Bursa İnegöl'de geçtiğimiz ay kreş havuzunda boğularak hayatını kaybeden 4 yaşındaki Berra Dizi'nin anne ve babası, olayda kreşin ihmali olduğunu iddia ettiler.
Haber Giriş Tarihi: 09.09.2025 10:21
Haber Güncellenme Tarihi: 09.09.2025 10:28
Kaynak:
İHA
Kızlarının herhangi bir rahatsızlığının bulunmadığını iddia eden acılı anne Beyza Turan, "Berra yüzme bilmiyordu. Kreşten veli grubuna mesaj atılarak o gün kolluk konulmaması istendi. Kızımın herhangi rahatsızlığı yoktu. Boğularak hayatını kaybetti. Sorumlulardan şikayetçiyim" dedi. Baba İsmail Dizi ise kreşin denetlenmediğini iddia ederek, "Kızımın ölümünden sorumlu olanların tutuklu yargılanmasını istiyorum" diye konuştu
Kızlarını kaybetmenin şokunu halen üzerlerinden atamayan acılı aile fertleri İHA'ya konuştu. Küçük kızın ölümüyle ilgili kreş çalışanlarını sorumlu tutup tutuklu yargılanmalarını isteyen, kızları Berra'nın sağlık probleminin bulunmadığını belirten acılı anne ve baba kızlarının boğularak öldüğünün hastane kayıtlarında mevcut olduğunu; havuzda nöbet geçirdiği iddialarının ise hiç bir şekilde gerçeği yansıtmadığını vurguladı.
Ailenin şikayeti üzerine soruşturma başlatılan kreşin belediyeden aldığı yapı ruhsatında havuzun bulunmadığı, ruhsatsız olan havuza İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün faaliyet onayı verdiği ortaya çıktı.
Edinilen bilgiye göre, olay geçtiğimiz ay İnegöl ilçesine bağlı Süleymaniye Mahallesi'ndeki özel bir kreşte saat 14.00 sularında yaşandı.
Bir senedir aynı kreşte eğitim gören Berra Dizi, yaz tatiliyle birlikte aynı kreşte yaz okuluna devam etti. Berra 12 Ağustos 2025 tarihinde kreşte düzenlenen ve çocukların havuza girdiği etkinlikte boğuldu. Suda ne kadar kaldığı halen bilinmeyen Berra'yı sudan çıkaran kreş çalışanları ilk müdahalesini orada yapmak istedi. İhbar üzerine olay yerine gelen ambulansla İnegöl Devlet Hastanesi'ne kaldırılan minik kız oradan Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Yoğun bakıma alınan Berra Dizi'nin minik kalbi 7. günün sonuna durdu. Berra Dizi, İsaören Kent Mezarlığı'nda gözyaşları arasında toprağa verildi.
Yaşadıkları acının şokunu bir ay sonra ilk kez İhlas Haber Ajansı muhabirine anlatan aile fertleri; acılarının büyük olduğunu dile getirdi. Aile fertleri, Berra'nın havuzda nöbet geçirdiği yönündeki kreşin beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, olayın suda boğulma olduğunun hastane kayıtlarında mevcut bulunduğunu ifade ettiler.
Minik kalbi 7 gün dayanabildi
Bursa'daki bir fabrikanın İK biriminde görev yapan baba İsmail Dizi(35) yaşadıkları acı olayı şu şekilde anlattı: "Ben Bursa'da çalışıyorum. Kızımın annesi Beyza Turan beni aradı kızımızın havale geçirdiğini söyledi. Ona kreşten öyle söylemişler. Ben İnegöl'e hastaneye vardığımda tomografi çekmişlerdi. Kızımın tomografideki halini gördüm. 1 saat sonra da Bursa Şevket Yılmaz Hastanesine sevk ettiler. Şevket Yılmaz Hastanesine getirildiğinde kızımın ciğerleri iflas etmişti. Kendi başına nefes alamıyordu. Beyninin arkasına ödem toplamıştı. Gözlerinin arkasına kadar ödem toplamıştı. Derisinin altında su ve hava boşlukları vardı. Boğulmadan kaynaklı vücudu komple şişmişti. Doktorların bize söylediği "durumu çok kritik her şeye hazırlıklı olmalısınız, ilk 24 saat çok önemli, daha sonra 72 saat daha sonrada bir haftalık süreci bekleyeceğiz" oldu. Berra 1 hafta yaşam mücadelesi verdi. Bu süreçte o minik kalbiyle çok savaştı. 7 gün sonrada vefat etti."
