#Otopsi

- Otopsi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Otopsi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

BÖCEK AİLESİ SORUŞTURMASINDA ADLİ TIP RAPORU AÇIKLANDI Haber

BÖCEK AİLESİ SORUŞTURMASINDA ADLİ TIP RAPORU AÇIKLANDI

Böcek ailesi anne, baba ve 2 çocuğun zehirlenme iddiasıyla hayatını kaybetmesine ilişin yürütülen soruşturma kapsamında Adli Tıp Kurumu’nun değerlendirmesi ortaya çıktı. Adli Tıp Kurumu raporunda, "Anne ve çocukların öncelikli olarak kalınan oteldeki ortamdan kaynaklı kimyasal madde zehirlenmesi, daha düşük olasılıkla da tükettikleri besinlere bağlı gıda zehirlenmesi neticesinde vefat ettikleri düşünülmektedir" değerlendirilmesi yapıldı. Almanya’dan 9 Kasım 2025’te turistik amaçla İstanbul’a geleren Böcek ailesi13 Kasım 2025'te zehirlenme iddiasıyla hayatlarını kaybeden anne Çiğdem Böcek (27) baba Servet Böcek (38) ile 3 yaşındaki Masal ve 6 yaşındaki Kadir Muhammet Böcek’in ölümlerine ilişkin yürütülen soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında Adli Tıp Kurumu, Böcek ailesinin ölümü hakkında değerlendirmesini açıkladı. 13 Kasım 2025 tarihinde İstanbul Fatih’te zehirlenme şüphesiyle anne Çiğdem Böcek, baba Servet Böcek ile çocukları Kadir Muhammet Böcek ve Masal Böcek'in hastaneye kaldırıldığı, çocukların aynı gün vefat ettiği, annenin daha sonra vefat ettiği Adli Tıp Kurumu tarafından kaydedildi. Ailenin 9 Kasım 2025 Pazar günü turistik amaç ile İstanbul’a geldikleri ve Fatih’te bulunan Harbour Suites Old City Hotelde konakladıkları da Adli Tıp Kurumu’nca değerlendirilerek, "10 ve 11 Kasım 2025 tarihlerinde dışarıdan midye, pide, tantuni, kokoreç ve lokum gibi muhtelif gıdalar tükettikleri, 12 Kasım 2025 günü sabaha karşı mide bulantısı ve kusma şikayetlerinin başladığı, sabah saatlerinde hastaneye başvurdukları ve ilk tedavilerinin ardından otele döndükleri, 13 Kasım 2025 perşembe günü otele çağrılan ambulanslar ile sabaha karşı saat 3 sıralarında hastanelere kaldırıldıkları ve yapılan müdahalelere yanıt alınamayarak çocukların vefat ettikleri" ifadelerine yer verildi. Annenin daha sonra vefat ettiği aktarılan raporda, ailenin kaldığı otelin 11 Kasım 2025 günü haşere ve böcekler için ilaçlandığı, Olay Yeri İnceleme ekibinden şifahen alınan bilgiye göre ailenin kaldığı 201 numaralı odanın ilaçlama yapılan 101 numaralı odanın hemen üst katında yer aldığı, ailenin kaldığı 201 numaralı odanın havalandırma sisteminin olmadığı belirtildi. 15 Kasım 2025 Cumartesi günü aynı otelden yabancı uyruklu 2 kişinin daha benzer şikayetlerle hastanede tedavi gördükleri de raporda aktarıldı. Öte yandan otel ilaçlaması yapılırken kullanılan kimyasal maddeler ve kutuları, anne Çiğdem Böcek’in hastanede alınan ilk kan örneği, baba Servet Böcek’in hastanede alınan ilk kan örneği ve mide içeriği, yabancı uyruklu 2 kişinin hastanede alınan ilk kan örnekleri, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından incelenmek üzere Adli Tıp Kurumuna gönderildi. Yapılan ölü muayene ve otopsi işlemlerinde çocuklar Kadir Muhammet Böcek ve Masal Böcek'in ölüme neden olacak travmatik bulguları olmadığı, mide duvarında yer yer kanama ve midede kızarıklık dışında belirgin bulgu izlenmediği belirtildi. Anne Çiğdem Böcek’in ise mide duvarında noktasal ülsere alanlar ve mide duvarında yaygın kanama dışında belirgin bulgu izlenmediği belirtildi. Raporda olayın oluş şekli, tıbbi öyküleri, edinilen son bilgiler ve aynı otelden benzer şikayetlerle 2 kişinin daha hastanede tedavi görüyor olması birlikte değerlendirildiğinde anne ve çocukların öncelikli olarak kalınan oteldeki ortamdan kaynaklı kimyasal madde zehirlenmesi, daha düşük olasılıkla da tükettikleri besinlere bağlı gıda zehirlenmesi sonucu vefat ettiklerinin düşünüldüğü kaydedildi. Anne ve çocuklardan otopside alınan örneklerin patolojik, mikrobiyolojik ve toksikolojik analizi sonucu ölüm sebepleri hakkında kesin kanaat belirtileceği de raporda aktarıldı. Otelin ilaçlanmasında kullanılan kimyasal madde örnekleri ve kutularının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından talep edildiği ve Adli Tıp Kurumu Kimya İhtisas Dairesince inceleneceği raporda belirtildi. 28 Kasım 2025’te laboratuvar sonuçlarının raporlanmasının planlandığı da Adli Tıp Kurumu tarafından ifade edildi.

