#Tasarım

- Tasarım haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tasarım haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

BURSA KUMAŞLARI MODANIN KALBİ PARİS'TE Haber

BURSA KUMAŞLARI MODANIN KALBİ PARİS'TE

Tekstil sektöründe dünyada önemli merkezlerden biri olan Bursa’nın tasarım, kalite ve ürün çeşitliliğindeki gücünü dünyaya tanıtmak amacıyla Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) öncülüğünde düzenlenen Turkish Fashion Fabrics Show (TFF Show), Türk tekstil sektörünün uluslararası vizyonunu güçlendirmeye devam ediyor. Bu yıl TFF Show kapsamında önemli bir iş birliğine imza atıldı. Uluslararası Moda Akademisi (IFA Paris) ve İstanbul Kampüsü ile BTSO’nun ortak çalışmasıyla, Premiere Vision Paris Fuarı’na katılan Bursa firmalarının kumaşları, moda tasarımı öğrencilerinin final koleksiyonlarında kullanıldı. Genç tasarımcıların Bursa’dan gelen kumaşlarla hazırladığı özel projeler, Paris’te Premiere Vision Fuarı ile eş zamanlı olarak sergilendi. Söz konusu işbirliği ile Türk tekstilinin küresel moda sahnesindeki etkisi güçlenirken, genç tasarımcıların uluslararası deneyim kazanmasına da fırsat sunulmuş oldu. Bursa Kumaşları İle Özel Koleksiyon BTSO Meclis Başkanı Ali Uğur, Tekstil Konseyi Başkanı Bayram Uçkun ve sektör temsilcilerinden oluşan heyet, Paris temasları çerçevesinde IFA Paris Moda Okulu’nu da ziyaret ederek öğrencilerle bir araya geldi ve Türk kumaşlarıyla hazırlanan koleksiyonları yerinde inceledi. "Üretim Kapasitesi Tasarım Vizyonuyla Buluşuyor" BTSO Meclis Başkanı Ali Uğur, TFF Show’un küresel hedeflerine dikkat çekti. Uğur, "Türk tekstil sektörü, güçlü üretim kapasitesini uluslararası tasarım vizyonuyla birleştiren ender sektörlerden biri. Odamızın öncülüğünde hayata geçen TFF Show, trendleri yönlendiren bir platform olma iddiasıyla faaliyetlerini sürdürüyor. Fuarımız, kapsamlı iş bağlantılarına zemin hazırlayan bir köprü olmanın yanı sıra moda okullarıyla yapılan iş birlikleri sayesinde sektörümüzün tasarıma yön veren yüzünü de uluslararası vitrine taşıyor." diye konuştu. "Global Markaların Koleksiyonlarında Türk Kumaşları Var" Birçok global moda markasının koleksiyonlarında Türk kumaşlarının yer aldığını vurgulayan Ali Uğur, Paris’te gerçekleştirdikleri ziyarete de değinerek şöyle devam etti: "IFA Paris Moda Okulu’nda öğrencilerin hazırladığı koleksiyonları yerinde inceleme fırsatı bulduk. Bursa’da üretilen kumaşlarla ortaya konan ürünleri oldukça başarılı buldum. Önümüzdeki süreçte bu iş birliklerini daha da geliştirmeyi ve sektörümüze yeni ufuklar kazandırmayı hedefliyoruz." "İşbirliklerimiz Artarak Sürecek" IFA Paris Moda Okulu İstanbul Kampüsü’nde Akademik Yönetici olan Dilara Sarızeybek, projeye ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Biz moda okulu olarak öğrencilerimize tasarımın üretimle buluştuğu noktayı da göstermek istiyoruz. Bu yüzden Bursa bizim için çok özel. Çünkü tekstilin doğduğu ve dünyaya açıldığı merkezlerden biri. Öğrencilerimiz Bursa’dan gelen kumaşlarla çalışarak hem sektörün gerçek malzemelerini tanıyor hem de geleneksel dokuma kültürünü çağdaş tasarımlara dönüştürme imkanı buluyor. Bu proje, eğitimle sanayiyi buluşturduğu için çok kıymetli. Firmalara destekleri için teşekkür ediyorum. Bu iş birliğinin daha da büyüyerek devam etmesini diliyoruz." diye konuştu. "Zorluklara Rağmen Üretim Devam Ediyor" Reisoğlu İplik Yönetim Kurulu Üyesi Sait Yılmaz tekstil sektörünün son dönemde ciddi zorluklarla karşı karşıya olduğunu belirtti. Artan maliyetler ve sabit döviz kurunun üreticilerin üzerinde baskı oluşturduğunu ifade eden Yılmaz, "Bu durum, yalnızca tekstili değil, tüm sanayi sektörlerini etkileyen bir sorun. Diğer yandan, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de üretim yapısı