Kızım 4 kişinin gözü önünde boğuldu
4 kişinin gözünün önünde küçük kızının göz göre göre boğulduğunu aktaran baba İsmail Dizi, "Çocuğumuzun suda ne kadar bir sürede kaldığı beli bile değil. Okulun bize söylediği 30 saniye. Fakat biz doktorlarla konuştuğumuzda 2 ila 5 dakika arasında bir suda kalma süresinin olabileceğini söylediler. Çocuğumuzun suda kalma süresi şuan net belli değil. 4 kişinin gözleri önünde belli olmayan bir süre zarfında suda kalmış" dedi.
"Belediyenin ruhsat vermediği kaçak havuza ilçe milli eğitim faaliyet onayı vermiş"
Olayın yaşanmasında okulun birden çok ihmalinin bulunduğuna dikkat çeken İsmail Dizi, "Havuz bir kere kaçaktır. Kaçak havuzda yüzme etkinliği düzenlenmiş. Kaçak olarak yapılan havuza İnegöl İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü faaliyet onayı vermiş. Neye dayanarak onay verdiği belli değil. İlçe Sağlık Müdürlüğü'nün denetimine tabi tutulması gereken havuza denetimlerin yapılıp yapılmadığı belli değil. Yönetmelikte çocuk havuzlarının yüksekliği 50 santimetre olması gerekiyor fakat okulun bilirkişi raporuna göre havuzun içerisi 91,5 cm yüksekliğinde su dolu. Durum böyleyken yüzme hocasının sertifikasının olup olmadığı belli değil. Çocuk havuzları yönetmeliğine göre can kurtaranın olması gereken yerde can kurtaran yok. Havuzun yan taraflarında simit kolluk gibi yüzme ekipmanları olması gerekirken bunlar bulunmuyor. Havuzun kenarları kaymaz malzemeden yapılması gerekirken bir çoğu kayan malzemeden yapılmış. Öğretmenin biri çocuğa müdahale etmeye giderken kayıp düşüyor. Güvenlik kameralarında bu mevcut. Şu anda konular savcılık tarafından araştırılıyor ve biz sorumlu kişilerin tutuklu yargılanmasını talep ettik. Fakat tutuklu yargılanmıyorlar" şeklinde konuştu
Acılı anne kızı için adalet istedi
Sağlık görevlisi olarak çalışan anne Beyza Turan(29) ise kızı Berra için adalet istedi. Sağlıkçı olarak olayla ilgili kafasında bir sürü soru olduğuna işaret eden Turan ise olayı şu şekilde anlattı. "Kızım sudan çıkarıldığında bana suni teneffüs yapıldığı söylendi. Daha öncesinde ise bir koordinatör öğretmen Berra'nın nöbet geçirdiğini söyledi. Kızımın herhangi bir nöbet geçmişi yada nöbet geçirebilecek bir hastalığının bulunmadığını karşı tarafa söylediğimde telefon kapandı. Hastaneye gittiğimde kızıma yüzme hocasının suni teneffüs yaptığını koordinatörden öğrendiğimde kızımın boğulduğunu anladım. O andan sonra zaten hastaneye gelen iki kişi de hastaneden kayboldu ve bir daha okuldan kimse ile iletişime geçmedik. Ben bu suni teneffüsün yetersiz olduğunu, suni teneffüsü yapan kişinin geçerli ilk yardım belgesinin olmadığını düşünüyorum. 112 acil sağlık ekiplerine yanlış bilgilendirilme yapıldığını tahmin ediyorum. Çok fazla ihmal var ve bu kadar ihmale rağmen bu okul halen açık ve eğitim öğretime devam etmekte. Ne zaman kapatılacak? Kaçak havuzun işletmesi ne zaman durdurulacak?"
