#Pandemi

- Pandemi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Pandemi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

50 BİN MAHKUMA TAHLİYE YOLU AÇILIYOR! Haber

50 BİN MAHKUMA TAHLİYE YOLU AÇILIYOR!

Düzenlemenin yasalaşması halinde, ilk etapta yaklaşık 50 bin hükümlünün denetimli serbestlik kapsamında tahliye edilmesi öngörülüyor. DENETİMLİ SERBESTLİKTE KAPSAM GENİŞLİYOR Adalet Bakanlığı’nın hazırladığı paket, AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler tarafından Meclis Başkanlığı'na sunulacak. Yeni düzenleme, özellikle cezaevlerindeki yoğunluğu azaltmayı hedefliyor. Yetkililer, ilerleyen süreçte bu sayının artabileceğine de dikkat çekiyor. PANDEMİ DÜZENLEMESİ ELEŞTİRİ ALMIŞTI 2023 yılında pandemi koşulları nedeniyle çıkarılan geçici infaz yasası, cezalarının bitimine 5 yıl ve daha az kalan açık cezaevi hükümlülerine otomatik denetimli serbestlik hakkı tanımıştı. Ancak bu düzenleme yalnızca 31 Temmuz 2023 öncesi işlenen suçlar için geçerliydi. Aynı suçu işleyen ancak hükmü geç kesinleşen kişiler bu haktan yararlanamamış ve ciddi eleştiriler gündeme gelmişti. MHP DEVREYE GİRDİ, PAKET ŞEKİL DEĞİŞTİRDİ İnfaz sistemindeki eşitsizliklerin giderilmesi için MHP'nin talebi süreci etkiledi. Bu nedenle paketin Meclis’e sunulması ertelendi. AK Parti cephesi, pandemi dönemindeki adaletsizliği gideren maddelerin pakete eklendiğini duyurdu. CEZAEVLERİNDE TARİHİ YOĞUNLUK: 428 BİN MAHKUM Adalet Bakanlığı'nın 3 Kasım 2025 tarihli verilerine göre, cezaevlerinde 428 bin 267 kişi bulunuyor. Ancak kapasite 302 bin 886 ile sınırlı. Bu da sistemin 125 bin kişilik fazlalıkla çalıştığını ortaya koyuyor. Yeni infaz düzenlemesi, bu yoğunluğun azaltılmasında kritik rol oynayacak. KİMLER YARARLANABİLECEK? Yeni düzenlemede: Açık cezaevinde olanlar Cezasının bitimine belirli bir süre kalanlar İyi hal gösteren ve suça yeniden bulaşma riski düşük olanlar öncelikli olarak değerlendirilecek. Ancak terör, cinsel suçlar ve örgütlü suçlar yine kapsam dışında tutulacak.

İZMİR OTOGARINA HACİZDE MAHKEMEDEN YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI Haber

