#Tutuklama

- Tutuklama haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tutuklama haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

SOSYAL MEDYA FENOMENİ MURAT ÖVÜÇ TUTUKLANDI Haber

SOSYAL MEDYA FENOMENİ MURAT ÖVÜÇ TUTUKLANDI

Uçakta çekilen ve başörtülü kadınlarla ilgili olduğu iddia edilen görüntüler nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan Murat Övüç, İstanbul'da gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen Övüç, savcılık sorgusunun ardından çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi. TARTIŞMALI VİDEO 3 YIL ÖNCE PAYLAŞILDI Gündeme oturan olayda, Murat Övüç’ün bir uçak yolculuğu sırasında başörtülü kadınların bulunduğu bir ortamda "Parsel Parsel Eylemişler Dünyayı" şarkısı eşliğinde çektiği video sosyal medyada yeniden paylaşılınca kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Görüntülerin, başörtüsü üzerinden toplumun bir kesimini hedef aldığı gerekçesiyle tepkiler büyüdü. Bunun üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından resen soruşturma başlatıldı. EMNİYETTEKİ İŞLEMLERİNİN ARDINDAN MAHKEMEYE SEVK EDİLDİ Soruşturma kapsamında polis ekiplerince gözaltına alınan Murat Övüç, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde ifadesi alındıktan sonra Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edildi. Savcılık, Övüç'ü "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek" suçundan tutuklama talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk etti. Mahkeme, mevcut delil durumu ve paylaşılan içeriğin toplumda infial yaratma potansiyelini göz önünde bulundurarak Murat Övüç'ün tutuklanmasına karar verdi. MURAT ÖVÜÇ’TEN AÇIKLAMA: “ÜÇ YIL ÖNCEKİ VİDEOYU GÜNDEME GETİRMEK AYIP” Söz konusu görüntülerle ilgili kamuoyundaki tartışmalar sonrası sosyal medya hesabından açıklama yapan Murat Övüç, olayın 3 yıl önceye ait olduğunu savundu. Kendini savunarak şu ifadeleri kullandı: “Allah aşkına yeter! Artık normal davranıyoruz, smokinle çıkıyoruz. Artık insanlara güzel örnek olmak istiyoruz. 3 yıl önceki paylaşımı tekrar gündeme getiriyorsunuz, bu çok ayıp.” YASAL SÜREÇ DEVAM EDİYOR Övüç'ün tutuklanmasının ardından, savcılık soruşturmasının derinleştirileceği ve videonun hangi amaçla çekildiği, kime yönelik olduğu gibi hususlarda daha fazla delil toplanacağı belirtildi. Kamuoyunu ilgilendiren bu davada, Murat Övüç'ün sosyal medyadaki paylaşımları ve dijital materyalleri de incelemeye alındı.