Berra ihmaller ve tedbirsizlikler yüzünden öldü
Kızını en son gördüğünde entube edildiği için kucağına bile alamadığını aktaran acılı anne Beyza Turan, "Oysa ki sabah kızımı kreşe ben bıraktım. Ayrılırken "annecim seni çok seviyorum" dedi. Öptüm yanaklarından ve kızımı okula teslim ettim. Kızımdan geriye oyuncaklarıyla hayalleri kaldı. Odasının kapısı halen kilitli odasına giremiyorum. Eşyaları kendi nasıl bıraktıysa hala öyle duruyor. 4 yaşında olsa da çok temiz ve düzenli bir çocuktu. Gerçek olmayacağını bilsem bile bir gün kızım bana gelecekmiş gibi hissediyorum. Herkes evladına sarılırken ben her gün 4 - 5 kez mezarına gidiyorum ve toprakla karşılaşıyorum. Bu en ağırı benim için. Benim kızım hepimizin kalbine bir kelebek gibi kondu. Herkesin kalbinde büyük bir sevgi yaşattı ama maalesef ihmaller ve tedbirsizlikler yüzünden uçtu gitti, hayattan ayrıldı" dedi.
"Okul kolluk getirmeyin dedi, kollukları takılı olsa Berra hayatta olacaktı"
Kızı Berra'nın yüzme bilmediğini ancak buna rağmen okuldaki öğretmeninin veli grubundan mesaj atarak okula kolluksuz gönderilmesini istediğine dikkat çeken Beyza Turan "Berra'yı 3 yaşında kreşe yazdırdık. 1 yıldır kreşe gidiyordu. Okul bitince yaz okuluna gitmeye başladı. Yaz okulunda binicilik, yüzme ve jimnastik gibi etkinliklerin olacağı söylendi. Biz okulla bunun üzerine sözleşme imzaladık. Yüzme öğreteceklerini söylediler. Olaydan 2 gün önce Berra'nın sınıfından bir öğretmen veli grubundan mesaj atıp 12 Ağustos günü okula çocukları kolluksuz göndermemizi istedi. Bunun üzerine o gün kolluklarını yanına vermedik. Ne kolluk ne simit hiç bir şey yoktu çocukta. Daha önce hep kolluk kullanıyordu. Kızım daha suyun üzerinde bile duramıyordu. Kollukları takılı olsaydı bunlar yaşanmayacaktı" diye konuştu.
Kaçak havuza faaliyet onayı vermişler
Bu arada devam eden soruşturma kapsamında 4 yaşındaki Berra'nın hayatını kaybettiği kreş havuzu ile ilgili İnegöl Belediyesinin havuzun kaçak olduğunu belirten belgeleri savcılığa sunduğu, havuzun ruhsatının bulunmadığı öğrenildi. Yine savcılığın talebi üzerine İnegöl İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından gönderilen yazıda ise müdürlüğün imar ruhsatı olmayan havuzun yapımına faaliyet onayı verdiği ortaya çıktı.
Öte yandan savcılığa sunulan dilekçede olaya tanık olan havuzun hemen yanında çim biçen bahçe görevlisi ile olay anında havuzda yüzen ve akşam evde annesine "Anne, Berra havuzda çırpındı, çırpındı, çırpındı, sonra Berra'yı havuzdan mosmor çıkardılar. Berra öldü" diyen Berra'nın kreş arkadaşından bahsedilerek ifadelerine başvurulması talep edildi. Ayrıca kamera kayıtlarından boğulma olayı sonrası Berra'ya suni teneffüs yaptığı görülen yüzme hocasının geçerli bir ilk yardım belgesinin olmadığı, anaokulunun mevzuat gereği alması gereken iş güvenliği önlemlerini almadığı, iş güvenliği uzmanına ve yapılması gereken risk değerlendirme raporlarına ulaşılamadığı belirtilerek bu konuların savcılık tarafından araştırılması istendi.
Dilekçede, küçük kızın nöbet geçirdiği iddialarıyla ilgili olarak ise "Epilepsi iddiaları savcılığı farklı yöne yöneltme amacı ile şüpheliler tarafından uydurulmuştur. Şüpheliler 112 acil servis ekibini de yanlış yönlendirip olayı boğulma olarak değil, epilepsi nöbeti olarak kayıtlara geçmesini sağlamışlardır ifadelerine yer verildi. Ayrıca dilekçede farklı doktorlardan çocuğun epilepsi hastası olmadığına dair hazırlanan epikriz raporları ile olayın epilepsi değil boğulma olduğunu gösteren adli muayene raporuna da dikkat çekildi.