dönüşüyor. Endüstri 4.0 ve otomasyon sistemleri artık kaçınılmaz hale geldi. Geçmişte çok sayıda işçi çalıştırmak bir prestij unsuru iken, bugün verimliliği yüksek, daha az iş gücüyle üretim yapabilmek bir başarı ölçütü haline geldi." dedi. "Bu Sürecin İçinde Olmaktan Gurur Duyuyoruz" Bu süreçte moda okullarıyla kurulan iş birliklerinin çok değerli olduğunu dile getiren Yılmaz, şöyle devam etti: "Tasarım öğrencileri, üretici firmaların en yeni kumaşlarıyla çalışarak koleksiyonlar hazırlıyor. Bu koleksiyonların fuarlarda sergilenmesi hem genç tasarımcıların gelişimini destekliyor hem de üretici firmalara yeni bir vizyon kazandırıyor. İki yönlü fayda sağlayan bu işbirliğinin gelecekte çok daha başarılı sonuçlar doğuracağına inanıyoruz. Türkiye tekstil sektörü, sahip olduğu bilgi birikimi ve üretim gücüyle küresel rekabette önemli bir yere sahip. Biz de Reisoğlu İplik olarak, hem geleneklerimizi koruyarak hem de yenilikçi teknolojilere yatırım yaparak bu sürecin içinde olmaktan gurur duyuyoruz." "Modaya Yön Vermek İçin Önemli" Projeye destek veren firmalardan Barutçu Tekstil’in Pazarlama Müdürü Emre Bora, Bursa’nın dünyanın üç büyük tekstil merkezinden biri olduğunu ifade ederek, "Artık kumaşı üretmenin ötesine geçtik. Modaya yön vermek ve markalaşmak için bu tür projelere destek veriyoruz. Genç tasarımcıların çalışmaları fuarlarda sergilendikçe çok daha hızlı ilerleyeceğiz." dedi. "Güçlü Markalar Oluşturmalıyız" Işıksoy Tekstil Tasarım Müdürü Selin Çelenk de sürdürülebilir modaya katkının sektörün asli görevi olduğunu belirtti. Türkiye’nin tekstilde güçlü bir ülke olduğunu ancak tanıtımda kat edilmesi gereken mesafe bulunduğunu belirten Çelenk, "Geleneksel el sanatlarımızı, motiflerimizi ve dokumalarımızı öne çıkarmalıyız. Bu sayede İtalya gibi ülkelerle rekabet edebiliriz. Türk ve yabancı öğrencilerle birlikte çalışarak global ölçekte güçlü bir marka kimliği oluşturabiliriz. Bu nedenle bu projeyi çok önemli ve anlamlı buluyoruz." ifadelerini kullandı. "Yerelden Küresele Güçlü Bir Yolculuk" Koleksiyon Yöneticisi Yalçın Kesen, Turkish Fashion Fabrics iş birliğiyle elde edilen başarının uluslararası alandaki yansımalarını değerlendirdi. Kesen, "TFF Show ile çıktığımız yolculukta bugün Premiere Vision’un trend alanında yer almak bizim için büyük gurur. Sergilediğimiz işler artık yerelden küresele ulaşmaya başladı. Trend alanındaki çalışmaların büyük kısmı Türk firmalarına, özellikle de Bursa firmalarına ait. Bunun bir parçası olmaktan mutluluk duyuyoruz." dedi. Gelecekte tasarımcıların ve sektör temsilcilerinin bir araya geldiği, ortak akılla gücü yükseltecek oluşumların ortaya çıkmasını çok önemsediklerini dile getiren Yalçın Kesen, "TFF’nin moda okullarıyla ve sivil toplum kuruluşlarıyla yaptığı iş birlikleri de bizlere yeni kapılar açıyor. IFA Paris öğrencilerinin hazırladığı koleksiyonlarda kullanılan kumaşlar, hem onların gelişimine katkı sağlıyor hem de bize ilham veriyor." diye konuştu. Tasarım Vizyonunu Küresel Arenaya Taşıyan İşbirliği 1982’de kurulan ve Paris ile İstanbul’daki kampüsleriyle moda ve tasarım alanında dünyanın önde gelen eğitim kurumları arasında yer alan IFA Paris, çok kültürlü yapısıyla tasarım vizyonunu iş dünyasıyla buluşturuyor. Türk firmalarının kumaşlarının öğrencilerin koleksiyonlarında yer alması, sektörün üretim gücü ile uluslararası tasarım anlayışının buluşmasına önemli bir örnek oluşturdu. BTSO’nun iştiraki KFA Fuarcılık’ın profesyonel organizasyonu ile düzenlenen Turkish Fashion Fabrics Show ise kumaş, iplik ve tekstil aksesuarları alanında faaliyet gösteren yerli üreticilere yeni pazarlar bulmayı ve iş fırsatları oluşturmayı amaçlıyor. TFF, ayrıca moda ve tasarıma yön veren çalışmalarıyla da sektörün hedeflerine katkı sağlıyor. İHA