TBMM GENEL SEKRETERLİĞİ’NDEN TACİZ İDDİALARINA AÇIKLAMA Haber

TBMM GENEL SEKRETERLİĞİ’NDEN TACİZ İDDİALARINA AÇIKLAMA

TBMM açıklamasında, taciz vakalarının sistematik olmadığı ve yürütülen soruşturmaların titizlikle sürdürüldüğü belirtildi. DÖRT KİŞİ TUTUKLANDI, BİR KİŞİ ADLİ KONTROL ALTINDA Yazılı açıklamaya göre, yürütülen adli soruşturmada 4 personel hakkında tutuklama, 1 personel hakkında ise adli kontrol kararı alındı. İdari soruşturma kapsamında 4-5 Aralık tarihlerinde 3 personelin işten el çektirildiği ve kamu görevinden çıkarılmaları yönünde teklif sunulduğu ifade edildi. MESAJLAŞMA VE FİZİKSEL TEMAS TESPİT EDİLDİ İdari soruşturmada elde edilen bilgilere göre; iki stajyere anlık mesajlaşma uygulaması üzerinden taciz mesajları atan H.İ.G. ve İ.B. isimli aşçılar hakkında işlem yapıldı. Üçüncü bir stajyerin ise D.U. adlı personelin sözlü ve fiziksel tacizine uğradığı, kamera kayıtlarında 13 dakikalık sürede üç kez fiziksel temas görüntüsüne ulaşıldığı kaydedildi. "KONU MEDYADAN ÖĞRENİLMEDİ" Taciz iddialarının medyada ilk kez 10 Aralık’ta yer aldığı, ancak idari soruşturmanın 20 Kasım’da başlatıldığına dikkat çekilen açıklamada, “Konu medyadan öğrenilmemiştir, tam aksine medya soruşturma sürecinden bilgi alarak haberdar olmuştur” ifadelerine yer verildi. 2018 OLAYI FARKLI BİR DURUM Bazı iddialarda yer alan “2018 yılından bu yana sistematik taciz olduğu” yönündeki söylemler de yalanlandı. 2018’deki olayın başka bir birimde görevli bir hizmetlinin fiziksel temas teşebbüsü olduğu, bu kişinin de görevden çıkarıldığı hatırlatıldı. TECAVÜZ VE KÜRTAJ İDDİALARI REDDEDİLDİ Açıklamada, sosyal medyada ve bazı yayın organlarında gündeme gelen “tecavüz ve kürtaj” gibi ağır iddiaların ise gerçeği yansıtmadığı ve bu tür beyanların hiçbir mağdur ya da ailesi tarafından dile getirilmediği belirtildi. Bu tür iddiaları ortaya atan kişilerin, ellerinde bilgi ya da belge varsa derhal adli makamlara başvurmalarının hem vicdani hem de hukuki bir sorumluluk olduğu ifade edildi. TBMM'NİN SAYGINLIĞI VURGULANDI Son olarak, Meclis’in tüm personelinin bu olaylar nedeniyle zan altında bırakılmasının büyük bir haksızlık olduğu kaydedilerek, “Görevini hukuk ve iş ahlakına uygun sürdüren tüm çalışanlarımızın yanındayız. TBMM’nin saygınlığına gölge düşürmeye çalışan her türlü girişime karşı gereken kararlılık gösterilecektir” denildi.