GÜMÜŞÇÜ ESNAFI CİNAYETİNE MÜEBBET HAPİS Haber

GÜMÜŞÇÜ ESNAFI CİNAYETİNE MÜEBBET HAPİS

Maktulün avukatı Kenan Demirezen, sanığın kız arkadaşının da tanık olarak dinlendiğini belirterek, mahkemedeki ifadesinde maktulün kendisine yönelik herhangi bir sarkıntılıkta bulunmadığını, onu işinde gücünde biri olarak tanıdığını söyledi. Olay, 8 Temmuz 2024 tarihinde Buca ilçesi Şirinyer Mahallesi Menderes Caddesi'nde meydana gelmişti. Edinilen bilgiye göre, gümüşçü esnafı Hasan Çınar (45), iş yerine kız arkadaşıyla birlikte gelen B.T.'nin (30) pompalı tüfekli saldırısına uğradı. Saldırının ardından çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Saldırıda ağır yaralanan esnaf Hasan Çınar, ambulans ile Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Talihsiz adam hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olay yerinden kaçan B.T., polis ekipleri tarafından suç aletiyle birlikte cinayeti işlediği dükkanın yakınlarında yakalanmıştı. Çınar'ın cenazesi, İzmir Adli Tıp Kurumu morgundaki otopsi işlemlerinin ardından Bornova'da bulunan Işıkkent Çarşı Camisi'ne getirildi. Namazın ardından Çınar'ın cenazesi, götürüldüğü Işıkkent Mezarlığı'na defnedildi. MÜEBBET HAPİS Gümüşçü esnafı Hasan Çınar'ın ölümüyle ilgili görülen davada, 23 Ekim'de beşinci duruşma yapıldı. Duruşmada hakim karşısına çıkan sanık B.T. hakkında karar açıklandı. Mahkeme, sanığın Hasan Çınar'a yönelik eylemini bir bütün halinde değerlendirdiğinde, fiilin kasten öldürme suçunu oluşturduğunu belirledi. Bu kapsamda, B.T. sabit bulunan eylemine uyan TCK 81/1 maddesi gereğince müebbet hapis cezasına çarptırıldı. SANIĞIN AKIL SAĞLIĞI YERİNDE Maktulün avukatı Kenan Demirezen, davayla ilgili açıklamalarda bulunarak, "Gümüşçü olarak faaliyet gösteren Hasan Çınar, aynı bölgede esnaflık yapan ve kuyumcu tamiri işiyle uğraşan bir kişi tarafından pompalı silahla ateş edilerek öldürüldü. Sosyal medya ve bazı ulusal basında olayın başlangıçta sanığın kız arkadaşına yönelik bir sarkıntılık nedeniyle gerçekleştiği yönünde haberler yer alsa da, yargılama sürecinde bunun doğru olmadığı ortaya çıktı. Yargılama boyunca sanığın uyuşturucu madde kullandığı, bu konuda sabıkasının bulunduğu ve akıl sağlığının yerinde olmadığı yönünde iddialar bulunduğu görülmüş; ancak adli tıp raporunda akıl sağlığının yerinde olduğu tespit edildi. Maktulün sanığın kız arkadaşına yönelik herhangi bir sarkıntılık eylemi olmadığı, aksine çevredeki esnaflarla birlikte sanığı uyuşturucu bağımlılığından ve kötü alışkanlıklarından kurtarmak amacıyla iyi niyetle telkinlerde bulunduğu belirlendi. Tanık beyanları da bu yönde olup iddiaları destekledi" sözlerini kullandı. İNDİRİMSİZ MÜEBBET HAPİS CEZASI İzmir 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın beşinci duruşmasında kararın çıktığını aktaran Demirezen, "Yargılama sonucunda mahkeme, sanığa hiçbir indirim uygulanmadan müebbet hapis cezası verdi. Ayrıca olay sırasında orada bulunan sanığın kız arkadaşı da tanık olarak dinlenmiş ve hem savcılıktaki hem mahkemedeki ifadelerinde maktulün kendisine yönelik herhangi bir sarkıntılıkta bulunmadığını, onu kendi işinde gücünde, efendi bir insan olarak tanıdığını belirtti. Böylece sarkıntılık iddiası tamamen çürütüldü. Yerel mahkemenin hiçbir indirim uygulamadan verdiği bu karar, maktul Hasan Çınar'ın ailesinin adalete olan inancını güçlendirdi. Süreç istinaf mahkemesinde devam edecek olsa da, adaletin yerini bulduğunu düşünüyor ve benzer eylemlerin de hiçbir indirim yapılmadan cezalandırılması temennisinde bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.