İHA
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
MİNİK BERRA'NIN ÖLÜMÜNDE İHMAL İDDİASI
Bursa İnegöl'de geçtiğimiz ay kreş havuzunda boğularak hayatını kaybeden 4 yaşındaki Berra Dizi'nin anne ve babası, olayda kreşin ihmali olduğunu iddia ettiler.
Kızlarının herhangi bir rahatsızlığının bulunmadığını iddia eden acılı anne Beyza Turan, "Berra yüzme bilmiyordu. Kreşten veli grubuna mesaj atılarak o gün kolluk konulmaması istendi. Kızımın herhangi rahatsızlığı yoktu. Boğularak hayatını kaybetti. Sorumlulardan şikayetçiyim" dedi. Baba İsmail Dizi ise kreşin denetlenmediğini iddia ederek, "Kızımın ölümünden sorumlu olanların tutuklu yargılanmasını istiyorum" diye konuştu
Kızlarını kaybetmenin şokunu halen üzerlerinden atamayan acılı aile fertleri İHA'ya konuştu. Küçük kızın ölümüyle ilgili kreş çalışanlarını sorumlu tutup tutuklu yargılanmalarını isteyen, kızları Berra'nın sağlık probleminin bulunmadığını belirten acılı anne ve baba kızlarının boğularak öldüğünün hastane kayıtlarında mevcut olduğunu; havuzda nöbet geçirdiği iddialarının ise hiç bir şekilde gerçeği yansıtmadığını vurguladı.
Ailenin şikayeti üzerine soruşturma başlatılan kreşin belediyeden aldığı yapı ruhsatında havuzun bulunmadığı, ruhsatsız olan havuza İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün faaliyet onayı verdiği ortaya çıktı.
Edinilen bilgiye göre, olay geçtiğimiz ay İnegöl ilçesine bağlı Süleymaniye Mahallesi'ndeki özel bir kreşte saat 14.00 sularında yaşandı.
Bir senedir aynı kreşte eğitim gören Berra Dizi, yaz tatiliyle birlikte aynı kreşte yaz okuluna devam etti. Berra 12 Ağustos 2025 tarihinde kreşte düzenlenen ve çocukların havuza girdiği etkinlikte boğuldu. Suda ne kadar kaldığı halen bilinmeyen Berra'yı sudan çıkaran kreş çalışanları ilk müdahalesini orada yapmak istedi. İhbar üzerine olay yerine gelen ambulansla İnegöl Devlet Hastanesi'ne kaldırılan minik kız oradan Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Yoğun bakıma alınan Berra Dizi'nin minik kalbi 7. günün sonuna durdu. Berra Dizi, İsaören Kent Mezarlığı'nda gözyaşları arasında toprağa verildi.
Yaşadıkları acının şokunu bir ay sonra ilk kez İhlas Haber Ajansı muhabirine anlatan aile fertleri; acılarının büyük olduğunu dile getirdi. Aile fertleri, Berra'nın havuzda nöbet geçirdiği yönündeki kreşin beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, olayın suda boğulma olduğunun hastane kayıtlarında mevcut bulunduğunu ifade ettiler.
Minik kalbi 7 gün dayanabildi
Bursa'daki bir fabrikanın İK biriminde görev yapan baba İsmail Dizi(35) yaşadıkları acı olayı şu şekilde anlattı: "Ben Bursa'da çalışıyorum. Kızımın annesi Beyza Turan beni aradı kızımızın havale geçirdiğini söyledi. Ona kreşten öyle söylemişler. Ben İnegöl'e hastaneye vardığımda tomografi çekmişlerdi. Kızımın tomografideki halini gördüm. 1 saat sonra da Bursa Şevket Yılmaz Hastanesine sevk ettiler. Şevket Yılmaz Hastanesine getirildiğinde kızımın ciğerleri iflas etmişti. Kendi başına nefes alamıyordu. Beyninin arkasına ödem toplamıştı. Gözlerinin arkasına kadar ödem toplamıştı. Derisinin altında su ve hava boşlukları vardı. Boğulmadan kaynaklı vücudu komple şişmişti. Doktorların bize söylediği "durumu çok kritik her şeye hazırlıklı olmalısınız, ilk 24 saat çok önemli, daha sonra 72 saat daha sonrada bir haftalık süreci bekleyeceğiz" oldu. Berra 1 hafta yaşam mücadelesi verdi. Bu süreçte o minik kalbiyle çok savaştı. 7 gün sonrada vefat etti."