YENİ RENAULT AUSTRAL TÜRKİYE YOLLARINDA Haber

YENİ RENAULT AUSTRAL TÜRKİYE YOLLARINDA

Renault’nun C segmentindeki temsilcisi Yeni Renault Austral, yeni yüzü ve geliştirilen donanımıyla Türkiye’de satışa sunuldu. Yeni tasarım çizgilerine kavuşan model, dinamik hatları, modern ışık imzası ve yenilenen gövde oranlarıyla öne çıkıyor. Model ile ilgili değerlendirmede bulunan MAİS A.Ş. Genel Müdürü Dr. Berk Çağdaş, "Yeni Renault Austral, C segmentindeki güçlü konumumuzu pekiştiren ve bu sınıfta çıtayı yükselten modellerimizden biri. Geniş iç hacmi, 200 hp’lik tam hibrit motoru, gelişmiş 4Control sürüş teknolojisi ve sürücü tanıma sistemiyle sadece kendi sınıfında değil, üst segmentte de ciddi bir alternatif sunuyor. Yeni yüzüyle Austral’in yine büyük ilgi göreceğine inanıyorum" dedi. Modelin özellikleri şöyle açıklandı: ''Yeni Renault Austral, tamamen yenilenen ön ve arka tasarımı, daha kaslı hatları ve yüksek kaliteli detaylarıyla markanın yeni tasarım dilini yansıtıyor. Rafale ile benzer ön yüz tasarımı sayesinde aileye ait güçlü bir görsel imaj ortaya çıkıyor. Türkiye pazarında techno ve sportif detaylarıyla öne çıkan esprit Alpine donanımları sunuluyor. techno versiyonda güvenlik paketleri, krom tavan barları ve Google hizmetleri dikkat çekerken; esprit Alpine, siyah tavan barları, özel ‘Altitude’ 20 inç jantlar, karbon görünümlü koltuk döşemeleri ve mavi dikiş detaylarıyla öne çıkıyor. LED farlar, 3D görünüme sahip yeni arka aydınlatmalar ve esprit Alpine versiyonunda sunulan Saten Sedef Beyaz gibi özel renkler, modeli sınıfında öne çıkarıyor. Kabinde teknoloji ve konfor ön planda. Google entegre openR Link sistemi, 12.3 inç dijital gösterge paneli ve 12 inç multimedya ekranıyla toplam 774 santimetrekarelik geniş bir dijital alan sunuyor. Harman Kardon ses sistemi, Jean-Michel Jarre iş birliğiyle geliştirilen ses efektleriyle premium bir deneyim sunuyor. Koltuklar daha ergonomik bir yapıya kavuşurken, akustik yalıtım ve yeni nesil süspansiyon sistemiyle iç mekânda sessizlik ve konfor artırıldı. Hareket halindeyken ya da park ederken, yolcular daha ergonomik ön koltuklar ve geliştirilen yalıtım (NVH) sayesinde çok daha konforlu bir yolculuk deneyimi yaşıyor. Model, sürücü tanıma sistemi ile her yolculuğu kişiselleştirilmiş bir deneyime dönüştürüyor. Araç, profil verileri sayesinde kullanıcıyı tanıyor ve koltuk pozisyonu, dikiz aynası ayarı, ambiyans ışığı, ekran tercihleri ve sürüş modları gibi birçok detayı otomatik olarak sürücünün tercihlerine göre ayarlıyor. Bu özellik, farklı kullanıcıların aynı aracı