GÜLLÜ DAVASINDA ŞOK GELİŞME: KIZI GİZLİCE ÇOCUK ALDIRMIŞ Haber

GÜLLÜ DAVASINDA ŞOK GELİŞME: KIZI GİZLİCE ÇOCUK ALDIRMIŞ

Soruşturma ilerledikçe, anne-kız arasındaki çarpıcı ve gerilim dolu ilişki gün yüzüne çıkmaya başladı. Güllü ve kızı Gülter’in özel yaşamına dair detaylar, dosyanın seyrini etkileyecek nitelikte. GÜLLÜ’NÜN ÖLÜMÜNDE TUTUKLAMA Ünlü şarkıcı Güllü’nün, Yalova’daki evinin terasından düşerek hayatını kaybetmesinin ardından başlatılan soruşturmada, kızı Tuğyan Ülkem Gülter tutuklandı. Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma çerçevesinde, Gülter hakkında “tasarlayarak yakın akrabayı öldürmek” suçlaması yöneltildi. Mahkeme tarafından tutuklanan genç kadın cezaevine gönderildi. ANNE-KIZ ARASINDA GERGİN VE SIR DOLU BİR GEÇMİŞ Soruşturma kapsamında aile içi ilişkiler mercek altına alınırken, Gülter’in geçmişine dair dikkat çekici detaylar ortaya çıktı. Yakın çevrenin aktardığına göre Gülter, annesiyle uzun süredir gerilimli bir ilişki yaşıyordu. Güllü’nün onaylamadığı bir evlilik yapan Tuğyan Gülter’in bu birliktelikten Azra adında bir kızı olduğu öğrenildi. Eşi uyuşturucu suçundan cezaevine girince ayrılan Gülter, annesiyle birlikte yaşamaya başladı. GİZLİ KÜRTAJ VE YENİ İLİŞKİ GERİLİMİ DERİNLEŞTİRDİ Gülter’in annesi tarafından onaylanmayan bir başka ilişkisinde yeniden hamile kaldığı, ancak bu hamileliği gizli bir şekilde sonlandırdığı öğrenildi. Güllü’nün bu kürtajdan haberdar olmadığı, Gülter’in nişanlısıyla görüşmek için dahi annesinden izin almak zorunda kaldığı iddia edildi. Bu durumun anne-kız arasında ciddi tartışmalara neden olduğu öne sürüldü. EVE GİRİP ÇIKANLAR BİLE KONTROL EDİLİYORDU İddialara göre Güllü, kızının arkadaş çevresine dahi müdahale ediyor, sadece Sultan Nur Ulu’nun eve gelmesine izin veriyordu. Sultan Nur’un annesini küçük yaşta kaybettiği ve Güllü tarafından “manevi evlat” olarak görüldüğü kaydedildi. Güllü ile kızı arasında yaşanan tartışmaların sık sık eve gel-git şeklinde yaşandığı ve zaman zaman evden kovma ile son bulduğu bildirildi. TORUN KRİZİ DE BÜYÜK GERGİNLİK YARATTI Anne-kız arasındaki en önemli krizlerden birinin ise torun Azra olduğu ileri sürüldü. Güllü’nün torununa çok düşkün olduğu, Tuğyan Gülter’in ise çocuğuna yeterince vakit ayırmadığı gerekçesiyle sık sık eleştirildiği belirtildi. Güllü’nün, ilerleyen süreçte yeniden evlenerek torununu yanına almayı planladığı da iddialar arasında. SORUŞTURMA DERİNLEŞİYOR Tüm bu aile içi çatışmalar, özel hayatına ilişkin bilinmeyenler ve ilişkiler zinciri, soruşturmanın gidişatında önemli bir rol oynamaya başladı. Savcılık dosyasında hem adli tıp raporları hem de aile içi geçmişe dair ifadelerin detaylı şekilde incelendiği belirtiliyor. Güllü’nün ölümüyle ilgili soruşturma sürerken, kamuoyu gelişmeleri yakından takip ediyor.

ENVER AYSEVER KİMDİR, KAÇ YAŞINDA, NERELİ? NEDEN TUTUKLANDI? Haber

ENVER AYSEVER KİMDİR, KAÇ YAŞINDA, NERELİ? NEDEN TUTUKLANDI?