İZMİR OTOGARINA HACİZDE MAHKEMEDEN YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin İZOTAŞ’a yönelik uyguladığı 305 milyon TL’lik ecrimisil tahakkuku ve şirket gelirlerine yönelik hacizde, İzmir 5. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi. 305 MİLYONLUK ECRİMİSİL VE HACİZ İŞLEMİNE YARGI FRENİ İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından İzmir Otobüs ve Terminal İşletmeleri A.Ş. (İZOTAŞ)’ye gönderilen ecrimisil tahakkuku ve buna bağlı olarak başlatılan haciz işlemleri, mahkemeye taşındı. Başvuruyu değerlendiren İzmir 5. İdare Mahkemesi, belediyenin işlemlerinin kamu hizmetini olumsuz etkileyebileceğini belirterek yürütmenin durdurulmasına karar verdi. İZOTAŞ: “KAMU HİZMETİ AKSAMASIN” İZOTAŞ yönetimi, pandemi döneminde yaşanan gelir kayıpları nedeniyle sözleşme süresinin uzatılması için daha önce mahkemeye başvurduklarını ve bu süreçte terminalin faaliyetlerinin devam etmesine izin verildiğini hatırlattı. Şirket, gelirlerine uygulanan haczin şehirlerarası taşımacılığı sekteye uğratacağını vurguladı. MAHKEME: “TELAFİSİ GÜÇ ZARARLAR DOĞABİLİR” Mahkeme kararında, uygulanan işlemlerin şirketin mali yapısını bozabileceği ve terminal işletmesinde ciddi aksamalara neden olabileceği belirtildi. Bu durumun şehirlerarası yolcu taşımacılığında doğrudan aksamalara ve İzmir halkı için mağduriyetlere yol açabileceği vurgulandı. BİLİRKİŞİ RAPORU BEKLENİYOR Mahkeme, bilirkişi raporu tamamlanıncaya kadar işlemlerin durdurulmasına karar verirken, İZOTAŞ’ın kamu hizmeti sorumluluğu ve taşıdığı rol gereği ihtiyati tedbirin zorunlu olduğunu ifade etti.

İZMİR'DE 2026 MART’TAN SONRA EV ALMAK HAYAL OLABİLİR! Haber

İZMİR'DE 2026 MART’TAN SONRA EV ALMAK HAYAL OLABİLİR!

Piyasada yaşanan durgunluğun geçici olduğunu belirten Güleroğlu, fiyatların önümüzdeki dönemde yeniden yükselişe geçebileceğini vurguladı. "Konut almayı düşünenler bu dönemi değerlendirmeli" diyen Güleroğlu, özellikle 2026 Mart ayı sonrası fiyatların erişilemez hale gelebileceği uyarısında bulundu. "KİRA ARTIŞ ORANI DÜŞÜYOR, KONUTA YÖNELİŞ BAŞLAYACAK" Güleroğlu, ekim ayı için açıklanan yüzde 38,36’lık kira artış oranının kiracılar açısından olumlu bir gelişme olduğunu ifade ederek, "Hükümetin aldığı önlemlerle birlikte enflasyonda düşüş eğilimi başladı. Kredi faiz oranları da yavaş yavaş geriliyor. Bu tablo, önümüzdeki süreçte enflasyonun daha da düşeceğine işaret ediyor" dedi. "2026’DAN SONRA PİŞMANLIK YAŞANABİLİR" Son aylarda konut piyasasında belirgin bir durgunluk yaşandığını, fiyatların stabil kaldığını söyleyen Güleroğlu, "Ancak bu bir sessizlik dönemidir. Fiyat sıçraması yaşanmadan bugünkü fiyatlardan alım yapmayanlar ileride pişman olabilir. Özellikle 2026'nın Mart ayından sonra konut almak hayal olabilir" şeklinde konuştu. Vatandaşların birikimlerini halen faiz ve altın gibi yatırım araçlarında değerlendirdiğini belirten Güleroğlu, "Bu kazançlar konuta yöneldiğinde piyasada ani bir hareketlenme yaşanabilir" dedi. YATIRIMDA ÖNE ÇIKAN BÖLGELER: URLA, BUCA, ÇİĞLİ İzmir'de konut yatırımlarında Çeşme ve Urla bölgelerine ilginin yoğun olduğunu aktaran Güleroğlu, pandemi ve deprem süreçlerinden sonra tek ya da iki katlı konutlara yönelimin arttığını ifade etti. Ayrıca Aliağa ve Bergama bölgelerinde de hareketlilik yaşandığını söyleyen Güleroğlu, Buca ve Çiğli ilçelerinin uygun fiyatlı konutlar açısından yatırımcıların ilgisini çektiğini belirtti. Özellikle öğrenci nüfusunun yoğun olduğu bölgelerde kiracı sirkülasyonunun yüksek olduğunu belirten Güleroğlu, "Bu da kiracılarla yaşanan sorunların önüne geçilmesini sağlıyor. Bu yüzden 3+1 yerine 1+1 evlere yöneliş artıyor" dedi.

