında 192 dairede tahliyeler tamamlanırken, bina söküm çalışmaları ise devam ediyor. Ekim ayında ise bu etapların yıkım çalışmasının başlaması planlanıyor. 153 bin metrekarelik alanda toplamda 7 etapta yapılacak dönüşümde birinci etabın temel inşası tamamlandıktan sonra hızlı şekilde binalar yükselecek. Bu arada 2 ve 3’üncü etaplarda da söküm, yıkım çalışmaları ve zemin iyileştirmeler belli bir süre alacağından, ilk etap tamamlanırken ikinci ve üçüncü etapta inşaat çalışmaları başlamış olacak. Bu şekilde bölgede inşaat faaliyeti ardı ardına bir etap tamamlanırken diğerinde başlamış olacak. Bu planlamaya göre ikinci ve üçüncü etapta zemin iyileştirmesi bitip temel aşamasına gelene kadar, ilk etabın kaba inşaatının tamamlanması hedefleniyor. Kentsel Dönüşüm Projesine ilişkin değerlendirmede bulunan Belediye Başkanı Alper Taban, dönüşüm sürecinin planlı şekilde ilerlediğini vurgulayarak; "Bir dişlinin çarkları gibi düşünebilirsiniz. Biri devam edip sona yaklaşırken, diğeri başlamış, bir diğeri de başlama aşamasında olacak. Böylece 7 etaplık bir zincirle proje tamamlanmış olacak" dedi. Başkan Alper Taban, şehrin ilk yerinde kentsel dönüşüm projesi olan Turgutalp Mahallesi’nde 7 etapta yapılacak dönüşümün toplamda 153 bin metrekarelik bir alanda olacağını da hatırlatarak; "Burada mevcutta 130 blok var. Bağımsız yapı olarak da 842 konut ve 5 iş yeri bulunuyor. Bugün artık kullanım ömrünü tamamlamış yapılar bunlar. Bunların yerine daha güvenli ve modern yapıları burada inşa ediyoruz. 130 blok yıkılıp yerine 44 yeni blok yapılacak. Zemin artı 5 kat olarak yapılacak. Bu proje özellikle zemin sağlamlaştırma alanında üniversitenin akademik destek sağladığı bir proje. Bölgede cadde ve sokak genişlikleri de bu projeyle daha kullanışlı hale gelecek. Bölgede 2 binin üzerinde açık ve kapalı otopark üretilecek. Yine burada yeşil dostu bir proje olarak çatılarda GES (Güneş Enerji Sistemi) olacak. Ortak aydınlatmalar bu şekilde karşılanacak. Çevre Şehircilik Bakanlığımızın Akıllı Şehir Daire Başkanlığı kapsamına da bu projeyi dahil ettik. Akıllı Şehir uygulamaları da burada hayata geçirilecek. Olması durumunda Türkiye’deki ilk örnek olacak. Bu işin kaybedeni yok. Kazananı vatandaşlarımız. Belediye garantörlüğünde bir iş yapılıyor. İnegöl’ün en önemli cazibe merkezi burada oluşacak" diye konuştu. İHA

İZMİR TORBALI TÜP PATLAMASI DAVASINDA TAHLİYE Haber

İZMİR TORBALI TÜP PATLAMASI DAVASINDA TAHLİYE

Ayrancılar Mahallesi Barış Manço Caddesi’nde 30 Haziran’da şırdan satışı yapılan iş yerinde tüp patlaması nedeniyle Ruken Çağur (31), Evin Aslan (36), kardeşi Birgül Sarsılmaz (44), Havin Ergin (17) ve Dilek Bağ (24) hayatını kaybetti, 63 kişi de yaralanmıştı. Patlamanın yaşandığı bina ile çevredeki 10 binada hasar oluşurken diğer iş yerlerinde de hasarlar meydana gelmişti. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı ekipler tarafından olay yerindeki hasar gören bina ve iş yerlerinde hasar tespit çalışmaları yapıldı. Görevlendirilen 2 müfettiş soruşturma yürüttü. Patlamayla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, tüp değiştirdiği öne sürülen M.K. ile Menderes ilçesinde yakalanan işletme sahibi G.K., jandarma tarafından gözaltına alındı. 2 şüpheli, jandarmadaki işlemlerini ardından çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Patlamanın meydana geldiği iş yerinin 6 aydır ruhsatsız olduğu ortaya çıktı. Şüpheliler hakkında Torbalı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından "taksirle birden fazla insanın ölümüne ya da yaralanmasına neden olma" suçundan 15’er yıla kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame, Torbalı Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti. Torbalı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık işletmeci G.K., SEGBİS aracılığıyla katıldı. Tüpü değiştirdiği iddia edilen tutuklu sanık M.K. ile hayatını kaybedenlerin yakınları ve taraf avukatları da salonda hazır bulundu. Tutuksuz yargılanan tüp firmasının Ege bölge sorumlusu O.İ. ise duruşmaya katılmadı. Duruşmada, tüp firmasının eski işletmecisi G.B. tanık olarak ifade verdi. G.B., iş yerini M.K.’ye tüp firmasının bilgisi dahilinde devrettiğini, firmanın herhangi bir eğitim zorunluluğu şartı belirtmediğini söyledi. Sanayi tipi tüplerin sadece sanayi faaliyetleri yürüten işletmelerde kullanılabileceğini belirten G.B., "M.K.’nin daha önce tüpçülük yapmadığını biliyordum" dedi. SANIKLAR KENDİLERİNİ SAVUNDU Cumhuriyet savcısı mütalaasında, bilirkişi raporlarında soru işaretleri bulunduğunu belirterek ek rapor alınması gerektiğini söyledi ve sanıkların tutukluluk hallerinin devamını talep etti. Söz alan işletmeci G.K., patlamanın tüpten kaynaklanan gaz kaçağından yaşandığını savundu. "Ben de orada ölebilirdim. Belediye gelip tüpü gördü ama herhangi bir müdahalede bulunmadı. En suçsuz kişi benim" diyerek tahliyesini istedi. Sanık M.K. de suçlamaları reddederek, "Tüpü kusursuz şekilde teslim ettim. Tek suçum tüp değiştirme belgemin olmayışıdır" ifadelerini kullandı. İŞLETMECİ TAHLİYE EDİLDİ Aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, yeniden bilirkişi raporu alınmasına gerek görmedi. Heyet, işletmeci G.K.’nin tahliyesine, yurt dışına çıkış yasağı ve konutu terk etmeme şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanmasına karar verdi. Diğer sanık M.K.’nin ise tutukluluk halinin devamına hükmedildi. Eksikliklerin tamamlanması için dava ileri bir tarihe ertelendi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.