Peki Enver Aysever kimdir, kaç yaşında, nereli ve neden tutuklandı? ENVER AYSEVER KİMDİR? Enver Aysever, 24 Haziran 1971 tarihinde İstanbul’da doğdu. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü mezunu olan Aysever, Doğuş, Yeditepe ve Arel üniversitelerinde dersler verdi. Akademik ve entelektüel kimliğiyle bilinen Aysever, tiyatro, edebiyat, gazetecilik ve televizyonculuk gibi birçok alanda çalışmalar yürüttü. TİYATRO ÇALIŞMALARI Tiyatroya lise yıllarında başlayan Aysever, ilk profesyonel oyunu olan “Durdurulmuş Zamanın Fotoğrafı”nı yazıp oynadı. “Tiyatro Çisenti” adlı topluluğu kurdu. “Renkler ve Günce”, “Yabancı’da Camus”, “Açık Evlilik”, “Dilekçe”, “Ne Kadınlar Sevdim” gibi oyunları sahneledi. Ayrıca çocuklar için yazdığı oyunları “Çocuk Oyunları 1” kitabında topladı. TİYATRODAN SONRA KİTAPLARA YÖNELDİ Aysever, tiyatronun ardından edebiyata yoğunlaştı. “Geç Kalmış Romantik” adlı öykü kitabını, “Bir An Bin Parça” romanını, “Nasıl Yazar Olunur” ve “Yaralısın Türkiye” gibi deneme kitaplarını kaleme aldı. Yazıları; Finansal Forum, Varlık, Gösteri, Cumhuriyet ve BirGün gibi yayınlarda yer aldı. TELEVİZYONCULUK KARİYERİ TV8’de “Lacivert” adlı edebiyat programıyla TV kariyerine adım attı. NTV Radyo’da “Kurşun Kalem”, SKY Türk’te ise “Aykırı Sorular”, “Ayrıntılar”, “Sokağın Sesi”, “Zamana Karşı” gibi programları sundu. Daha sonra CNN Türk’e transfer oldu. Burada “Aykırı Sorular” programını sundu. Ayrıca “Dört Bir Taraf” adlı programda Altan Öymen, Nazlı Ilıcak ve Nagehan Alçı ile birlikte yorumculuk yaptı. CHP’DEN İSTİFA ETTİ Kemal Kılıçdaroğlu’nun davetiyle CHP’de görev aldı ancak Mehmet Haberal ve Sinan Aygün gibi sağ tandanslı isimlerin aday gösterilmesine tepki olarak partideki görevlerinden istifa etti. ENVER AYSEVER EVLİ Mİ? Evlidir ve bir çocuk babasıdır. ENVER AYSEVER NEDEN GÖZALTINA ALINDI? Gazeteci Enver Aysever, YouTube kanalında paylaştığı bir videoda kullandığı ifadeler nedeniyle İstanbul’daki evinde gece saatlerinde gözaltına alındı. "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçlamasıyla Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi. “SAĞCI OLMAK AHLAKSIZLIKTIR” DEMİŞTİ İddialara göre gözaltının gerekçesi, Enver Aysever’in YouTube yayınında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun babası Hasan İmamoğlu’nun sözlerine verdiği tepkiydi. Hasan İmamoğlu, Sözcü Gazetesi'ne verdiği röportajda, "Ülkemize komünizm gelmesin diye mücadele ettiğim için çok pişmanım" demişti. Aysever ise bu ifadeye şu yanıtı verdi: “Sağcılık suçtur. Sağcı olduğunuz zaman ahlaksız olursunuz ya da ahlakınız ahlaksızlık olur.” Bu açıklama üzerine Aysever hakkında soruşturma başlatıldığı ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla tutuklama talebiyle hâkimliğe sevk edildiği bildirildi.

BAHİS VE ŞİKE SORUŞTURMASINDA 37 KİŞİ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ Haber

BAHİS VE ŞİKE SORUŞTURMASINDA 37 KİŞİ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ

Türkiye genelinde yürütülen ve aylar süren teknik takibin ardından, spor müsabakalarında şike yapıldığı, organize şekilde bahis çeteleriyle iş birliği kurularak maç sonuçlarına müdahale edildiği iddiaları üzerine düğmeye basıldı. Soruşturmayı yürüten savcılığın talimatıyla harekete geçen emniyet birimleri, farklı illerde eş zamanlı baskınlar gerçekleştirdi. İstanbul merkezli yapılan operasyonlarda, aralarında aktif ve eski futbolcular, kulüp yöneticileri, menajerler ve bahis organizatörlerinin de yer aldığı 38 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin, özellikle alt liglerde oynanan maçlara müdahale ettiği, maç sonucuna doğrudan etki edebilecek oyuncularla irtibat kurarak belirli bedeller karşılığında manipülatif sonuçlar elde etmeye çalıştıkları öne sürüldü. Ayrıca, yurtdışı merkezli bahis siteleri aracılığıyla elde edilen haksız kazançların kripto para ve paravan şirketler aracılığıyla aklandığı da tespit edildi. Yapılan aramalarda çok sayıda dijital materyale, yüksek miktarda dövize, kripto para cüzdanlarına ve şüpheli anlaşma belgelerine el konuldu. Gözaltına alınan 38 kişiden 37’si ifadelerinin ardından geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye sevk edildi. Geriye kalan bir kişinin ise sağlık kontrolünden sonra sevk edileceği öğrenildi. Adliyeye sevk edilen şüphelilerin tamamının "suç örgütü kurmak", "şike yapmak", "suçtan elde edilen geliri aklamak", "yasa dışı bahis oynatmak ve bu faaliyetlere aracılık etmek" gibi ağır suçlamalarla karşı karşıya olduğu belirtildi. Savcılık kaynaklarından edinilen bilgiye göre, soruşturma halen devam ediyor ve dijital verilerin incelenmesinin ardından yeni gözaltılar ya da mevcut şüphelilerin suçlamalarının genişletilmesi ihtimali bulunuyor. Özellikle bazı futbolcuların mesajlaşma kayıtlarında "maçın sonucu belli", "2-1 bitecek", "penaltı olacak" gibi ifadelerin geçtiği, bu konuşmaların maçlardan önce yapıldığına dair bulgulara ulaşıldığı öğrenildi. SPOR CAMİASINDA ŞOK ETKİSİ YARATTI Soruşturma kapsamında gözaltına alınan isimlerin bazıları kamuoyunun yakından tanıdığı kişiler olurken, spor dünyasında geniş yankı uyandırdı. Sosyal medyada çok sayıda taraftar, olayla ilgili tepkilerini dile getirirken, bazı kulüpler de iç soruşturma başlatacaklarını duyurdu. KULÜPLERE YAPTIRIM GELEBİLİR Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) yetkilileri, devam eden adli sürecin tamamlanmasının ardından şike eylemine karışan bireylere ve kulüplere yönelik disiplin cezalarının uygulanabileceğini açıkladı. Kulüplerin puan silme, ligden düşürülme gibi cezalarla karşı karşıya kalabileceği öne sürülüyor. YARGILAMA SÜRECİ BAŞLIYOR Adliyeye sevk edilen 37 kişinin ifadelerinin ardından bazıları için tutuklama, bazıları için ise adli kontrol kararı verilmesi bekleniyor. Kamuoyunun yakından takip ettiği bu kritik süreçte, yeni gelişmelerin önümüzdeki günlerde açıklanması bekleniyor.

BÜYÜKÇEKMECE ADLİYESİ SKANDALINDA İLK TUTUKLAMA Haber

BÜYÜKÇEKMECE ADLİYESİ SKANDALINDA İLK TUTUKLAMA

Memur, soygunu gerçekleştiren zimmet memuru Erdal Timurtaş’ın kumar alışkanlığı olduğunu ve yüklü miktarda borç içinde bulunduğunu öne sürdü. Kemal D., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Böylece skandaldaki ilk tutuklama gerçekleşti. 75 KİLO ZİYNET EŞYASI KAYIP Skandal, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 1 Aralık'ta yaptığı olağan denetimde ortaya çıktı. Başsavcılık yetkilileri, adli emanet kasalarında yaptıkları incelemede yaklaşık 25 kilo altın ve 50 kilo gümüşün kayıp olduğunu tespit etti. Toplam değeri yaklaşık 147 milyon TL olan ziynet eşyalarının, göçmen kaçakçılığına ilişkin davalardan adli emanete alınan materyaller olduğu belirlendi. KUMAR BORCU VE ŞÜPHELİ MESAJLAR Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Kemal D.'nin ifadesinde dikkat çeken detaylar yer aldı. Şüpheli, kayıplardan sorumlu tutulan memur Erdal Timurtaş’ın bir süredir işe gelmediğini belirtti ve şu bilgileri paylaştı: "Erdal Timurtaş'ın kumar borçları vardı. 1 Aralık’tan kısa süre önce, WhatsApp grubumuza 'Karım ile aram bozuk, beni aramayın' yazıp gruptan çıktı. Telefonu kapalıydı, kendisine ulaşamayınca intihar etmiş olabileceğini düşündüm. Eve memur gönderdik. Sonrasında beni görüntülü arayıp 'İyiyim, merak etme' dedi. Aynı gün, 'Evi ve eşyaları sattım. Beni arayıp sormayın' diye tekrar mesaj atıp gruptan çıktı." Kemal D., 14 yıldır görev yaptığı adli emanet bürosunda daha önce benzer bir olay yaşanmadığını vurgularken, suçlamaları kesin bir dille reddetti. TUTUKLANDU Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Kemal D., çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklandı. Olayla ilgili soruşturma devam ederken, firari durumdaki Erdal Timurtaş ve eşi hakkında yakalama kararı bulunduğu bildirildi.