zahmetsizce ve konforla kullanmasını sağlıyor. Ayrıca, sürücüyü özel bir ‘karşılama senaryosu’ ile karşılayan bu sistem, dijital ekranlarda özel animasyonlar ve ses efektleriyle modern bir deneyim sunuyor. Modelin kalbinde yer alan E-Tech Full Hybrid güç aktarma sistemi; 1.2 litrelik turbo benzinli motor, iki elektrik motoru ve akıllı şanzımanla birlikte çalışıyor. Toplamda 200 hp güç üreten sistem, 0’dan 100 km/s hızlanmayı 8,4 saniyede tamamlıyor. Ortalama yakıt tüketimi 4,7 lt/100 km, emisyon değeri ise sadece 107 g/km (WLTP). Bu sistem, tamamen elektrikli sürüşten hibrit moda geçişe kadar farklı sürüş senaryolarında enerji yönetimini otomatik olarak üstleniyor. Ayrıca Türkiye’de 160 hp mild hybrid CVT otomatik şanzımana sahip motor da sunuluyor. Yeni amortisörler hem sürüş konforunu hem de yol tutuşunu iyileştiriyor. 200 hp gücündeki E-Tech tam hibrit motor, gücü ve verimliliği dengeli biçimde sunarken; daha yumuşak vites geçişleri ve geliştirilmiş hızlanma performansı ile sürüş deneyimi önceki nesile göre optimize edildi. Yeni nesil gelişmiş 4Control dört tekerlekten yönlendirme sistemi sayesinde model, 10.1 metrelik dönüş çapı ile şehir içi kullanımda üstün manevra kabiliyeti sunuyor. Yüksek hızda arka tekerleklerin ön tekerleklerle aynı yönde hareket etmesi sayesinde denge ve yol tutuş artırılıyor. Multi-Sense özelliği sayesinde ise kullanıcılar sürüş modunu (Eco, Comfort, Sport,Perso) tercihlerine göre ayarlayabiliyor Model, 28 farklı gelişmiş sürüş destek sistemiyle donatıldı. Bunlar arasında; Şerit Takip Asistanı, Kör Nokta Uyarı Sistemi, Arka Çapraz Trafik Uyarısı ve Otomatik Acil Frenleme Sistemi gibi güvenlik sistemleri yer alıyor. Seviye 2 otonom sürüş özelliği sunan Aktif Sürüş Yardımı (Active Driver Assist), şerit ortalama ve adaptif hız sabitleyici kombinasyonuyla güvenli ve konforlu sürüş sağlıyor. Güvenlik Puanı ve Güvenlik Koçu özellikleri ise sürücünün sürüş tarzını analiz ederek iyileştirme önerileri sunuyor. My Safety Switch özelliği ile ADAS sistemleri tek tuşla kişiye özel ayarlarla devreye alınabiliyor. Model, katlanabilir ve ayarlanabilir arka koltuklarıyla çok yönlü kullanım imkânı sunuyor. 16 santimetre ileri-geri kaydırılabilen kızaklı arka koltuklar, bagaj hacmini ihtiyaçlara göre şekillendirmeye olanak tanıyor. E-Tech 200 hp versiyonunda bagaj hacmi 527 ile 1.736 litre arasında değişirken, mild hybrid versiyonda bu alan 555 ile 1.761 litreye ulaşıyor. Elektrikli bagaj kapağı, 60:40 oranında katlanabilen arka koltuklar ve geniş saklama alanları, aileler için işlevsellik sağlıyor.'' İHA