ANNE VE İKİ ÇOCUĞUNUN ZEHİRLENDİĞİ SORUŞTURMADA YENİ GELİŞME Haber

ANNE VE İKİ ÇOCUĞUNUN ZEHİRLENDİĞİ SORUŞTURMADA YENİ GELİŞME

Almanya’dan tatil için Türkiye’ye gelen gurbetçi aileden üç kişi hayatını kaybetti. İstanbul Fatih’te bir otelde kalan aile, Beşiktaş’ta yemek yedikten sonra rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı. Anne ve iki çocuğu yaşamını yitirirken, baba yoğun bakımda. Olayla ilgili başlatılan geniş çaplı soruşturmada gözaltı sayısı 11'e çıktı. Soruşturma kapsamında otelde yapılan ilaçlama çalışmaları da mercek altına alındı. ZEHİRLENME ŞÜPHESİ: ANNE SON NEFESİNDE HER ŞEYİ ANLATTI Hayatını kaybeden anne Çiğdem Böcek, hastanedeyken verdiği ifadede İstanbul’a geldikten sonra ailece neler yediklerini tek tek anlattı. Otel çevresindeki restoranlarda kebap, pide, makarna ve pizza yediklerini belirten Böcek, olay günü seyyar satıcıdan midye aldıklarını, ardından bir kokoreççide çorba, sucuk ekmek, tavuk tantuni yediklerini söyledi. Ayrıca bir dükkandan lokum aldıklarını da aktardı. Çiğdem Böcek, gece mide bulantısıyla uyandıklarını, sabah hastaneye gittiklerini ve sadece serum ve probiyotik verildiğini; çocuklarının ise yeterince muayene edilmediğini söyledi. 11 GÖZALTI, OTELDE İLAÇLAMA DETAYI ORTAYA ÇIKTI İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmada gözaltına alınan kişi sayısı 11’e yükseldi. Son gözaltılar arasında otel çalışanları ve ilaçlama şirketi çalışanı da yer aldı. Olaydan kısa süre önce otelde ilaçlama yapıldığı, aynı gün iki turistin daha zehirlenme şikâyetiyle hastaneye başvurduğu belirlendi. AFAD, Sağlık Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı ekipleri otelde kapsamlı inceleme yaptı. Yastıklar, çarşaflar, battaniyeler, su şişeleri ve çeşitli yüzeylerden alınan örnekler laboratuvara gönderildi. İlk ölçümlerde herhangi bir zehirli gaz tespit edilmedi. ESNAF VE ŞÜPHELİLER SUÇLAMALARI REDDETTİ Gözaltına alınan midyeci, kokoreççi ve lokum satıcılarının ifadelerinde, ürünlerinin taze olduğunu ve uzun süredir aynı bölgede esnaflık yaptıklarını söylediği öğrenildi. Otel sahibi H.O.’nun ise “kasten yaralama” ve “karşılıksız yararlanma” suçlarından sabıkası olduğu ortaya çıktı. İlaçlama şirketinin sahibi ve çalışanları hakkında da “taksirle yaralama” ve “dolandırıcılık” dahil çeşitli suç kayıtları bulunduğu tespit edildi. Otelin, adli soruşturma sonuçlanıncaya kadar geçici olarak kapatıldığı ve müşterilerin başka otellere yönlendirildiği bildirildi. ADLİ TIP RAPORUNDA “ÖLÜM NEDENİ TESPİT EDİLEMEDİ” İlk otopsi raporunda annenin ve iki çocuğun ölüm nedeni net olarak belirlenemedi. Ölüm sebeplerinin kesinleşmesi için ileri düzey toksikolojik incelemelerin devam ettiği ve sonuçların beklenildiği bildirildi. YENİ ŞÜPHE: İLAÇLAMA MI, GIDA MI? Olayın ardından ortaya çıkan ilaçlama bilgisi soruşturmanın seyrini değiştirdi. Yetkililer, ölümlerin otelde yapılan ilaçlama sonucu mu yoksa dışarıdan tüketilen yiyeceklerden mi kaynaklandığını araştırıyor. Gıda numuneleri, otel odasında kullanılan kimyasallar ve otopsi bulguları birlikte değerlendirilecek.