KKTC CUMHURBAŞKANI TATAR: SEÇMEN KARARINA SAYGI DUYUYORUZ Haber

KKTC CUMHURBAŞKANI TATAR: SEÇMEN KARARINA SAYGI DUYUYORUZ

KKTC (Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından yaptığı ilk açıklamada, "Seçmenin takdirine saygı duymak lazım, seçmen böyle takdir buyurdu" dedi. KKTC'de düzenlenen cumhurbaşkanlığı seçiminde oyların yüzde 35,81’ini alarak seçimi kaybeden Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, açıklamalarda bulundu. Tatar, seçimi kazanan Tufan Erhürman’ı kutlayarak, "Seçmenin takdirine saygı duymak lazım. Seçmen böyle takdir buyurdu" ifadelerini kullandı. Üç partinin desteğiyle bağımsız aday olarak cumhurbaşkanlığı seçimine katıldığını hatırlatan Tatar, "Neticelerde bir sıkıntı var. Evet, üç parti çalıştı ama üç partinin oy oranı bu kadar mıdır? Tabii ki değildir, daha yüksektir. Demek ki partiler arasında da, parti içinde de birtakım sıkıntılar var. Bunlar da neticelere yansıdı" dedi. "BELKİ SİYASETTE BİRTAKIM REVİZYONLAR OLUR" Cumhurbaşkanlığındaki 5 yıllık görev süresinde durmadan çalıştığını, yeni bir siyaset ortaya koyduğunu, ülkenin önünü açmak için çeşitli projelere öncülük ettiğini, eserler ortaya koyduğunu kaydeden Tatar, Türkiye ile kurulan ilişkilerin de ortada olduğunu söyledi. Kıbrıs’ın kendine göre sorunları olduğunu belirten Tatar, "Rum tarafının saldırıları, mal, mülk meseleleri, bir sürü tedirginlikler. Söyleyecek çok şey var. Bütün bunlar seçmenin böyle yönlenmesine neden oldu diye düşünüyorum. İnşallah, bu seçim neticeleri değerlendirilir, ona göre belki siyasette birtakım revizyonlar olur, Kıbrıs Türk halkının refahı, özgürlüğü, mutluluğu için yeni dönemde yeni birtakım siyasi farklılıklar ortaya çıkar. Önemli olan halkın mutluluğu ve refahıdır. Kimse bu makamlarda sırf oturmak için olmaz" dedi. Haspolat ve Akıncılar’a sınır kapısı açılmasını önerdiğini fakat propagandanın "bir kapı bile açamadı" şeklinde yapıldığını ifade eden Tatar, Rum tarafının Metehan’da kuyruklar oluşturduğunu, vatandaşın bundan da kendisini sorumlu tutmaya çalıştığını belirtti. Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nde (GKRY) "Tatar gidecek, Erhürman gelecek. Müzakere masası kurulacak, Hristodulidis’e umut olacak" şeklinde kampanyalar yürütüldüğünü, bazı desteklerin de geldiğini söyleyen Tatar, "Umut pompalama. Halk umut bekler" dedi. TÜRKİYE İLE EN ÜST DÜZEYDE İLİŞKİLERİMİZİ GELİŞTİRDİK Pandemi, deprem, savaşlar ve her türlü felakete rağmen yapıyı ayakta tutmaya çalıştığını belirten Tatar, diplomasi ve gayretleri olduğunu ancak bunların yetmediğini, herkesin daha fazlasını beklediğini ifade etti. Hayat pahalılığı, ülkedeki nüfus hareketleri gibi konularda birtakım rahatsızlıklar olduğunu da kaydeden Ersin Tatar, "Bunların cumhurbaşkanlığı makamına fatura edilmesi gibi bir durum söz konusu oldu. Herkese teşekkür ediyorum, destekleyene de desteklemeyene de. Ben üst düzeyde gayretlerimi sürdürdüm. Ülkemi tanıttım, ülkemi tanıtmak için adeta yırtındım. Kendi bayrağımızla çok uluslararası toplantıda ilk kez oturdum, konuşmalarımla dünyaya sesimizi duyurdum. Türkiye ile en üst düzeyde ilişkilerimizi geliştirdik. Türkiye’de her türlü ziyaretleri yaptık, her türlü sevgi ve muhabbetin arttığı bir dönem oldu" diye konuştu.