Kızım 4 kişinin gözü önünde boğuldu
4 kişinin gözünün önünde küçük kızının göz göre göre boğulduğunu aktaran baba İsmail Dizi, "Çocuğumuzun suda ne kadar bir sürede kaldığı beli bile değil. Okulun bize söylediği 30 saniye. Fakat biz doktorlarla konuştuğumuzda 2 ila 5 dakika arasında bir suda kalma süresinin olabileceğini söylediler. Çocuğumuzun suda kalma süresi şuan net belli değil. 4 kişinin gözleri önünde belli olmayan bir süre zarfında suda kalmış" dedi.
"Belediyenin ruhsat vermediği kaçak havuza ilçe milli eğitim faaliyet onayı vermiş"
Olayın yaşanmasında okulun birden çok ihmalinin bulunduğuna dikkat çeken İsmail Dizi, "Havuz bir kere kaçaktır. Kaçak havuzda yüzme etkinliği düzenlenmiş. Kaçak olarak yapılan havuza İnegöl İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü faaliyet onayı vermiş. Neye dayanarak onay verdiği belli değil. İlçe Sağlık Müdürlüğü'nün denetimine tabi tutulması gereken havuza denetimlerin yapılıp yapılmadığı belli değil. Yönetmelikte çocuk havuzlarının yüksekliği 50 santimetre olması gerekiyor fakat okulun bilirkişi raporuna göre havuzun içerisi 91,5 cm yüksekliğinde su dolu. Durum böyleyken yüzme hocasının sertifikasının olup olmadığı belli değil. Çocuk havuzları yönetmeliğine göre can kurtaranın olması gereken yerde can kurtaran yok. Havuzun yan taraflarında simit kolluk gibi yüzme ekipmanları olması gerekirken bunlar bulunmuyor. Havuzun kenarları kaymaz malzemeden yapılması gerekirken bir çoğu kayan malzemeden yapılmış. Öğretmenin biri çocuğa müdahale etmeye giderken kayıp düşüyor. Güvenlik kameralarında bu mevcut. Şu anda konular savcılık tarafından araştırılıyor ve biz sorumlu kişilerin tutuklu yargılanmasını talep ettik. Fakat tutuklu yargılanmıyorlar" şeklinde konuştu
Acılı anne kızı için adalet istedi
Sağlık görevlisi olarak çalışan anne Beyza Turan(29) ise kızı Berra için adalet istedi. Sağlıkçı olarak olayla ilgili kafasında bir sürü soru olduğuna işaret eden Turan ise olayı şu şekilde anlattı. "Kızım sudan çıkarıldığında bana suni teneffüs yapıldığı söylendi. Daha öncesinde ise bir koordinatör öğretmen Berra'nın nöbet geçirdiğini söyledi. Kızımın herhangi bir nöbet geçmişi yada nöbet geçirebilecek bir hastalığının bulunmadığını karşı tarafa söylediğimde telefon kapandı. Hastaneye gittiğimde kızıma yüzme hocasının suni teneffüs yaptığını koordinatörden öğrendiğimde kızımın boğulduğunu anladım. O andan sonra zaten hastaneye gelen iki kişi de hastaneden kayboldu ve bir daha okuldan kimse ile iletişime geçmedik. Ben bu suni teneffüsün yetersiz olduğunu, suni teneffüsü yapan kişinin geçerli ilk yardım belgesinin olmadığını düşünüyorum. 112 acil sağlık ekiplerine yanlış bilgilendirilme yapıldığını tahmin ediyorum. Çok fazla ihmal var ve bu kadar ihmale rağmen bu okul halen açık ve eğitim öğretime devam etmekte. Ne zaman kapatılacak? Kaçak havuzun işletmesi ne zaman durdurulacak?"