İZMİR FOÇA'DA SELE KAPILAN ŞAHSIN CANSIZ BEDENİ BULUNDU Haber

İZMİR FOÇA'DA SELE KAPILAN ŞAHSIN CANSIZ BEDENİ BULUNDU

Arama kurtarma ekiplerinin günlerdir sürdürdüğü çalışmalar sonucunda Kaptanoğlu’nun cansız bedenine ulaşıldı. Geçtiğimiz günlerde İzmir genelinde etkisini gösteren kuvvetli sağanak yağış, Foça ilçesinde sele yol açmış; özellikle kırsal alanlarda ciddi su baskınları meydana gelmişti. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün uyarılarının ardından başlayan yağışlar, kısa sürede dere yataklarını taşırmış, bazı yollar kapanmış, araçlar sürüklenmişti. Bu felakette 70 yaşındaki Bülent Kaptanoğlu'nun da sel sularına kapılarak kaybolduğu bildirilmişti. Kaptanoğlu’nun kaybolduğu andan itibaren AFAD, JAK, UMKE ve itfaiye ekiplerinin katılımıyla çok sayıda arama çalışması başlatılmıştı. Yapılan titiz çalışmalar sonucunda, Kaptanoğlu’nun cansız bedeni olayın meydana geldiği bölgeye yaklaşık 3 kilometre mesafede, dere yatağına yakın bir noktada bulundu. Sağlık ekiplerinin yaptığı kontrollerde Kaptanoğlu’nun hayatını kaybettiği belirlendi. Cenaze, otopsi işlemleri için İzmir Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Foça’da yaşanan bu trajedi, vatandaşlar arasında derin üzüntüye yol açtı. Yerel yönetimler, dere yatakları ve sel riski taşıyan bölgelerde önlemlerin artırılacağını belirtirken, yetkililer vatandaşları ani yağışlarda dikkatli olmaları konusunda bir kez daha uyardı.

17 YAŞINDAKİ HASRET'İN FAİLİ AÇIK CEZAEVİ FİRARİSİ ÇIKTI Haber

17 YAŞINDAKİ HASRET'İN FAİLİ AÇIK CEZAEVİ FİRARİSİ ÇIKTI

Olayla ilgili gözaltına alınan 6 şüpheli adliyeye sevk edildi. Katil zanlısı olarak aranan cezaevi firarisi D.B., Aydın’da yakalandı. KÖYLÜLER SU KUYUSUNDA BULDU Olay, Çaycuma ilçesine bağlı Perşembe beldesi Koramanlar köyü yakınlarında meydana geldi. Hayvanlarını otlatan köylüler, yaklaşık 4 metre derinliğindeki bir su kuyusunda kadın cesedi buldu. İhbar üzerine olay yerine gelen ekipler, cesedi morga kaldırdı. 12 Ekim’den beri kayıp olan Hasret Akkuzu’nun ailesi, hastanede yapılan teşhis işlemlerinde cesedin kızlarına ait olduğunu doğruladı. Akkuzu’nun cenazesi kesin ölüm sebebinin belirlenmesi için Ankara Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. KATİL ZANLISI AYDIN’DA YAKALANDI Çaycuma Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 6 şüpheli adliyeye sevk edilirken, olayın faili olduğu öne sürülen D.B., Aydın’da yakalanarak gözaltına alındı. Cezaevi firarisi olduğu öğrenilen zanlının Zonguldak’a getirileceği belirtildi. Hasret Akkuzu’nun cenazesinin, otopsi işlemlerinin ardından köyünde defnedilmesi bekleniyor. ZANLI CEZAEVİ FİRARİSİ ÇIKTI Olayın ardından kamuoyunda açık cezaevleri yeniden tartışma konusu oldu. TOBB Üniversitesi Ceza Hukuku Öğretim Üyesi Dr. Duygu Çağlar Doğan, açık cezaevlerinin “firara karşı engel mekanizmaları bulunmayan kurumlar” olduğunu belirtti. Doğan, "Açık cezaevleri cezalandırmadan ziyade rehabilitasyonu amaçlayan kurumlar. Kasten öldürme, cinsel suçlar, terör örgütü üyeliği gibi suçlardan hüküm giyenler bu kurumlara geçemiyor. Ancak Cezaevi İdare Gözlem Kurulu’nun onayı bu süreçte belirleyici" dedi. SORUŞTURMA DEVAM EDİYOR Savcılık ve emniyet ekipleri, cinayetle ilgili olarak delil ve tanık ifadelerini toplamayı sürdürüyor. D.B.’nin ifadesinin alınmasının ardından yeni gözaltıların da olabileceği öğrenildi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.