AZMİN ZAFERİ: 50 YAŞINDA ÜNİVERSİTEYİ BİRİNCİLİKLE BİTİRDİ Haber

AZMİN ZAFERİ: 50 YAŞINDA ÜNİVERSİTEYİ BİRİNCİLİKLE BİTİRDİ

Bursa'da yaşayan 5 çocuk annesi Meltem Karaaslan (50), pandemi döneminde aldığı ani kararla kızlarının da desteği ile üniversite sınavına girdi. Sınav sonrası babasının da tarih öğretmeni olması vesilesiyle tek tercihi olan Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümünü kazandı. Eğitim hayatına uzun bir aradan sonra yeniden başlayan Karaaslan, öğrencilik döneminde hem akademik hem de sosyal anlamda örnek bir öğrenci profili çizdi. Derslere düzenli katılımı ve disiplinli çalışma şekliyle dikkat çeken Karaaslan, 3.91 not ortalamasıyla bölüm birincisi olurken, Fen Edebiyat Fakültesi genelinde 13 bölüm arasından dördüncülüğü elde etti. Karaaslan'ın genç öğrencilerle kurduğu sıcak ilişkiler öğretmenlerin takdirini toplarken, ailesinden aldığı destek de başarısını perçinledi. Karaaslan şimdi akademik kariyerine yüksek lisansla devam etmeye hazırlanıyor. "Yüksek lisansla akademik hayatıma devam edeceğim" Çok güzel bir akademik dönem geçirdiğini kaydeden Meltem Karaaslan, yüksek lisansla eğitimine devam edeceğini söyleyip, "Pandemide evde canım sıkılırken büyük kızım anne bir sınava gir kendini dene dedi böylece sınava hiç çalışmadan girdim. Tek tercih yaptım, Uludağ Üniversitesi Sanat Tarihi. Sonra nasıl okurum, gençlerin arasında yapabilir miyim derken başladığımda ortam ve gençlerin arasında olmak çok hoşuma gitti. Babam zaten tarih öğretmeni tarihe ve özellikle müzelere merakım vardı. Sonrasında okulda sanat tarihini öğrendim. Okullarda en önde oturan büyük ablalar olurmuş onlardan biri de ben oldum. Öğrencilerle iletişimimiz çok iyiydi, herkes beni çok sevdi. Onlara sınıfın çalışkanı olarak notlar veriyordum. Öğrencilerden ziyade öğretmenler de sınıfta yetişkin insanların olmasını önemsiyor, bizim dengeyi sağladığımızı düşünüyorlardı. Güzel keyifli bir dört yıl geçirdik fakat ben birincilik beklemiyordum. Öğretmenlerim fark etmişler, 3.91 ortalamam vardı kendi bölümümde birincilik ve 13 bölüm içerisinde Fen Edebiyat Fakültesinin de dördüncüsü oldum. Ailem başta benim 5 tane çocuk ile yorulduğumu düşündükleri için gerek yok dediler sonrasında hoşuma gittiğini gördüklerinde onlar da destekledi. En çok eşim destek oldu bu konuda her zaman arkamdaydı keza kızlarım da öyle. Genelde yaş itibarıyla bizim neslimiz biraz disiplinli bir nesil olduğu için her şeyi programlı yapınca doğru bir şekilde işliyor. Devamında yüksek lisans ile akademik hayatıma devam edeceğim" ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.