Berra ihmaller ve tedbirsizlikler yüzünden öldü
Kızını en son gördüğünde entube edildiği için kucağına bile alamadığını aktaran acılı anne Beyza Turan, "Oysa ki sabah kızımı kreşe ben bıraktım. Ayrılırken "annecim seni çok seviyorum" dedi. Öptüm yanaklarından ve kızımı okula teslim ettim. Kızımdan geriye oyuncaklarıyla hayalleri kaldı. Odasının kapısı halen kilitli odasına giremiyorum. Eşyaları kendi nasıl bıraktıysa hala öyle duruyor. 4 yaşında olsa da çok temiz ve düzenli bir çocuktu. Gerçek olmayacağını bilsem bile bir gün kızım bana gelecekmiş gibi hissediyorum. Herkes evladına sarılırken ben her gün 4 - 5 kez mezarına gidiyorum ve toprakla karşılaşıyorum. Bu en ağırı benim için. Benim kızım hepimizin kalbine bir kelebek gibi kondu. Herkesin kalbinde büyük bir sevgi yaşattı ama maalesef ihmaller ve tedbirsizlikler yüzünden uçtu gitti, hayattan ayrıldı" dedi.
"Okul kolluk getirmeyin dedi, kollukları takılı olsa Berra hayatta olacaktı"
Kızı Berra'nın yüzme bilmediğini ancak buna rağmen okuldaki öğretmeninin veli grubundan mesaj atarak okula kolluksuz gönderilmesini istediğine dikkat çeken Beyza Turan "Berra'yı 3 yaşında kreşe yazdırdık. 1 yıldır kreşe gidiyordu. Okul bitince yaz okuluna gitmeye başladı. Yaz okulunda binicilik, yüzme ve jimnastik gibi etkinliklerin olacağı söylendi. Biz okulla bunun üzerine sözleşme imzaladık. Yüzme öğreteceklerini söylediler. Olaydan 2 gün önce Berra'nın sınıfından bir öğretmen veli grubundan mesaj atıp 12 Ağustos günü okula çocukları kolluksuz göndermemizi istedi. Bunun üzerine o gün kolluklarını yanına vermedik. Ne kolluk ne simit hiç bir şey yoktu çocukta. Daha önce hep kolluk kullanıyordu. Kızım daha suyun üzerinde bile duramıyordu. Kollukları takılı olsaydı bunlar yaşanmayacaktı" diye konuştu.
Kaçak havuza faaliyet onayı vermişler
Bu arada devam eden soruşturma kapsamında 4 yaşındaki Berra'nın hayatını kaybettiği kreş havuzu ile ilgili İnegöl Belediyesinin havuzun kaçak olduğunu belirten belgeleri savcılığa sunduğu, havuzun ruhsatının bulunmadığı öğrenildi. Yine savcılığın talebi üzerine İnegöl İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından gönderilen yazıda ise müdürlüğün imar ruhsatı olmayan havuzun yapımına faaliyet onayı verdiği ortaya çıktı.
Öte yandan savcılığa sunulan dilekçede olaya tanık olan havuzun hemen yanında çim biçen bahçe görevlisi ile olay anında havuzda yüzen ve akşam evde annesine "Anne, Berra havuzda çırpındı, çırpındı, çırpındı, sonra Berra'yı havuzdan mosmor çıkardılar. Berra öldü" diyen Berra'nın kreş arkadaşından bahsedilerek ifadelerine başvurulması talep edildi. Ayrıca kamera kayıtlarından boğulma olayı sonrası Berra'ya suni teneffüs yaptığı görülen yüzme hocasının geçerli bir ilk yardım belgesinin olmadığı, anaokulunun mevzuat gereği alması gereken iş güvenliği önlemlerini almadığı, iş güvenliği uzmanına ve yapılması gereken risk değerlendirme raporlarına ulaşılamadığı belirtilerek bu konuların savcılık tarafından araştırılması istendi.
Dilekçede, küçük kızın nöbet geçirdiği iddialarıyla ilgili olarak ise "Epilepsi iddiaları savcılığı farklı yöne yöneltme amacı ile şüpheliler tarafından uydurulmuştur. Şüpheliler 112 acil servis ekibini de yanlış yönlendirip olayı boğulma olarak değil, epilepsi nöbeti olarak kayıtlara geçmesini sağlamışlardır ifadelerine yer verildi. Ayrıca dilekçede farklı doktorlardan çocuğun epilepsi hastası olmadığına dair hazırlanan epikriz raporları ile olayın epilepsi değil boğulma olduğunu gösteren adli muayene raporuna da dikkat çekildi.
İHA
Kaynak: İHA
En Çok Okunan Haberler