OTOPSİ RAPORU HAZIRLANDI! İŞTE BÖCEK AİLESİNİN ÖLÜM NEDENİ Haber

OTOPSİ RAPORU HAZIRLANDI! İŞTE BÖCEK AİLESİNİN ÖLÜM NEDENİ

Raporda, ailenin ölüm nedeninin “böcek ilacı zehirlenmesi” olduğu açıklandı. FOSFİN GAZI TESPİT EDİLDİ Adli Tıp raporunda, ailenin kaldığı otel odasında yapılan incelemelerde ilaçlamadan kaynaklı fosfin gazına rastlandığı belirtildi. Rapora göre, aile bireylerinin kanında ya da yedikleri yemeklerde herhangi bir zehire rastlanmazken, odada bulunan fosfin gazının zehirlenmeye neden olduğuna dair güçlü bulgular bulunduğu kaydedildi. BÖCEK AİLESİNİN HAYATINI KAYBETME NEDENİ: BÖCEK İLACI ZEHİRLENMESİ Almanya’dan tatil için Türkiye’ye gelen Servet (38) ve Çiğdem Böcek (27) ile çocukları Kadir Muhammet (6) ve Masal (3), 9 Kasım'da İstanbul’a geldikten sonra Fatih’teki bir otelde konaklamaya başlamıştı. 12 Kasım'da mide bulantısı ve kusma şikayetleriyle hastaneye kaldırılan aileden çocuklar, yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Anne Çiğdem Böcek 14 Kasım’da, baba Servet Böcek ise 17 Kasım’da hayatını kaybetti. FOSFİN GAZI NEDİR? Fosfin gazı (PH₃), renksiz, son derece zehirli ve yanıcı bir gazdır. Tarımda böcek ve kemirgenlerle mücadele amacıyla kullanılan bu gaz, genellikle alüminyum fosfit gibi kimyasalların nemle temas etmesiyle ortaya çıkar. Düşük konsantrasyonlarda bile solunması insan sağlığı için öldürücü olabilir. OTEL MÜHÜRLENDİ, ŞÜPHELİLER TUTUKLANDI Ailenin ölümünün ardından aynı otelde konaklayan 2 turistin de zehirlenme şikayetiyle hastaneye kaldırılması üzerine polis ekipleri oteli mühürledi. Soruşturma kapsamında 11 kişi gözaltına alındı, bunlardan 7’si tutuklandı. İlaçlama şirketi yetkilileri, otel çalışanları ve bazı esnaf adli sürece dahil edildi. TUTUKLAMA VE ADLİ KONTROL KARARLARI Tutuklananlar arasında midyeci Y.D., kokoreççi E.E., lokumcu F.T., kafe işletmecisi F.M.O., ilaçlama şirketi sahibi Z.K. ve çalışanları S.K. ile D.C., ayrıca otel personeli M.M. ve U.D.C. yer aldı. Otel sahibi H.O. hakkında yurt dışına çıkış yasağı ve ev hapsi, bazı şüpheliler hakkında da adli kontrol kararları verildi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.