GENÇ MODACILAR MEZUN OLDU Haber

GENÇ MODACILAR MEZUN OLDU

İstanbul Moda Akademisi (İMA) ve Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (UHKİB) iş birliğiyle hayata geçirilen programın sertifika töreni, akademik ve sektör temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz törende yaptığı konuşmada, Bursa gibi güçlü ekonomiye sahip bir şehrin üniversitesi olarak araştırma üniversitesi liginde daha iyi bir seviyede olmak için çalıştıklarını belirtti. Rektör Yılmaz, meslek yüksekokullarının sektörle olan organik ilişkisinin önemine değinerek, "Üniversite-sanayi iş birliğinin somut örneklerine her türlü desteği veriyoruz. Hemen hemen her sektörde bir istihdam sorunundan, daha doğrusu nitelikli eleman sorunundan söz edildiğini biliyoruz. Dolayısıyla yetiştirdiğimiz öğrencilerin doğrudan doğruya Türkiye'nin istihdamına nitelikli oyuncu olarak katılmalarını sağlamak başlıca görevimiz. Bu açıdan program, son derece kıymetli" ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Yılmaz, katkı koyan herkese teşekkür ederek, mezunlara başarılar diledi. "En önemli konu, gençlerimizi iyi bir meslek sahibi yapmak" Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Mehmet Karahan ise 1986 yılında üniversite-sanayi iş birliği vizyonuyla kurulan okullarının ulusal ve uluslararası bazda etkin projeler yürüttüğünü vurguladı. Bu programın da üniversite-sanayi iş birliği projesinin bir sonucu olduğunu belirten Prof. Dr. Karahan, "Staj, teknik ve fuar gezileriyle öğrencilerin kişisel ve mesleki gelişimini destekleyerek yenilikçi eğitim modeli sunan bir program. Hatta öğrencilerin bireysel kariyer planlaması da bu süreçte gerçekleşiyor. Dolayısıyla her öğrencimizin sertifika aldıktan sonra nerede çalışacağı aşağı yukarı belli. En önemli konu, gençlerimizi iyi bir meslek sahibi yapmak, mesleki gelişimlerine katkı sunarak onları sektöre kazandırmaktır" dedi. Karahan, projenin toplumsal ve sektörel katkısına değinerek teşekkür etti. "Tasarım ve modaya hizmet eden üretim şart" UHKİB Yönetim Kurulu Başkanı Nüvit Gündemir de konuşmasında sektörün ihtiyaçlarına dikkat çekti. Gündemir, "Üretimin sadece hızlı olması yeterli değil. Aynı zamanda markalara ve tüketiciye ulaşan her ürünün bir tasarım değeri taşıması, modaya hizmet etmesi gerekir. Tasarımın hayata geçmesi de üretimin her basamağını bilmek ve süreci yönetebilmekle mümkündür. İşte bu programın amacı sadece hayal etmek ve tasarlamak değil, bunları üretebilecek şekilde yapabilmektir" ifadelerini kullandı. Gündemir, birinci dönemde 18, ikinci dönemde ise 14 öğrencinin mezun olduğunu belirterek, mezunların işe yerleşmesi için de ciddi gayret gösterdiklerini aktardı. Gündemir, projenin hayata geçmesindeki değerli katkılarından dolayı BUÜ’ye ve İstanbul Moda Akademisi'ne teşekkürlerini sunarken, mezunları kutlayarak iş hayatlarında başarılar diledi. "Hazır giyim endüstrisi gençlere kucak açacak" İstanbul Moda Akademisi Direktörü Cemal Beyazıt, 2020'de başlayan programın ikinci mezuniyetini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadıklarını dile getirdi. Beyazıt, mezun gençlere seslenerek, "Dolu dolu geçen bir programın ardından, her biriniz yeni bir yolculuğa başlayacaksınız. Bu sürecin, sizlerin hayallerinizi gerçekleştireceğiniz şekilde ilerlemesini ve sonuçlanmasını diliyorum. Hazır giyim endüstrisi, bu yolculukta size kucak açacak ve her iki tarafın mutlu olacağı birliktelikler bugün itibarıyla başlayacaktır" dedi. Beyazıt, küresel rekabetin dışında kalmamak ve global hazır giyim pazarından daha fazla pay almak isteyen ihracatçıların Uludağ İhracatçılar Birliği nezdinde bu öncü projeye liderlik ettiğini belirterek, duyduğu gururu ve mutluluğu ifade etti. İHA

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.